“+4 derece tazecilikte, liderliği biz yapacağız”

Volkan AKI
Volkan AKI İŞ'TEN SOHBETLER volkan.aki@dunya.com

Fonksiyonel gıdaların, ona katma değerli ürün de deniyor, dünyada inanılmaz bir yükselişi var. Bu ürünlerde süt ve süt ürünlerinin de payı yüksek. Bunlar, +4 derece soğuk zincirde tüketilen taze ürünler. Günlük ve tazelik en önemli özelliği… İşte Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer, “En büyük hedefimiz bu taze ve fonksiyonel ürünlerde Türkiye’nin hem yenilikçilik hem de pazar payı açısından liderliğini yapmak” diyor. Süt ve ürünlerinde bu ürünlerin payı şimdiden yüzde 30’a ulaşmış. 2017 Aralık ayında açılan Ar-Ge merkezinde bilim insanlarıyla pek çok yeni ürün üzerinde çalışılıyor. Quark ile başlayan, proteinli özel ürünlerle devam eden geliştirmeler vegan sütlere kadar pek çok çeşide ulaşacak gibi görünüyor. Sanayideki çok az sayıdaki kadın genel müdürden biri olan Arzu Aslan Kesimer, Ar-Ge’de kadın mühendislerle de çalışıyor.

Aslında SEK’in Basketball EuroLeague’e sponsor olması vesilesi ile Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer ve ekibiyle Final Four’u birlikte izleme şansımız oldu. Tabii gezinin sohbetinin konusu da ağırlıklı süt ve süt ürünleriydi… Temelinde ise hızlı gelişim gösteren ‘fonsiyonel gıda’lar var. Tabii Kesimer ile konuşulacak pek çok konu var ama ağırlıklı bu eksende size bir özet yapmaya çalışacağım. Dünyanın genel trendi çerçevesinde Türkiye’de de gıdanın geleceği bu ürünlerde…. Arzu Aslan Kesimer’in yaptığı kısa özetle başlayalım: “Tat Gıda’da son yıllarda önemli bir değişim oldu. Tat Gıda aslında 4 şirketin birleşmesinden oluşmuş bir şirket. Tat, SEK, Pastavilla, Maret… Biz stratejik bir çalışma yaptık ve o çalışma sonucunda etten çıkma kararı aldık. Sonraki değişim önemliydi. Aslında biz şöyle dedik: Üretim odaklılığın yanı sıra marka odaklı olacağız, hızlı tüketim gibi işimizi yöneteceğiz ve pazarlamaya ağırlık vereceğiz. Süt ve süt ürünlerini burada stratejik olarak ilk sıraya koyduk. Domateste zaten çok iyiyiz… Tabii makarna da var. O zaman peynir yapan bir fabrikamız yoktu Moova’yı satın aldık. Bu satış ve alışlar aynı dönemlere denk geldi. Moova’yı satın aldıktan sonra SEK’de daha yenilikçi ürünlerle ileriye gitmeye başladık. Bu stratejiye gittikten sonra “Yenilik” toplantılarını başlattık… Bugün bu artık otomatiğe bağlandı. Yadırgamadan aynı ilk günkü gibi, tüm departmanlardan arkadaşlarla, tedarikçilerimiz, ajanslarımız da buraya gelebiliyor ve aynen devam ediyoruz’.

"Biz soğuk dolabın sahibiyiz"

Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer’e “yeni”nin altındakileri soruyorum: “Burada ‘yeni’nin altında en çok fonksiyonel gıda çalışıyoruz. Evet biz süt satıyoruz ve sütçüyüz. SEK’in en büyük işi bu… 55 yıllık bir marka ve Koç Grubu’na 1997’de katıldı. 20 yıldır bu grubun çatısı altında. Ama kırmızı kapağı ile sütleri, ilk kapta yoğurtları aslında saymakla bitmeyecek kadar yeniliği var. Yeniliklerin markası aslında belki bir dönem iletişim eksiliğinden bu yön çok öne plana çıkmamıştı. Toplam SEK satışının içinde tabii süt çok önemli ama biz artık sadece sütü nasıl zenginleştirebiliriz diye bakıyoruz. İlk adımımız pastörize günlük sütün kartona geçmesi oldu. 2011 yılında sonra bu ürünlerin satışı başladı ve biz kısa sürede pastörize sütte yüzde 40 gibi bir pay ile açık ara pazar lideri olduk. Hem daha yararlı bir ürün, baktık ki tüketici de bunları takdir ediyor. Burada katma değer vanir. Çocuklara küçük günlük sütler yaptık. Şimdi protein yapıyoruz örneğin bunu da günlük sütten yapıyoruz. Biz şu stratejideyiz: Biz soğuk dolabın sahibiyiz, biz +4 derececiyiz, biz tazeciyiz. Çünkü öbür tarafta zaten pek çok marka var.”

Finlandiya'yı örnek aldı!

Fonksiyonel ürünler kapısını aralama süreçlerini de şöyle anlatıyor Arzu Aslan Kesimer: “Fonksiyol gıda çok hızlı gelişiyor ve dediğiniz gibi ürün yelpazesi de genişliyor. İşte bizim için yeni nesil ürünlerden Quark’ın çıkışından bahsetmem gerekiyor. Biz uzun vadeli plan çalışırken dünyada en çok süt ürünleri tüketen ülke Finlandiya… Kişi başı tüketim bizde 26 litre onlarda 100 küsur litre… Ne tüketiyor olabilirler dedik… Gittik raflarda belki onlarca çeşit Quark vardı. Karidesliden ıspanaklısına… Tabii soğuk kısmı marketlerin ürün yelpazesinin yarısını geçmişti. Bu bize trendin nereye gittiğini de çok iyi anlatıyor. Bizde en iyi büyük marketlerde bile yüzde 10, belki çok azında yüzde 15 soğuk dolap… Çok tazeciler ve dünya da taze ürüne doğru gidiyor. Marketlerin içi buz gibi artık çünkü tüm ürünler tazeye doğru gidiyor. Biz de buna gitmeliyiz dedik ve Quark ile başladık. 18 ay çalıştık tabii Türk damak tadına uygun bir hale getirdik. Fransa ve Almanya’dan 2 enstitü ile birlikte çalıştık. Böylece büyük bir dünyanın içine girmiş olduk. Büyük bir kapıyı araladık…”

'Tohum' Ar-Ge merkezini kurdu

Dünyada baktık +4 derece çok büyüyor. Bundan sonra artık bunu bilimsel olarak geliştirilmesi gerekiyor diye düşündük. Dünyanın önemli araştırma merkezlerini, üniversitelerini ziyaret ettik. 2017’de ekim ayında Ar-Ge merkezimizi kurduk. SEK ve hem de Tat için çalışacak bu merkez. 20 mühendis arkadaşımız başladı ve kadınlarımız da var ve bunlar Kemalpaşa’da yaşamaya başladılar. Bundan da çok gurur duyuyorum. Bir de bilim insanları ve Türkiye’den, dünyadan üniversitelerle çalışmaya başladık ve sizin sorduğunuz soruya gelirsem 4 alan belirledik. Birincisi ambalaj bu işte çok önemli… Bir işin bitkiden başlaması lazım. Yani hayvan beslenmesinden doğal olarak da hayvanların beslendiği bitkiden başlaması gerekiyor. Üçüncüsü de fonksiyonel gıdaların geliştirilmesi var”.

"+4 derecede Düzey'de güveniyoruz"

Peki iyi güzel de bu işin soğuk zincirde dağıtımı hele de Türkiye’de çok zor. Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer güvencelerini şöyle anlatıyor: “+4 derece işinde biz Düzey’e güveniyoruz. Düzey de bir Koç Grubu şirketi. Bir yıldır bu şirketin de yönetim kurulu üyesiyim. Bu +4 derece işinde Düzeyle birlikte bir entegre yapı oluşturmak istiyoruz. 3 tane yeni soğuk depo yatırımı yaptık. Bu soğuk zincir dağıtımını nasıl güçlendirebiliriz, nasıl tüketiciye taze ürünü ulaştırabiliriz bunun peşindeyiz aslında. Türkiye’de 80 bin noktaya +4 dereceyi götürebilen yegane şirketiz aslında. SEK, Düzey’e güveniyor”.

Sütte oran yüzde 30'a ulaştı

Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer’den biraz da rakamları alalım: “Yoğurtluk süt yaptık… Yoğurdu tüketici daha kolay yapsın istedik… Biz Tüketiciyle hiç savaşmıyoruz o ne isterse onu yapmaya çalışıyoruz. Şimdi de vegan sütler, soya sütleri, badem sütleri onlar üzerinde Ar-Ge çalışmalarını başlattık. Böyle bir trend geliyorsa yeniliklerin sahibi olarak bu konuda da çalışmalara devam edeceğiz. Biz Tat olarak 2017’de 1 milyon 70 bin TL üretici fiyatlarıyla ciro yaptık. Bunun yüzde 60’ı SEK ürünleri, yüzde 35’i Tat, yüzde 35 makarna ürünleri. SEK içinde günlük sütün ve fonksiyonelin payı çok arttı. 300 milyon liralık bir süt satışımız var. Bunun 90 milyon TL’si günlük süt ve fonksiyonel yani yüzde 30 çok büyük bir rakam. Türkiye’de bu oran yüzde 10… Amacımız bizim bu oranı yüzde 50’ye çıkarmak”.

SEK EuroLeague’in 3 yıl sponsoru

Buarada SEK, EuroLeague’in “İyilikle Besleyen Sponsoru” olarak Final Four’a katıldı. SEK, Euroleague Basketball ile 2017 yılından itibaren üç yıl sürecek bir anlaşmaya da imza attı. Tat Gıda Genel Müdürü Arzu Aslan Kesimer: “İyilikle büyüten marka olarak, EuroLeague ile birlikte bu yolda yürümekten ötürü son derece mutluyuz. Dünyanın en prestijli spor organizasyonlarından biri olan Euroleague Basketball ile iş birliği yapmak bizim için gurur verici. Çocuklarımızın doğal ve kaliteli süt ürünleriyle büyümesine katkıda bulunduğumuz kadar, iyilikle beslenmeleri için de çalışıyoruz. Basketbol bir takım sporu olarak okul dönemi itibariyle tüm çocuklara önerilmesinin yanı sıra sosyalleşme için en uygun paylaşım ortamını sunuyor. Sütün fiziksel büyümeye katkısı tartışmasız bir gerçek; basketbolun da hem fiziksel hem de sosyal gelişime büyük katkısı olduğunu düşündüğümüz için bu sponsorluğu ve EuroLeague gibi önemli bir organizasyonla iş birliği yapıyor olmayı da çok önemli buluyoruz” diyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar