Kurumsallaşma, liderlik ve yapay zekâ

Talha APAK
Talha APAK MEVZUATIN İÇİNDEN

Birçok şirketin kurumsallaşmaması veya yanlış kurumsallaşması sonucu yönetilemez duruma gelmesi son zaman­larda sıkça karşılaştığımız bir durumdur. Özellikle aile şirketlerinde karşılaşılan bu durumdaki şirketlerin, yapay zekâdaki ge­lişmeler karşısında daha da zorlanacakları bir gerçek.

Doğru bir kurumsallaşma olmalı

Kurumsallaşma; bir kurumun ait olduğu kişilerin ya da yönetici ve çalışanların varlı­ğından özgürleşerek kendi kurum sistemi­nin oluşturulduğu ve bunun için gereken­lerin gerçekleştirildiği süreçtir. Kurumsal­laşmanın temel amacı, kurumu kişilerden bağımsızlaştırarak iş ve işleyişin süreklili­ğini sağlamaktır. Bu durum; kurumun iş ye­ri sahibi, yönetici ve personelden tam anla­mıyla bağımsız olduğu anlamına gelmeme­lidir. Aksine onların kurum içi davranış ve organizasyonlarının belirlenmesidir.

Bir başka deyişle kurumsallaşma, kuru­mun tüm hiyerarşilerini profesyonel iş iliş­kisiyle kuruma uyumlu olmaya zorlayan bir sistemin oluşturulmasıdır. Zira bir iş ye­rinin sosyolojik, psikolojik, fiziksel birçok unsura bağlı olarak değişkenlik gösteren in­sana bağlı oluşu o iş yerinin tutarlılığını ve sürekliliğini de olumsuz yönde etkiler. Bu bakımdan söylemek gerekir ki kurumsal­laşma, bir iş yerinin sürekliliğini ve işin tu­tarlı gidişatını sağlamak için ihtiyaç duyu­lan bir sistemdir. Yani kurum kişiye göre değil, kişi kuruma göre iş yapma şeklini be­lirler.

Yöneticilik ve liderlik arasındaki fark

Yöneticilik ve liderlik kavramları çoğun­lukla birbiriyle karıştırılır. Ancak, aslında iki farklı süreci ifade ederler. Yönetici; ge­nellikle mevcut yapıyı koruma, düzen sağ­lama ve süreçleri takip etme görevini üst­lenirken, lider; değişim ve yenilik getirme amacı taşır.

Bir yönetici, var olan hedefler doğrultu­sunda ekibini yönlendirir ve işlerin belirli bir sistemle ilerlemesini sağlar. Liderlik ise; daha esnek bir yapıya sahiptir ve motivas­yon artırıcı bir unsura dayanır. Bu anlamda, lider ve yönetici arasındaki en belirgin fark­lardan biri, liderin bireylerin gelişimine da­ha çok odaklanmasıdır. Liderler, bireylerin potansiyellerini ortaya çıkarmak ve onları bir amaç doğrultusunda motive etmek için çalışır. Bir lider, ekibin tüm üyelerinin kat­kılarını değerlendirir, onlara güven verir ve ilham kaynağı olur. Bu süreçte liderin odak noktası uzun vadeli hedeflerdir. İlişkilerde güven ortamı yaratmak, vizyon oluşturmak ve ekibi daha ileriye taşımak liderlerin te­mel öncelikleridir.

Başarılı iş insanı Bülent Eczacıbaşı bir röportajında, “liderlik; karizma, cesaret vizyonerlik gibi doğuştan gelen özelliklerle bağlantılı olsa da büyük oranda öğrenilebi­lir ve geliştirilebilir bir yetkinlik olduğudur, yeter ki bu konuda bir istek ve çaba gösteril­sin” demiştir.

Teknolojik gelişmeler ve yapay zekâ

Teknoloji, çağımızda baş döndürücü şe­kilde hızla gelişmektedir. Bu gelişmeye bir de “yapay zekâ” eklenince insanoğlu bir yandan mutlu olurken, öte yandan tedirgin olmaktadır. Yapay zekâ kısaca; insan ben­zeri problem çözme yeteneklerine sahip bir teknolojidir. Diğer bir ifadeyle, insanın ye­rini alarak insan zekâsını taklit eden bir üst zekâ olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kurumsal modern kuruluşlar; akıllı sen­sörler, insan tarafından oluşturulan içe­rikler, izleme araçları ve sistem günlükleri gibi çeşitli kaynaklardan büyük miktarda veri toplar. Yapay zekâ teknolojileri, veri­leri analiz eder ve bu verileri, işletme ope­rasyonlarına etkili bir şekilde yardımcı ol­mak için kullanır. Örneğin yapay zekâ tek­nolojisi; çeşitli yazılımlarla mali verileri kaydeder, müşteri desteğindeki insan ko­nuşmalarına yanıt verebilir, pazarlama için orijinal görüntüler, metinler oluşturabilir ve analiz için akıllı önerilerde bulunabilir.

Dolayısıyla kurumlar ve liderler; dijital dönüşüm, değişim ve teknolojik yenilikleri yakından takip etmeli, kurumun gelişme­sini sağlayacak ya da kârlılığı artıracak ya­tırımlardan kaçınmamalıdır. Yatırımcılar, kurumsallaşmamış şirketin gidişatını risk­li bulduğundan şirketi düşük değerler üze­rinden almak ya da ortak olmak isterler. Ku­rumsallaşmış şirketlerde ise bu durum tam tersidir. Profesyonelleşme, şirketin varlığı­na ve var olacağına dair bir güvencedir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Yıl bitmeden! 11 Aralık 2024