Ocaklarda yıkımlar olmasın kara elmas hep parlasın

Sabiha TOPRAK
Sabiha TOPRAK KOCAELİ'den sabiha.toprak@dunya.com

 


Osmanlı döneminde Uzun Mehmet, askerliğini yaparken duyup işittiği kömürü memleketine dönünce aramaya koyulur. 8 Kasım 1829'da köyünün civarındaki dere kenarında dolaştığı sırada siyah taşlar bulur. Ocağa attığında bunların yandığını fark eder ve farklı yerlerden aldığı numuneleri İstanbul'a götürür. Padişah İkinci Mahmut, kömürün bulunuşuna sevinerek Uzun Mehmet'i ödüllendirir. Böylece kömürün bulunuşu 8 Kasım 1829 olarak tarihe geçer. İşte bu vesile ile de 8 Kasım, 'Uzun Mehmet'i Anma ve Kömür Günü'olarak kutlanır.
O; belki de ilk anda kömürü bulmasının kendisi ve ülkesi açısından ne kadar büyük bir öneme sahip olduğunu anlayamamıştı. Ancak taş kömürü bulunduğu ilk günden itibaren ve Cumhuriyetimiz'in kurulmasından sonra bile ülke ekonomisinin can damarı olmuş, kalkınmamızda önemli rol üstlenmiştir. Kara elmas diye adlandırılan taş kömürü, hala ülkemiz için çok önemli bir maden kaynağı ve bölgemizin de önemli bir istihdam kaynağıdır. Bu sebeple kendisine verilen "kara elmas" adını da layıkı ile hak eder.

Ereğli'de bulunan madenci feneri, emeği temsil ediyor. Yeryüzünün yüzlerce, binlerce metre altına inerek kara elmas taşkömürünü üreten elleri anlatıyor.
Karadeniz Ereğli'nin sanayi ile tanışmasını, Zonguldak'ın da il olmasını sağlayandır Uzun Mehmet.
Ülkemize katkısı da açıkça ortada... 2011 yılı taşkömürü üretim rakamları, bir önceki yılı geçti. Söz konusu dönemde özel sektörün üretime verdiği desteğin de hissedilir miktarda arttığını biliyoruz.
Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) 2011 yılında, 1 milyon 592 515 taşkömürü ürettiğini, bu dönemde özel sektörün üretime 1 milyon 26 bin 732 ton ile destek verdiğini, yani Türkiye'nin toplam 2 milyon 619 bin 247 ton taşkömürü ürettiğini söylemek gerek. 2010 yılında ise üretim 2 milyon 591 bin 918 ton idi.  Yine 2010 yılındaki taşkömürü üretiminden özel sektörün 883 bin 74 ton aldığını belirtelim. 2011 yılında özel sektör üretimini yaklaşık yüzde 20 oranında artırmış. Kömür, elektrik üretimine destek veriyor... Binlerce madenci yer altından geçimini sağlayıp, ekonomiye katkıda bulunuyor...

Türkiye'nin taşkömürü ihtiyacının Zonguldak havzasında bulunan Amasra, Armutçuk, Karadon ve Üzülmez'deki ocaklardan karşılandığını biliyoruz. Hem TTK'nın hem de özel sektör işletmelerinin bu alanlarda verim artışına yönelik çalışma yapması üretim artışını beraberinde getirdi. Havzadaki 1 milyar 310 milyon tonluk rezervi yer altından çıkarma çalışmaları aralıksız sürdürülüyor. TTK'nın mevcut havzalarından çıkardığı taşkömürüyle başta demir-çelik sektörü olmak üzere, Türkiye'nin elektrik ihtiyacına destek verdiğini hatırlatalım.
Bu önemli madenimizi bize kazandıran Uzun Mehmet'i ve tüm maden şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz. Ocaklarda yıkımlar olmasın, kara elmas her zaman elmas gibi parlasın; yerin metrelerce altında çalışan insanların yüzünü daima güldürsün.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar