Kirli çamaşırlar bitmiyor

Cem TOP
Cem TOP SPOR ANALİZ cem.top@dunya.com

Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığı’nın 14 FIFA yetkilisi hakkında gözaltı kararı vererek başlattığı, sonrasında büyüyerek devam eden soruşturmanın yankıları sürüyor. Köşemizde genişçe yer verdiğimiz iddialar bir yana, adli süreç devam ettikçe ortaya çıkan yeni bilgiler “Bu kadar da olmaz” dedirten cinsten. Biz de bugünkü köşemizde ortaya çıkan yeni bilgilerden yola çıkarak FIFA’daki çürümenin boyutlarını gözler önüne sermeye çalışacağız. Bu konuya bu kadar çok yer vermemizin elbette sebepleri var. Her ne kadar bugünlerde fazla dillendirilmiyor olsa da bu meselenin bir de  Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC ) boyutu var. FIFA Başkanı Sepp Blatter, aynı zamanda IOC üyesi. Geçmişte FIFA üzerindeki sis perdesini ve işin adli boyutunu değerlendiren tüm araştırmacılar, bir şekilde konuyu Olimpiyat Oyunları’na da getiriyorlardı ancak Amerikan makamlarının şimdilik ikinci bir dosyayı açmaya niyeti yok gibi.

Ana konuya dönecek olursak, geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan yeni bilgilerden en çarpıcısı aslında Güney Afrika’nın 2010’da Dünya Kupası düzenlemeyi hak etmemiş oluşu. “Bu nasıl oluyor?” derseniz, alacağınız cevapta FIFA yetkililerinin rüşvet çarkını gizleme çabasını görüyorsunuz. İddialara göre 2006’yı rüşvet vermesine rağmen Almanya’ya kaptıran Güney Afrika, 2010 Dünya Kupası'nı oylamasında da gerçekte Fas’a kaybetmiş. İngiliz Sunday Times gazetesinde yer alan habere göre, resmi olarak 14’e 10 Güney Afrika lehine açıklanan sonuçlar, gerçekte 13–11 Fas lehine bitmiş. Sunay Times, konuyla alakalı olarak dinlemeye takılan telefon görüşmeleri olduğunu iddia ediyor ancak konuyu bir de FIFA yetkilisine sormuşlar. FIFA Yürütme Kurulu üyesi Ismail Bhamjee, her ne kadar bu aşamada hangi üyenin hangi ülkeye oy verdiği konusunda dürüst cevaplar alınamayacağını savunsa da resmi oylar üzerinde oynama yapıldığından şüphelendiğini söylemekten de geri kalmamış. 

Bizlerin şike davasından aşina olduğumuz “tape” kavramı, FIFA soruşturmasında da iddiaların delillendirilmesinde önemli bir rol oynuyor. Dinlemeye takılan telefon görüşmelerine göre yalnızca Güney Afrika değil Fas ve Almanya da Dünya Kupası düzenleyebilmek için bu rüşvet çarkının içine girmiş. İşin ilginci bu hengâme içinde FIFA’nın eski üst düzey yetkililerinden ABD vatandaşı Chuck Blazer’in de hem 1998 hem de 2010 Dünya Kupası oylaması için rüşvet aldığı ortaya çıktı. Bunun üzerine FIFA’nın eski başkan yardımcılarından ve gözaltına alınan isimler arasında olan Jack Warner, görevinden ayrıldığını açıklayan Sepp Blatter’i Amerikan makamlarına bilgi ve belge sızdırarak kendini kurtarmaya çalışmakla itham etti. Anlayacağınız, amiyane tabirle “hapisten yırtma” derdine düşen FIFA yetkilileri arasında, çalışma arkadaşlarını satan satana…

Elbette ortaya dökülen kirli çamaşırlar bununla da sınırlı değil. İşin gerçeği son iki hafta içinde dilden dile dolaşan iddiaların hepsine yer vermeye köşemiz yetmez. Örneğin FIFA’nın düzenlediği turnuvaların yayın haklarının satışından ve bu turnuvaların pazarlama gelirlerinden tam 151 milyon dolar haksız kazanç elde edilmiş. Amerikan makamlarının tespit ettiği bu rakam, her yeni belgede biraz daha artıyor. İsviçreli başsavcının FIFA Genel Merkezi’ndeki dijital verilere ulaşması ve şifreli dosyaların kırılmasının ardından, 2018 ve 2022 Dünya Kupası oylamalarını kapsayan 53 şüpheli para hareketi tespit edildi ki, olay bir yönüyle “kara para aklama” faaliyeti olarak görülüp farklı bir soruşturma daha başlatıldı.

Gelelim işin Olimpiyat boyutuna. FIFA skandalı patlak vermeden seneler önce yazdığı kitap ve makalelerinde, uluslararası turnuvalara ev sahipliği yapmak isteyen ülkelerin rüşvet çarkı içerisine alınarak sömürüldüğünü iddia eden Andrew Jennings, yalnızca FIFA’nın değil Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin de bu düzenin vücut bulduğu organizasyonlardan biri olduğunu iddia ediyordu. Öyle ki, Jennings 80’li yıllarda ABD–SSCB rekabeti yüzünden doping raporlarının değiştirilip madalya sıralamasına dahi etki edildiğini yazdı. Biz 2000’de Olimpiyat düzenleme hevesine kapılıp 2020 hüsranı sonrası pes eden bir ülke olarak, son oylamanın ikinci turunda Tokyo’ya 60–36 kaybetmiştik. 2011’de Çernobil’den sonra dünyanın gördüğü en büyük ikinci nükleer felakete sahne olan Japonya’nın, İzlanda’ya kadar ulaşan radyasyon dalgasına rağmen 2013’te yapılan oylamayı kazanması, acaba sadece hazırlık dosyasının iyiliğinden mi kaynaklanıyordu? Santralin çevresindeki 20 ila 30 kilometrelik bir alan bugün dahi boşaltılmış durumda ve işin uzmanları santral alanının tamamen temizlenmesinin 40 yıl alacağını söylüyorlar.

Hal böyleyken, oylamada bir bit yeniği aramak fazlaca septik davranmak mı olur? 

Dünya liglerinden haberler

İspanyol medyası, Real Madrid’in yıldızlarından James Rodriguez ile ilgili büyük bir iddia ortaya attı. ABC’de yer alan habere göre gelecek sene mutlaka lig şampiyonluğu hedefleyen Manchester City, Real Madrid’in Kolombiyalı oyuncusu James Rodriguez’e kanca attı. Haberde, City’nin James için 100 milyon euro teklif ettiği ancak bu teklifin Real Madrid tarafından geri çevrildiği ifade edildi. Geçtiğimiz temmuz ayında Real Madrid’e 80 milyon euro karşılığında gelen James, 2014-2015 sezonunda La Liga’da 29 maçta oynadı, 13 gol attı, 13 de asist yaptı.

Sevilla, Liverpool’un gündeminde olan Kolombiyalı golcünün bonservisini açıkladı: 30 milyon euro. İspanyol kulübünün UEFA Avrupa Ligi şampiyonluğunu kazanmasında büyük pay sahibi olan Kolombiyalı golcü, birçok büyük kulübün dikkatini çekmişti. Sezonu 28 golle tamamlayan Bacca için en ciddi talip İngiltere Premier Ligi ekiplerinden Liverpool. Bacca’nın bonservisinde indirim yapılmaması halinde Liverpool’un Juventus forması giyen İspanyol forvet Fernando Llorente’yi gündeme alacağı konuşuluyor.

İtalyan futbolunun yaşayan efsanesi Andrea Pirlo’nun, önümüzdeki sezon ABD’nin New York City takımında oynayacağı öne sürüldü. ABD basınında yer alan haberlerde, İtalyan futbolcunun geçtiğimiz günlerde Amerikan Beyzbol Ligi’nde (MLB) yer alan New York Yankees takımının maçını izlediği belirtildi. Juventus ile sözleşmesi gelecek yıl sona erecek 36 yaşındaki Pirlo’nun, bu sezonun ilk yarısında kulübünde kalacağı, gelecek yıl şubat ayında ise New York City’de oynayacağı ifade edildi. Pirlo, Juventus formasıyla geçen sezon çıktığı 33 karşılaşmada 5 gol ve 5 asistlik bir performans sergilemişti.

Gelecek sezon daha iddialı bir kadro kurmak isteyen Milan’ın yeni hedefi Edinson Cavani. Daha önce Arda Turan ile ilgilendiği iddia edilen Milan, bu kez de rotasını PSG forması giyen Edinson Cavani’ye doğru çevirdi. SKY Italia’da yer alan habere göre kulüp CEO’su Adriano Galliani, Uruguaylı oyuncu Cavani’nin durumunu sormak için PSG’nin kapısını çalacak. PSG’de mutsuz olduğu iddia edilen 28 yaşındaki Cavani, geride bıraktığımız sezon 35 lig maçında forma giydi ve 18 gol attı. Bilindiği gibi Milan daha önce de Zlatan İbrahimovic için girişimlerde bulunmuş ancak oyuncu bu transfere olur verse de PSG yönetimi yıldızını satmaya yanaşmamıştı.

Türkiye liglerinden haberler

Son olarak PTT 1. Lig ekiplerinden Gaziantep Büyükşehir Belediyespor forması giyen Ali Tandoğan, futbolu bıraktığını açıkladı. Ali Tandoğan yaptığı açıklamada, yaklaşık 20 yıl önce Salihlispor ile başlayan futbol hayatında Denizlispor, Gençlerbirliği, Beşiktaş, Bursaspor, Antalyaspor, Mersin İdman Yurdu, Adana Demirspor ve Gaziantep Büyükşehir Belediyespor gibi Türkiye’nin önemli kulüplerinde forma giydiğini söyledi. Fiziksel olarak kendisini çok iyi hissettiğini, en az 2 yıl daha sorunsuz şekilde futbol oynamaya müsait olduğunu düşündüğünü dile getiren deneyimli futbolcu, “Türkiye’de bu işler biraz farklı işliyor. Performans, fiziksel durumdan çok yaşla ilişkilendiriliyor. O yüzden kariyerimin sonuna geldiğimi düşünerek futbolu bırakma kararı aldım” dedi.

Spor Toto Süper Lig ekiplerinden Torku Konyaspor, kaleci Serkan Kırıntılı ve orta saha oyuncusu Emre Can Atila ile sözleşme imzaladı. Kulüp sportif direktörü Murat Erdoğan, kulüp binasında düzenlenen imza töreninde yaptığı açıklamada, Çaykur Rizespor’dan 30 yaşındaki Serkan Kırıntılı’yı transfer ettikleri için mutlu olduklarını söyledi. Serkan Kırıntılı’nın takıma faydası olacağını düşündüklerini belirten Erdoğan, “Böyle değerli bir oyuncuyu aldığımız için şanslıyız. Camiamıza hayırlı olsun” dedi. Erdoğan, Gençlerbirliği’nin 19 yaşındaki futbolcusu Emre Can Atila’yı da 3 yıllığına kadrolarına kattıklarını, bu oyuncunun transferini Aykut Kocaman’ın istediğini aktardı.

Geçen sezonu Varese takımında geçiren Makedon sol kanat oyuncusu Jakimovski, Trabzonspor’dan astronomik bir teklif alsa da İtalya dışına çıkmak istemiyor. La Gazzetta dello Sport’un haberine göre Jakimovski’ye Serie A ekiplerinden Genoa teklif götürdü. 25 yaşındaki oyuncunun Trabzonspor’un teklifini reddettiği ve Genoa’ya sıcak baktığı bildirildi. Genoa, yıldız oyuncusu Diego Perotti’yi Watford City’ye satmak üzere. Onun boşluğunu ise Jakimovski ile doldurmayı planlıyorlar. Makedon oyuncunun bonervisi elinde bulunuyor.

19 yıllık Süper Lig hasretine yeni sezonda son vermeyi hedefleyen Karşıyaka, Kayserispor’dan Mehmet Eren ve Altınordu’dan Taha’ya imza attırdıktan sonra yeni hedefini belirledi. Yeşil-kırmızılı ekip, 35 yaşındaki Brezilyalı santrfor Nobre için şartları zorlamaya hazır. Türkiye’de 12 yıldır forma giyen ve Türk vatandaşlığına geçerek Mert adını alan Nobre, Süper Lig’de Fenerbahçe ve Beşiktaş, 1. Lig’de ise geçen sezon Kayseri’yle şampiyonluk yaşamıştı. Kariyerinde 291 Süper Lig maçında 109, geçen sezon da 1. Lig’de 25 maçta 12 gol atan santrfor için Göztepe de nabız yokluyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Derbi kadar zor 03 Mart 2016
Düğüm çözülecek mi? 25 Şubat 2016
Skandalın daniskası 23 Şubat 2016
Maçın şifresi: Savunma 18 Şubat 2016
Öp Quaresma’nın elini 16 Şubat 2016
Taktik savaşı 11 Şubat 2016
Maça geç kaldılar 09 Şubat 2016
Ciddiyet şart 02 Şubat 2016