Dolar, Avrupa, ABD Başkanlık seçimi takip ediliyor
ABD tahvil faizleri ve dolar, Japon Merkez Bankası’nın (BOJ) Eylül ayında aldığı kararlar, Avrupa Merkez Bankası’nın(ECB)“tapering” beklentilerine bağlı olarak parasal genişlemede yavaşlama teması ve FED’in yılsonunda faiz artıracağı tahminleri ile güçlenme eğiliminde. Merkez bankalarının uyguladığı para politikaları sınırlara ulaştı ve maliye politikalarının daha fazla kullanılabileceği bir döneme giriyoruz. Enflasyon beklentileri de yükseliyor. Önümüzdeki dönemde global piyasalar açısından en önemli konu dolar ve ABD faizlerindeki yukarı yönlü baskı olmaya devam edebilir.
Bahsettiğimiz bu temalar eşliğinde 21 Eylül sonrası satış baskısı etkili olan piyasalarda, FOMC tutanaklarının ardından dengelenme ve tepki yükselişi arayışları etkiliydi. Ancak Cuma günü dolardaki yükseliş eğilimi tekrar ön plana çıktı. Cuma günü Dolar Endeksi yüzde 0,4 yükselişle son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Satış baskısının etkili olduğu hisse senetleri piyasasında ise MSCI Dünya Endeksi haftalık bazda yüzde 0,4 artarak yılbaşından bu yana olan getirisini yüzde 2,3’e çıkardı. 21 Eylül’deki BOJ ve FED toplantılarından bu yana ABD tahvil faizlerindeki yükselişlerle birlikte negatif ayrışan gelişmekte olan piyasalarda ise MSCI EM Endeksi haftayı yüzde 1,6 artışla kapattı. . MSCI EM Endeksi’nin yılbaşından bu yana yükselişi ise yüzde 15’i buldu.
Bu hafta makro tarafta ABD’de üçüncü çeyrek büyüme ile dayanıklı tüketim mal siparişleri verileri, İstihdam Maliyet Endeksi ve, Ekim ayı öncü PMI endeksleri takip edilecek. Almanya’da IFO Endeksi ve Japonya’da TÜFE verisi de takip edilecek önemli veriler arasında yer alıyor. ABD verilerindeki Dolar Endeksi ve ABD tahvil faizleri üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturabilecek nitelikteki güçlü sinyaller TL varlıklar üzerinde olumsuz etki yaratabilir. Zayıf sinyaller üretebilecek veriler ise Dolar Endeksi’nde kar satışlarına neden olabilir. Yurtiçinde ise 5 yıllık tahvil ihalesi, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın Perşembe günkü konuşması takip ediliyor.
Büyük resimde 8 Kasım’daki ABD Başkanlık Seçimi, son anketlerin “Hayır” oylarının güçlü olduğu yönünde sinyaller verdiği 4 Aralık’taki İtalya Anayasa Referandumu ile 2017 Almanya, Fransa seçimlerine bağlı olarak Avrupa’da yükselen siyasi riskler, Avrupa bankacılık sistemi, “Hard Brexit” korkusu önemli konu başlıkları arasında yer alıyor. Bunların yanı sıra içeride ise başkanlık sistemine yönelik referandum olasılığı piyasaların önemli gündem maddeleri haline gelebilir.