“Yumuşak Güç 30” listesinde Karadeniz’i temsilen Yunanistan ve Rusya var

Berkol ALEVLİ
Berkol ALEVLİ balevli@gmail.com

Geçtiğimiz ay Londa merkezli danışmanlık firması Portland tarafından açıklanan “Yumuşak Güç 30 (Soft Power 30)” endeksinde ilk 30 sırada Karadeniz ülkelerinden sadece Yunanistan ve Rusya listede yer aldı. 2017 yılındaki endekste yer alan Türkiye ne yazık ki bu yıl listeden çıkarılmış durumda. Listede ilk üçte sırasıyla İngiltere, Fransa ve Almanya gelirken, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) 4. sırada yer aldı. Yunanistan sıralamadaki yerini korurken (23), Rusya ise iki sıra gerileyerek 28inci oldu.

Yumuşak güç kavramını da kısa bir şekilde belirtmeye çalışalım: Amerikalı profesör Joseph Nye tarafından 1980’lerin sonlarında ortaya atılan “yumuşak güç” kavramı ile ülkeler askeri alanlarda birbiri ile yarışmıyor, objektif veriler ile kültür, eğitim, iş yaşamı, dijitalleşme gibi alanlarda ülkelerin bir nevi kendi varlıklarını ne kadar global anlamda domine edebildiğini gösteriyor. Daha geniş olarak; dijital altyapı ve dijital politikada başarı, kültürel faaliyetler, girişimcilik, ekonomik modelleme, yatırım ortamı uygunluğu ve inovasyon kapasitesi, uluslararası öğrencilerin ülkeye çekilmesi, ülkenin diplomatik ağı ve global gelişime katkısı, insan hakları, politik kurumların kalitesi gibi alanlar ülkeler bazında inceleniyor.

Portland’ın raporunda Karadeniz bölgesini temsilen Yunanistan ve Rusya incelenmektedir. Yunanistan için özellikle 2018 yılında turizmde turist rekorunun kırılmasının beklenmesi ülkenin yıllardır yaşadığı ekonomik krizi ve artan altyapı problemlerini bir nebze örtmektedir. Ekonomik gerilemenin bir ölçüde durulduğunu belirten raporda özellikle turizm gelirlerinin ülke ekonomisine büyük katkı sağladığı belirtilmekte ve ülkenin güçlü yanı olarak dikkat çekmektedir. Farklı raporlarda belirtildiği üzere, Yunanistan’ın en önemli ekonomik sorunlarından biri olan girişimcilere yönelik yatırım ortamı sunmada zayıflık bu endekste de yer almaktadır.

Rusya’nın ise Suriye’deki politikasını değiştirmesi, Dünya Kupası organizasyonunu sorunsuz tamamlaması ve Batı ile Rusya arasındaki buzların son dönemde (her ne kadar yaptırımlar devam etse de) pozitif açıklamalar ile eritmeye çalışmasına yer verilmektedir. Portland özellikle Dünya Kupası gibi etkinliklerin ulusların imajını düzeltmedeki etkisinin altını çiziyor: Rusya’nın bu organizasyondaki başarısı ülkenin 90’lardaki imajına bir nebze olsa da döndürdüğünü göstermektedir.
Raporda birçok kez vurgulanan Yunanistan’daki turizmin ekonomiye katkısını çok kısa olarak rakamlarla açıklamak lazım. Yunanistan’a gelen turist sayısında son yıllarda büyük artış mevcut, Yunanistan’daki yetkili mercilerce yapılan açıklamalara göre 2018’de 32 milyon turistin ülkeyi ziyaret etmesi bekleniyor. 10 yıllık periyotta krizle boğuşan ülkede Dünya Bankası verilerine göre 2016 yılında elde edilen 16,5 milyon $ tutarındaki kazancın ülkenin aynı yılki ihracatının %30’una tekabül ettiği düşünüldüğünde 2018 yılı sonunda Yunan ekonomisinin büyüme oranlarının pozitif yönde revize edilmesi beklenebilir.

Yunanistan ve Rusya’nın ülke içi büyük bir ilave kriz süreci yaşamadıkları müddetçe 2019 yılı verilerinde de ilk 30’da kalması beklenecektir. Türkiye yumuşak güç endeksinde bu yıl yer almasa da özellikle Türk-Rus ilişkilerinin önemli bir şekilde iyileştirilmesi, turizm sektöründeki güçlü pozitif ivmelenme ile tanıtım faaliyetlerinin güçlenmesi, Afrika’da önemli partnerliklerin sağlanması, Türk dizilerinin popülerliğinin dolayısıyla Türk kültürünün tanıtımının sürdürülmesi (özelikle Güney Amerika) ile 2019 yılında yayınlanacak endekste ilk 30’da kendisine tekrar yer edinmesi mümkün olabilir. Ekonomik ve politik anlamda önemli bir bölge olan Karadeniz’deki diğer ülkelerin ise listeyi zorlaması yakın zamanda pek olası gözükmüyor; bu bölgenin dünyaya açılması halen Rusya, Yunanistan ve Türkiye’nin eliyle gerçekleşiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar