Umutlarımızı “yeşil” tutuyor…

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK kitap@dunya.com

1992 Haziran’ında Brezilya’nın Rio de Janerio kentinde yapılan dünyanın ilk “Yeryüzü” Zirvesi, devletlerin insanın ekosistemler üzerinde yarattığı tahribatı kabul etmesi ve buna karşı verilen mücadeleleri küreselleştirerek ön plana çıkarması açısından önemli bir dönüm noktası olacaktı. Zirve, aynı zamanda sivil toplumun güçlü bir aktör olarak sahneye çıkmasında önemli rol oynayacaktı.

Çeyrek asır öncesiydi, ama dün gibi hatırlıyorum; çünkü, o günden sonra konu, hep gündemde kaldı… Rio Zirvesi’nden sadece birkaç ay geçmişti ki, 11 Eylül 1992 tarihinde toprak sevdalısı iki işadamı, “Toprak Yaşamdır” sloganıyla bir girişim başlattılar ülkemizde … Onlardan birisiyle daha geçenlerde Macahel’e gitmiş, doğa için, yöre insanları için yaptıklarını yerinde görmüş, izlenimlerimi Ehlikeyf’te yazmıştım (https://www.dunya.com/ehlikeyf/sakli-cennet-camilide-macahel-uc-gun-haberi-379401 ve https://www.dunya.com/ehlikeyf/macahel-gezisi-oyle-verimli-oyle-ogreticiydi-ki-haberi-381058)… Macahel’de birlikte üç gün geçirdiğim Ali Nihat Gökyiğit (Yaprak Dede) ve uzun bir süredir görüşemediğim Hayrettin Karaca’nın (Toprak Dede) 1992 yılında kurdukları TEMA Vakfı’ndan söz etmek istiyorum bu hafta…

Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) ile amaçları, Anadolu’da yaşanmakta olan erozyon ve çölleşme tehlikesine kamuoyunun dikkatini çekmekti. Hedefleri ise bu mücadelenin devlet politikası haline gelmesine katkı sağlamaktı.

Toplumda büyük yankı uyandıran önemli sloganlarından birisi de şuydu:

“Türkiye Çöl Olmasın.”

Önlem alınmazsa ülkemizin çöl olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğu ilk kez bu kadar yüksek sesle dile getiriliyordu.

TEMA Vakfı’nın kuruluş döneminde, doğa koruma konusu ülke gündemimizde bugünkü kadar öne çıkmamıştı. Kamuoyu, doğadaki bozulmaların farkına yeni yeni varmaya başlıyordu. Sosyal sorumluluk kavramı ise henüz gelişmemişti…

İşte o yıllardan bugüne TEMA Vakfı, Orman Bakanlığı işbirliğinde ve bağışçılarının desteği ile yaklaşık 17 bin futbol sahası büyüklüğündeki alanda 14,5 milyon fidanı toprakla buluşturacaktı. Yine yaklaşık 22 bin futbol sahası büyüklüğündeki alanda 700 milyon meşe palamudu dikilecekti…

Bugün, Türkiye’nin 81 ilinde TEMA Vakfı bağışçıları sayesinde oluşturulan en az bir orman bulunuyordu. TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “Doğal varlıkları korumak için attığımız her adımın; yaptığımız her itirazın altında doğa yararına bilimsel nedenler var. Bu nedenle 25 yılda açtığımız/müdahil olduğumuz 239 davanın yaklaşık yüzde 70’i lehimize sonuçlandı, 68’i ise devam ediyor” diyordu.

Çevre ile ilgili 90'dan fazla kitabı kamuoyuna kazandırmışlardı.

Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile Türkiye’nin 81 ilinde okul öncesinden liseye kadar eğitim sisteminin her basamağı için geliştirdikleri doğa eğitim programları ve farkındalık çalışmaları ile bugüne kadar 3 milyon çocuğa ulaşmışlardı…

TEMA Vakfı’nın yaptıkları arasında davetiye, nikah kartı ve ahşap magnet gibi ürünlerden oluşan TEMA Nikah Ürünleri de vardı. TEMA Nikah Ürünleri’nin çiçekler, yapraklar, lale, kuşlar ve orman gibi çeşitleri bulunuyordu. Ürünlerde kullanılan ağaç malzemenin tamamı sürdürülebilir orman yönetim ilkelerine göre yönetilen FSC sertifikasına sahip ormanlardan geliyordu. FSC sertifikasına sahip ormanlarda ekosistem bütünlüğü, ağaç varlığı ve biyolojik çeşitlilik korunuyordu…

Deniz Ataç, 25. yıl nedeniyle yaptığı açıklamada “Tek gayemiz, ülkemiz ve tüm ekosistem için 25 yıllık değerli TEMA mirasını, gelecek kuşaklara layıkıyla taşıyabilmek. Doğal varlıklarımız için daha yapacak çok işimiz var. Bu nedenle herkesi TEMA Vakfı gönüllüsü, destekçisi olmaya çağırıyorum” diyordu…

Yaşanabilir bir gelecek için dünyada ve bu topraklarda yapılan her katkı, uygulanan her proje umutlarımızı yeşertiyor…

Doğum günün kutlu olsun TEMA…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar