Doğru ve önemli ama geç kalmış bir karar

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

32 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Kararı'nın 2 Mayıs’ta yürürlüğe girecek 22'nci değişikliği ile ekonomistlerin ve bankacıların döviz geliri olmayanlara, “dövizle borçlanmayın” uyarıları artık yasal olarak hayata geçmiş olacak.

İlk kez 1989 yılında Özal ve Evren imzasıyla 29 yıl önce yayınlanan 32 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kararı'nda, bugüne kadar 21 kez değişiklik yapılmış. 2 Mayıs’tan geçerli olacak son değişiklik 22'inci olacak. Kararla ilgili yorumlarda, kararın doğru ve önemli olduğu, ama geç kalmış bir karar olduğu belirtiliyor. Kararla ilgili bir sanayi odası başkanı ve bir banka yöneticisiyle konuştum.

Sanayi odası başkanı dostum şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bizim şehirimizde 1111 ihracatçı firma bulunuyor. Bunların sadece 40’ının ıhracatı 15 milyon dolaın üstünde, geri kalan 1071 firmanın ihracatları 15 milyon doların altında, çoğunlukla 2-3 milyon dolar civarında. Üç yıllık ihracat toplamları 6-9 milyon dolar seviyesinde. Yani 15 milyon doların altında kalıyor. Firmalar KOBİ nitelikli ve çoğu döviz kredisi kullanmak istiyor. Bu firmaların çoğu yeni kararla yasak kavramındaki kriterlerin altında kalabilir. Ama esas durumu söyleyebilmem için çalışma yapmam lazım. Döviz geliri olmayan firmaların ne kadarının döviz borcu olduğunu da araştırmalıyım. Ama esas olarak yeterli döviz geliri olmayanların dövizle borçlanmasının kısıtlanması doğru olacaktır. Ama belki kademeli bir uygulamaya ihtiyaç olabilir.”

Bankacı dostum da kararın doğru olduğunu, daha önce alınmış olması gerektiğini söyledikten sonra yaptığı bir hesaplamayı ve gerekecek TL fonunun ne olacağını anlattı:

“Şirketlerin kullandığı 150 milyar dolar kredi var. Bunun yüzde 30’u 15 milyon doların altında. Bunların da yüzde 33’ünün ihracat geliri var. Üçte ikisinin ise döviz geliri yok. Bu demektir ki 30-35 milyar dolarlık bölüm bu kararla TL ile krediye dönecek. Bu da 120-130 milyar TL’lik yeni fon demektir. Bu faiz artırma riski doğurabilir. Karar doğru, ama geç, eğer bu düzenlemede 16 Haziran 2009 tarihinde kişilere döviz kredisi kullandırmanın yasaklandığı dönemde alınsaydı daha doğru olurdu. O zaman dolar 1.320 lira değerindeydi. Bu karar o zaman alınsaydı, gereken TL fon bugünün üçte biri kadar 40 milyar lira çıvarında olacaktı. Onun için karar doğru ama geç kalınmış diyorum.”

Bu açıklamalar gösteriyor ki mayıs ayında yürürlüğe girecek 32 sayılı karardaki 22'nci değişiklikle döviz geliri olmayan ve döviz kredisiyle borçlanmış olan firmaların kendilerine çeki düzen vermeleri gerekecek. Ekonomist ve bankacıların sık sık altını çizdikleri, “Döviz kazancı olmayanların dövizle borçlanmaları yanlıştır” ilkesi hayata geçecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar