Dalgalı piyasada riski dağıtmak

E. Onur DUYGU
E. Onur DUYGU FON DÜNYASI info@dunyaeko.com

Hayata dair en temel risk prensibi olan “yumurtaları farklı sepete koyma”nın finansal piyasalarda anlam bulduğu günlerden geçiyoruz. Yurtiçi ve yurtdışında haber ve veri akışının tüm finansal varlıkları etkilediği ve iniş çıkış formasyonlu bir piyasada, birikimlerimizi korumak ve mümkün olabilirse artırmaya çalışıyoruz.

Yurtdışında ABD tahvil portföyünde ettiği zarar sonucunda iflas sürecine giren Silicon Valley Bank (SVB) sonrasında bankacılık sektörüne dair endişeler Avrupa’da köklü bankalardan Credit Suisse’i de vurunca, yurt içinde de bankacılık sektör hisseleri öncülüğünde Borsa İstanbul’da kayıp yaşandı.

Piyasada risk iştahı azalıp güvenli liman ihtiyacı artınca da kıymetli madenler tarafında ciddi artışları da gözlemledik. Bu kadar iniş çıkışlı piyasalarda doğru varlık sınıfına doğru zamanlama ile yatırımı sağlayabilmek çok zor, bu nedenle tüm varlıklara sepet mantığında yatırım yapan değişken fonlar bu dönem için daha güvenli bir yatırım tercihi olabilir.

Burada kastettiğim, belirli temalara yatırım yapan fonların (örn. Siber Güvenlik, Teknoloji, Turizm/ Seyahat, Tarım/Gıda) haricinde farklı varlıklara yatırım sağlayan ve bir tema içermeyen fonlar. Bu değişken fonlar birinci/ikinci, temkinli, dengeli, mutlak getiri hedefli, çoklu varlık ve agresif değişken ünvanlı olarak karşımıza çıkıyor.

Yaklaşık 60’a yakın bu özelliği taşıyan fon mevcut. Risk derecesi ve piyasa koşullarına göre fonun içindeki varlık dağılımı değişebiliyor, daha düşük riskli değişken fonlarda sabit getirili kıymet ağırlığı fazla iken yüksek/çok yüksek riskli fonlarda yurt içi/ yurtdışı hisse gibi riskli varlık ağırlığı fazla olabiliyor.

Yılbaşından itibaren getirilere baktığımızda, düşük ve orta risk içeren değişken fonların ortalama getirisi %4 seviyesinde iken yüksek ve çok yüksek risk derecesindeki değişken fonlar -%1,7 ortalama getiri sağlamış görünüyor.

Maksimum ve minimum getiri olarak bakarsak da düşük orta riskte %12 ve -%2,5 iken yüksek/çok yüksek riskli değişken fonlarda, fon bazında en yüksek getiri %6,7, en düşük -%18,4x olarak gerçekleşmiş görünüyor.

Genel olarak değerlendirirsek düşük riskli değişken fonlarda mevduata yakın, orta risklilerde mevduat getirisi üzerinde bir performans görüyoruz. Daha yüksek risk içeren fonlarda hisse senedi ağırlığı yüksek olduğu için performans düşük, ama doğrudan hisse senedine yatırım yapan fonların %6,5 gibi bir negatif performansa sahip olduğunu dikkate almakta fayda var.

Düşük ve orta riskli fonlarda güncel ortalama yurt içi hisse senedi ağırlığı %20, yüksek/çok yüksek risklerde ise ortalama %46 olarak görünüyor. Yılbaşında baktığımızda ise hisse senedi ağırlıklarının iki risk kategorisinde de ortalamada %3 daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Analize dahil 57 fon içinde 41 adedi yılbaşına göre portföyünde hisse senedi ağırlığını düşürmüş görünüyor.

Bu da başta söylediğim fonun piyasa koşulları ve beklentilere göre varlık dağılımında değişiklik yapma özelliğine çok net bir örnek. Mevcut piyasa koşulları, birikimleri korumak ve enflasyon üzeri getiri elde etmek isteyen yatırımcılar için oldukça zor. Riski dağıtma prensibi ile yönetilen ve farklı varlıklara yatırımı sağlayan değişken fonlara risk tercihine göre yatırım bu dönem değerli olabilir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar