“EVET cephesi”nin odaklanması gereken ana duygu “uzlaşı” olmalıdır

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Referandum oylamasına kadar geçecek sürede zaman zaman, uzmanlığına inandığım kişilere sorup yanıt aldığım konularda söylediklerini size ileteceğim. Bu bazen kampanya yürütücülerine yön gösterme niteliğinde olacak. Kimi zaman da değişikliğin getirdiği sonuçların gelecekte yaşamımıza etkilerinin ne olabileceği tahminleri olarak size sunulacak. Şimdi iki günkü yazımda, Amerika’da ve dünyada seçim kampanyalarını yakından izleyen, siyasal iletişimci dostuma “EVET’çiler ve HAYIR’cıların ne yapmaları gerektiği” konusundaki soruma verdiği cevapları aktaracağım.

İlk yazıda EVET’çiler konusunu ele alacağım. Siyasal İletişimci dostum “EVET’ cephesinin odaklanması gereken ana duygunun “Uzlaşı” olduğunu belirterek şu noktalara değiniyor:

► Türkiye’de seçmen geleneksel olarak yüzde 60-65 tercihini sağ partilerden yana yapıyor. Bu nedenle EVET kampı 1-0 önde görünüyor. Ama bu avantaj EVET kampının kazanmasını garantiletmez...

► Evet kampının gerek AK Parti’nin, gerekse MHP’nin seçmenlerini çantada keklik görmemesi lazım. Çünkü son dönem araştırmaları iki partinin seçmen tabanından da, HAYIR cephesine kaymalar olabileceğini gösteriyor.

► EVET kampının önündeki en büyük hendikapı, sıradan vatandaşların azametli devlet gücü karşısında son yıllarda hissettiği derin korku iklimidir. Siyasi parti tercihi ne olursa olsun, taksiciden, ev hanımın kadar sırdan vatandaş arasında bile, hukuksuzluktan, malına mülküne el konulabileceğinden, sorgusuz sualsiz içeri alınabileceğinden söz edenlere rastlanıyor. Bu nedenle daha fazla kontrolsüz güçle donanacak bir yönetim işlerine gelmiyor. EVET kampı bu sorunu aşacak bir iletişim programı yapmalıdır.

► EVET kampının bir diğer sorunu, ‘EVET’ kararıyla Türkiye’de bölünme olacağı, kamplaşmanın artacağına inanan seçmen kitlesini ikna edebilmek olacaktır. Bunun için GÜÇLÜ TÜRKİYE sloganından daha ikna edici bir slogana ihtiyaç vardır.

► Uzlaşı, uzlaşı, uzlaşı... EVET kampının odaklanması gereken ana duygu uzlaşma olmalı. EVET kampı neden bu değişikliğin aslında Türkiye için ayrışma değil, birleşme, uzlaşma getirecek unsurlar içerdiğini iyi anlatabilmelidir. Görüldüğü gibi siyasal iletişimci dostum ağırlıklı olarak, toplumda EVET kampına engel teşkil edecek, kimileri söylenti düzeyinde olan toplumdaki olumsuz algıların, gelişmelerin ciddiye alınmasını öneriyor. EVET’çiler cephelerinden doğru olanların basit bir dille açıklıkla ortaya konması gerektiğini söylüyor. Yarın ise HAYIR’cılara tavsiyeleri aktaracağım...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar