Verilerin ortak dili olmadığı için, toplantılar boşa geçiyor

Volkan AKI
Volkan AKI İŞ'TEN SOHBETLER volkan.aki@dunya.com

Sorum şu aslında: "Herkes veriyi yönetmek istiyor ama kendine yarar sağlamakta zorlanıyor. Nasıl yaklaşılması, nasıl bir strateji üretilmesi gerekir?" Microstrategy Ortadoğu ve Afrika Başkan Yardımcısı Darryl Owen: "Birkaç farklı açıdan yaklaşabiliriz. Bugün herkes, her yerde veri üretiyor. Şirketler binlerce Excel dosyaları oluşturuyor, hepsi de farklı performans endikatör tanımlarını kullanıyorlar. Bu nedenle ortak bir dilleri yok ve gerçeğin tek versiyonuna bakmadıkları için, CEO ile yapılan bir toplantının yarısı anlaşmak için boşa geçiyor" diyerek yanıtlıyor. Kısaca biri armut diyor öbürü elma bir de bunları toplayıp netice almaya çalışıyoruz aslında…

Yönetilen veri ve diğerleri

Dünyanın önemli iş zekası platformlarından MicroStrategy ve Türkiye stratejik iş ortağı Obase'in düzenlediği sempozyumda görüştüğüm Darryl Owen, bunu çözmek için yaptıkları çalışmalardan şu örneği veriyor: "Bizim yaptığımız önemli işlerden biri şu: "Governed Data-Yönetilen Veri" ile kurumun kullandığı metrikleri merkezi olarak tanımlıyoruz. Kar metriği bütün birim ve fonksiyonlar için aynı tanım, aynı rakam. Kurumsal işletme analitiği için bu kesinlikle çok kritik bir konu. Bu tanımlar bir kez yapıldıktan sonra herkes aynı tanımları kullanabilir. Ancak bu yönetilen verileri tanımlarken, sadece bu veri ile kısıtlama hatasına düşmemelisiniz. Başka kaynaklardan gelebilecek verilere de açık olunması sağlanmalı. Aksi takdirde inovasyonu, yeni fikirleri engellersiniz.

Örneğin, Twitter'dan, bir araştırma şirketinden gelen veri ya da hava durumu bilgisini almak isteyebilirsiniz. Şirket dışından bir veri. Buna "Ungoverned Data-Yönetilmeyen Veri" diyoruz. Biz bunların ikisinin de kullanılmasına imkan veriyoruz, bir araya getiriyoruz. Böylece yeni fikirleri olan akıllı insanlar, her veriyi kullanabilmeleri için ürettikleri, şirketin geri kalan tarafından da kullanılabilecek bir şey olur ise, IT bu veriyi yönetilen veriye ekleyebilir ve merkezi metrik kütüphanesine dahil etmiş olur. O zaman sağlıklı bir süreç çalışır".

Bankam beni nasıl bilir?

Peki soruyorum ben sörf yaparken satın almak istediğim ürünlerle ilgili bir öneriyi bankam hala bana yapamıyor. İnternet sadece benzer reklamları sıkıcı bir şekilde göstermekten ileriye gidemiyor. Darrly Owen, buna şöyle yanıt veriyor: "Kişiyi tanımlamak ve eşleştirmek hala bir problem…. İnternette sörf yaparken ve bazı şeylere satın almak için bakarken, bankanız sizi tanımlamak ve eşleştirmek ister ama siz banka için bir hesap numarasısınız ve internet bunu bilmediği için eşleştiremez. Oysa bir kimlik teknolojisi bu konuştuğumuz konuya bir çözüm olabilir. Bankanın sadakat sistemlerinin içine "Usher-Yer Gösterici" yerleştirilebilir ve yaptığınız işlemler sırasında kullanabilirsiniz, hem daha güvenli olur hack edilmeye karşı, kullanıcı şifreden de kurtulmuş olur.

İnternette sörf yaparken de bu kimliği kullanabilseniz, zaten işlemleriniz eşleşmiş ve siber tekil bir kimliğiniz olmuş olur. Veriye dayalı yönetim hakkında konuştuk. Veri ne diyorsa ona göre hareket eden kurumlardan bahsettik. Bunu yapabilmek için güncel, anlık veriniz olmalı ve çok büyük veri hacimlerini işleyebiliyor olmanız lazım. Yönetilen (Governed) veriniz de olmalı ki, baktığınız rakamın doğru olduğunu bilebilin. Eğer bunlardan üçü yoksa veriye dayalı yönetmek mümkün değil".

Mobil değilse yoksun

Tabii tüm bunları söyledik ama geldiğimiz yer yine "mobil" değilse yoksun…. Bu konuda MicroStrategy Orta Dogˆu ve Afrika Bo¨lge Bas¸kan Yardımcısı Darryl Owen şöyle diyor: "Veri platformunuzu inşa ettikten sonraki konu, onu nasıl kullanabileceğiniz. Örnek olarak akıllı telefonlar nüfusun çoğuna erişen bir platform olmaya başladı. Her geçen gün daha fazla insan bu telefonlara güvenerek yaşamaya başlıyor. Kim hava durumu seyrediyor ki artık, cep telefonundan bakıyoruz. Pazarlama dünyasının en değerli arsaları mobil telefonlar oldu artık. Özellikle genç nesil için eğer uygulamanız o kişinin cep telefonuna inmedi ise siz onun için yoksunuz. Veriyi nasıl alır ve mobil hale getiririm ki, herkes kullanabilsin? Nasıl interaktif yaparım veri gösterirken, veri girmesini ve daha çok veri üretmesini nasıl sağlarım? 10 sene önce sorsanız olmaz öyle şey derdim ama şimdi evet diyorum, bilgi istendiğinde kullanıcılar veri giriyorlar".

1 dakikadan önceki veri eski

Toplanan verilerin anlık olması önemli… Bir dakikadan eski veri eskimiş veri olabilir… Gerçekten böyle bir çağda yaşıyoruz. Darryl Owen şöyle diyor: "Genelde anlık veri ile (real-time) çalışılmıyor. Her hafta, her ay ya da her gün bir rapor alınıyor. Ama gelişmelere hassas bir ortamda iş yapıyorsanız bu yeterli değil. Bazı durumlarda en eski veri 1 dakika öncesine aittir. Örneğin, sportif ve taraftar ürünleri satan bir mağazaysanız, her an olabilecek gelişme, örneğin bir maç sonucu satışınızı etkileyeceği için, bu hassasiyette takip etmelisiniz. Geçmiş satış verilerini de kullanarak, geçen sene bu takım kazandığında satışlarda ne oldu? Bu sene ne olur? gibi tahminler yapıyorlar ve bunu yapmak için yönetmedikleri ve dışarıdan alacakları anlık verilere de ihtiyaçları var. Burada dikkat edilmesi gereken şu; hem tarihsel (geçmiş) veri hem de anlık veri birlikte kullanılıyor. Her 30 sn, 1 dakikada her şey güncel ve öngörüsel analitik kullanılarak tahminler yapabiliyoruz. Kararınızın kalitesi elinizde ne kadar veri olduğuna ve onu ne kadar iyi işlediğinize bağlı".

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar