TÜİK OCAK ayı TÜFE ve YİÜFE gecen yılın aynı ayının iki katı

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

TÜİK tarafından Ocak ayı enflasyonu açıklandı. Buna göre TÜFE aylık yüzde 1.06 artışla, yıllık 20,35 0lurken, YİÜFE aylık 0.45 artışla 32.93 oldu. Bu sonuçlar TÜFE’nin de YİÜFE’de geçen yılın iki katına yükseldiğini gösteriyor. Geçen Ocak ayında TÜFE yıllık 10.35, YİÜFE’de yıllık 12.14 seviyesindeydi.

Eylül ayındaki yüzde 6.30’luk TÜFE artışı ile Ekim ayında yıllık 25.24 oranına yükselen enflasyon en yıl içinde yüksek seviyesini gördü. Aynı şekilde YİÜFE’side Eylül’de 46.15 seviyesine yükseldi.

Bu artışlar üzerine üç aylık yüzde 10 indirim kampanyası ile ÖTV ve KDV indirim kampanyaları başlatıldı . Bunlar Kasım Aralık aylarında sonuç verdi. Kasım’da Tüfe eksi 1.44, Aralıkta eksi 0.40 ile düşüş gösterdi. Tüfe yılı son aylardaki düşüşle 20.30 seviyesinde kapattı. Yıl içinde yüzde 46.15’e kadar yükselen YİÜFE’si de yılı 33.64 seviyesinde kapattı. Bu son aylardaki gerilemelere karşın, yıl sonu enflasyonu TÜFE’de de Yİ ÜFE’de de bir yıl öncesinin iki katı seviyesindeydi.

Petrol fiyatlarının düşük seyretmesiyle enerji fiyatlarında bir avantaj söz konusu olmasına karşın, gıda fiyatlarında yaşanan olumsuz hava koşullarının da etkisiyle anormal artışlar gözlendi.

Alındığı açıklanan önlemler sonuç vermedi. Ocak ayında fiyatı en çok artan ürün yüzde 87.87 ile çarliston biber oldu. Onu yüzde 80.94 ile patlıcan, yüzde 67.63 ile ıspanak izledi.

Mevsim sebzelerinin fiyatlarını geçen yıl ortalamaları le karşılaştırdığımızda yaklaşık 2.5 kat artığını görüyoruz. Geçen yıl kilosu 1.91 lira olan karnabahar bu yıl 4.72 lira, 2.15 lira olan pırasa 5.01, 2.49 lira olan ıspanak 5.76 lira.

Bütün bunlar sabit gelirlilerin enflasyon sepeti içerisinde yüzde 23.49 ile dörtte bir yer alan gıda fiyatlarının yüksek seyrinin sürmekte olduğunu ve bu nedenle onların enflasyonu daha yüksek hissettiklerini gösteriyor.

Uzun bir süredir enflasyondaki yüksekliğe neden olan gıda fiyatlarındaki katılığın sürmekte olmasının önüne geçebilmek için hal yasasında değişiklik ve üreticiden tüketiciye aracı sayısının azaltılması konuşuluyor. Ancak, enflasyon sonuçları bir kere daha bu konularda söylemden çok eyleme ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.

Tabii bunun yanı sıra, üreticinin girdi maliyetleri yüksekliği nedeniyle üretmek istememesi gibi caydırıcı nedenler de, üretim alanından tüketim alanına gelene kadar yüksek oranda kayıplar da üzerinde düşünülmesi gereken konular olarak özelliğini koruyor.

Birinci sayfa özeti: Geçen yıl Eylül Ekim ayında en yüksek seviyesini gören enflasyon rakamları üç aylık yüzde 10 indirim kampanyaları ve ÖTV ve KDF indirimleriyle son iki ayda gerilemesine karşın, yine de Ocak ayında bir önceki yılın yıllık olarak iki katı oldu. Mevsimlik sebze fiyatları da geçen yılın Ocak ayının 2.5 kat üstünde seyretti.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar