İşçi konfederasyorları “kamuda taşeronluğa son’ konusunda birleşiyorlar

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Ankara'da 18 Kasım tarihinde CHP tarafından düzenlenen çalıştaya katılan Türk-iş, Hak-İş ve DİSK temsilcileri, hükümitin yıl sonuna kadar çözüleceği sözünü verdiği taşeronluğun “işçi statüsünde kadroya alınarak çözülmesi konusunda” fikir birliği içersinde olduklarını ortaya koyuyorlar.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise hükümetin yıl sonuna kadar çözülme sözü vermesine karşın kamu kurumlarının “taşeron işçi sözleşmelerini üç yıllık yapın” diye resmi içerikli yazılar gönderdiklerini öne sürerek, “Merak ediyorum, kadroyu yıl başına kadar verecekseniz bu yazıları niye yazıyorsunuz” sorusunu soruyor. Kılıçdaroğlu, “Bizi asla kandıramazlar taşeronluk onlarca yıldır kanayan bir yaradır. Taşeron işçiler kadroya alınana kadar mücadele edeceğiz” diyor.

Çalışma Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’deki 13 milyon 581 bin sigortalı işçinin yaklaşık yüzde 11’i, 1 milyon 499 bini sendikalı. Yaklaşık bunun yarısı kadar yüzde 5.5’i 740 taşeron işçi de kamuda çalışıyor. Hükümet bunların yıl sonuna kadar taşeronluktan çıkarılarak kadroya alınacağını belirtiyor. Konfederasyon başkanları bunların işçi statüsünde kadroya alınmalarını isteyerek, “Özel sözleşmeli personel“ gibi farklı statüde alınmalarına karşı çıkıyorlar.

Çalıştayda konfederasyonlarının görüşlerini dile getiren temsilciler şöyle diyor:

Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, “Yıl sonuna kadar çözüm beklentisindeyiz. Burada eksikliği ben kendimizde de görüyorum. Sendikacıların, siyasatçilerin belli bir ndktada bulunanların hesap vermeleri gerekiyor. Devletin elinde tapu kayıtları var. Maliyenin elinde sendikacıların aldığı ücretler var. Ne olur benden başlayarak, bu adam sendikacılığa ne zaman başladı. Neyi vardı, çocuklarının neyi var. Ben hesap vereyim. Ama bu hesabı siyasetçiler de belli noktadaki bürokratlar da versinler. Vatan hainliği ile hırsızlık çok kötü bir iş” değerlendirmesini yapıyor.

Hak-iş Genel Sekreteri Osman Yıldız, “Taşeron işçilik uygulaması ‘zirve yaptı’. Bunda hükümetin politikaları etkili oldu. Konfederasyon olarak taşeron işçilerin kadroya alınması konusundaki çalışmalardan bilgi sahibi değiliz. Hükümetin kendi çalışmasını yapması doğal. Ancak bizimle uygun, etkili ve yeterli diyalog sürecinin ortaya konmasını istiyoruz. Özel sözleşmeli personel gibi çözümlere karşı çıktığımızı belirtmek istiyoruz” açıklamasını yaparak konuyu değerlendiriyor.

DİSK Başkanı Kani Beko, “Taşeron çalışma düzeni özellikle kamuda tam bir kangrene dönmüştür. Taşeron çalışma düzeni kamuya yüktür, işçiye de hakızlıktır. Bu asalak bir sistemdir. Ne devlete ne işçiye faydası vardır. Kamu taşeronlarının sayısı bir türlü açıklanmamaktadır" diyerek taşeronluğa son verilmesi ile ilgili görüşlerini ortaya koyuyor.

Görüldüğü gibi üç büyük İşçi Konfederasyonu temsilcilerinin çalıştaydaki açıklamalarında yıl sonuna kadar taşeronluğun son bulması ve taşeron işçilerin kadroya işçi statüsünde alınması konusunda görüş birliği içerisinde olduklarını açıklıyorlar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar