FED, Çin ve Avrupa üçgeni

Yeşim SARIŞEN
Yeşim SARIŞEN YAPI KREDİ YATIRIM

Geçtiğimiz hafta beklenenden şahince algılanan FED Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısı ile birlikte ABD tahvil faizleri ve dolar endeksindeki yükseliş eğilimi devam etti. ABD’de 10 yıllık tahvillerin faizi 17 baz puan artışla yüzde 2,64 direncini test ederken, dolar endeksi Aralık 2002’den sonraki en yüksek seviyeye ulaştı.

ABD Merkez Bankası (FED) piyasa beklentilerine paralel yönde faizleri 25 baz puan artırırken, 2017 yılında daha hızlı artışa işaret etti. FOMC üyelerinin faiz beklentilerine göre 2017 yılında “iki faz artış” beklentisi “üç faiz artışı”na revize edildi. Yani yüzde 1-1,25 faiz aralığı beklentisi yüzde 1,25-1,50 aralığına çıktı. FED Başkanı Yellen’ın basın toplantısındaki açıklamaları ise genel itibariyle şahince yorumlandı.

FOMC toplantısı sonrasında MSCI Dünya Endeksi yüzde 1 civarı, döviz kurlarındaki baskının ön planda olduğu gelişmekte olan piyasalarda ise MSCI EM endeksi yüzde 2,4 düştü. Çin’de 10 yıllık tahvillerin faizinin geçen hafta 18 baz puan yükseldiğini de not edelim.

Şahinleşen FOMC sonrasında FED’in faiz artış hızı, özellikle faize ve dolardaki güçlenmeye duyarlı, dış finansman ihtiyacı yüksek kırılgan gelişmekte olan ülke piyasaları açısından önemli olmaya devam edebilir. Bu doğrultuda Çin’deki likidite sıkışıklığına dair sinyaller önemli olabilir. 35 baz puan yükselen 1 aylık HIBOR (İnterbank Yuan faizi) faizi yüzde 9,39 ile son 11 ayın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda.

Bu hafta yurtiçinde 25 baz puan faiz artırımı beklentilerinin öne çıktığı 20 Aralık Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplantısı, yurtdışında ise global tahvil faizlerindeki yukarı yönlü baskı sonrasında, sıkılaştırmaya gidip gitmeyeceği merak konusu olan Japonya Merkez Bankası (BOJ) toplantısı ön planda olabilir. Reuters’da yer alan ankete göre TCMB’nin yaklaşık üç yıllık aradan sonra kısa vadeli faizlerde geçen ay başladığı artırımlara bu ay da devam ederek, politika faizi ve koridorun üst bandını artırması bekleniyor. Ayrıca hafta genelinde ABD’de dayanıklı tüketim mal siparişleri, üçüncü çeyrek büyüme ve çekirdek PCE verisi açıklanıyor.

Kısacası önümüzdeki dönemde Çin piyasalarındaki gelişmeler, FED faiz artış hızı, Avrupa’da yükselen siyasi riskler (Almanya, Fransa seçimleri) ve “Brexit” süreci piyasalarda takip edilecek önemli gündem başlıkları olarak sıralanabilir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar