Londra’da hat sergisinde…

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK kitap@dunya.com

Hat-tezhip ve ebru sanatından oluşan Albaraka Hat Koleksiyonu’ndan seçmeler sergilerinin kapanış galası için Londra’dayız… 40 sanatçının eserlerinin yer aldığı Asia House Sanat Galerisi’ndeki serginin küratörlüğünü Prof. Uğur Derman üstlenmiş…

Sergiyi, Albaraka Türk Genel Müdür Yardımcısı Hasan Altundağ ile dolaşırken düşünüyorum X. yüzyılda Türklerin İslâm dinini kabulü ve buna bağlı olarak yazılarını değiştirmeleriyle birlikte yapılmaya başlanan hüsn-i hatlar, 11 yüzyıldır var… Bu eski geleneğin ürünleri, bugün bütün dünyada ilgi görüyor… Sergilendikleri ülkelerde hayranlık uyandırıyor… Bu eserlerden bugüne kadar gelebilenlerin en eskileri, Selçuklu döneminden kalanlar… Yani 11. yüzyılın sonlarından itibaren yazılanlar…

Hat sanatında kûfi, nesih, sülüs, muhakkak, reyhânî, tevkiî, rîka, talik gibi yazı türleri var. Bu sanatı kıt’alar, murakkaalar, levhalar, cami yazıları, kitâbeler, hilyeler, ferman, berat ve menşurlarda, hatta vakfiye emlak defterleri ve şeriyye sicillerinde görüyoruz. Ancak, oralarda siyakat denilen okunması zor bir yazı türü kullanılmış. Prof. Derman şöyle yazıyor:

“Matbaanın gelişmesinden önce çok yaygın olan yazma kitaplarda öncülüğü elbette Kur’ân-ı Kerîm (mushaf) alır. Matbaanın Osmanlı’ya girmediği devirlerde, ömrünü, takrîben 600 sahife tutan mushafı yazıp çoğaltarak değerlendiren bir hattat zümresi vardı. Onların yazı yazmaktaki sür’atleri göz önüne alınırsa, birer canlı matbaa hükmünde oldukları daha iyi anlaşılır.”

Hasan Bey, Albaraka Türk’ün sosyal sorumlulukları gereği Klasik Türk İslam Sanatları'nı hakkıyla gelecek nesillere aktarabilmek amacıyla çalışmalarını yoğunlaştırdığını, bu coğrafyaya ait köklü medeniyetimizin önemli bir mirası olan sanatsal değerlere yönelik bilinç artırmayı ve bu sanatları geleceğe taşımayı önemli bir misyon olarak gördüklerini söylüyor.

2005 yılından itibaren uluslararası hat yarışması düzenlediklerini vurgulayan Altundağ’dan koleksiyonun nasıl oluştuğunu da öğreniyorum…

Üç yılda bir düzenlenen ve bu yıl 5.’si gerçekleştirilecek olan yarışmalar, “Hat Koleksiyonu”nun kaynağını oluşturuyor. Koleksiyonda hat ile yolu kesişen tezhip gibi diğer sanat dallarındaki eserler de yer alıyor. Ebru Sanatı ile uğraşan Alparslan Babaoğlu ve Hikmet Barutçugil’in meydana getirdiği özel koleksiyonları, içinde hat bulunduğu için koleksiyonlarına dahil etmişler. Albaraka koleksiyonun diğer bir özelliği ise yalnızca günümüzde yaşayan Türk hattatlarına ait eserleri içermesi ve onların toplu olarak sergilenmesi. Amaç, bu alana gönül veren, çalışan hem sanatçı hem de yeteneğini göstermek isteyen gençleri desteklemek ve sanata teşvik etmek.
Koleksiyondan seçmeler, bugüne kadar Macaristan, Küba, ABD (New York, Washington), Almanya (Berlin), İngiltere (Londra), Avusturya (Viyana) ve Polonya’da sergilenmiş. Önümüzdeki dönemler için farklı ülkelerle görüşmeler sürüyor.

Hat koleksiyonu, yurtdışının yanı sıra yurtiçinde de “Kalemin Bereketi Hat ve Tezhip Sergisi” adıyla Türkiye’nin çeşitli illerinde sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor.

2017 yılında “Albaraka Sanat Akademisi” hayata geçirilmiş. Sanat galerisi ve sanat atölyeleri olmak üzere iki birimden oluşan Albaraka Sanat Akademisi’nin sanat atölyelerinde; hüsn-i hat, tezhip, ebru ve ney dersleri veriliyor. Hem hafta içi hem de hafta sonu düzenlenen kurslara 12 yaşından itibaren herkes ücretsiz katılabiliyor… Sanat Galerisi içinde toplam 360 metrekarelik sergi için kullanılabilir bir fuaye alanı ve 300 kişilik bir toplantı salonunu yer alıyor.
Koleksiyondaki eserlerin sergileneceği bir hat müzesi kurma ve yayıncılık yapma projeleri var… Genel Müdür Yardımcısı Hasan Altundağ ve Kültür Sanat Yayıncılık Genel Müdürü Ekrem Şahin’le konuya ilişkin sohbetimizi ve Londra izlenimlerimi pazartesi günü www.dunya.com/ehlikeyf adresinde okuyabilirsiniz...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar