Varoufakis’in ‘Kızımla Ekonomi Sohbetleri’ kitabı

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

Çipras Hükümetinin kuruluş döneminde ekonomi bakanı iken, ”Yunanistan borçlarını geri ödememeli” önerisinin ardından istifa etmek zorunda kalan Yanis Varoufakis, “Kızımla ekonomi sohbetleri/ kapitalizmin kısa tarihi” adlı kitabında, eleştirilerini ortaya koyup, tek çözüm olarak “gerçek demokrasi”yi öneriyor. 

Yunanistan’da Çipras Hükümet’in ekonomi bakanı iken, “Yunanistan borçlarını geri ödememeli” dedikten sonra istifa etmek zorunda kalan, giyimi ve davranışlarıyla ilgi odağı olan, Yanis Varoufakis, şimdilerde, 10-25 bin dolar telif ödemesi ile konferanslar veriyor. 2019 yılında Şubat ayında Türkçesi de yayınlanan 9 günde kaynak kullanmadan yazdığı söylenen kitabı “Kızımla Ekonomi sohbetleri/ Kapitalizmin kısa tarihi” başlığını taşıyor.

Varoufakis’in kızıyla ekonomi sohbetleri kitabından bazı aktarmalar yapayım, önce doğruları, sonra yanlışları ortaya koyayım. Hangisinin ağır geleceğini siz tartın. Önce doğrular:
Eşitsizlik nerede? Eşitsizlik iki düzeyde baş gösterir. Birincisi küresel düzeyde. 21. Yüzyılda kimi ülkeler bir lokma ekmeğe muhtaç iken, yoksul ülkeleri yağmalamakla sağlanan güçle kimi ülkeler refahın tüm avantajlarının keyfini sürüyorlar. İkinci düzey ise toplumsaldır. En yoksul ülkelerdeki az sayıda zengin, çoğu zaman daha zengin ülkelerin vatandaşlarından daha zengindir.

Yazar piyasa toplumunun doğuşundan söz ederken, doğru bir tanımlama ile ilk/orta dönemlerde insanların az üretip bunu takas yoluyla değiştirerek gereksinimlerini karşıladığını yazıyor. Sonra ihtiyaçlar çeşitlenir “dünyanın çivisi çıkar” diyor. Emtianın mal olmasının ardındaki gelişmeyi şöyle anlatıyor: “Bu süreçte ekonomi ilk anlamından çok uzaklaştı. Piyasa mantığına uzak bir dünya var. Ürettiğimiz ve tükettiğimiz şeylerin çoğu hane halkınca üretilmiyor. Her şey metalaşınca değer yerini fiyata bıraktı.” Yazarın üretimin üç temel girdiyi hammadde-alan-emek sayıp “sermaye”yi anmaması ise ilginç. Bilmemesi/unutması olası değil.

Sonra?

Dünyayı döndüren paradır. Ama “para amaca dönüştü.” Çünkü, “İnsanlık kar etme amacını icat etti. Hayır, kar çok yakın zamana kadar tarihin önemli aktörü değildi.”
“Para ve emek piyasalarında ‘Ödip Kompleksi’ hakimdir. Herkesin aynı şekilde davranacağı ve yapacağı kötümser kehanetler kendini çoğaltır, hem krizi yaratır, hem de derinleştirip uzatır.”
The Matrix filmi makinelerin hali hazırda ele geçirdiği ve bizi canlı tutmaya çalışan bir dünya tasvir eder. Makineler Matrix’i zihinlerimizin hayatta bunların hiçbiri olmamış gibi tecrübe etmesine izin vermez. Bizi kölelik ve sömürü düzeninin ayırdına varmadığımız bir halde tutarak, sanal gerçeklik evreni yaratır.

Yazar yanlışlara değinirken ise, “Sanayi devrimine güç veren esas yakıt kömürden ziyade şanslı azınlığa akla ziyan servet, diğerlerine ise kelimelere dökülmez düzeyde sefalet getiren borçtur. Piyasa toplumlarında tüm servet borçla beslenir. Dinler için cehennem neyse piyasa için borç o’dur. Nahoş ama vazgeçilmez” diyor. Servet oluşumunu “borç almak” ile yorumlayınca, bankalar ve merkez bankalarının bu alandaki fonksiyonlarına değiniyor.

Varoufakis, tek çözümün “gerçek demokrasi” olduğunu belirterek, “Her şeyi demokratikleştir, her şeyi emtialaştır sloganının karşıtıdır” yargısına varıyor.

Kızına Arşimed’in kaldıracını kullanmasını öğütlüyor: “Bana basabilecek bir yer ver ve yeteri uzunlukta bir kaldıraç verin. Dünyayı yerinden oynatayım.”

Yazar bu öğüdün ardından kızına soruyor: “Sana ne sunabilirim? Statükoya başkaldırı mı? Yoksa ziyadesiyle kusurlu dünyamızda kendine yer açmak mı?”

Kitabı okuyunca, “Tanrı insanları iktisatçılardan korusun” diyebilirsiniz. Peki bu ekonomi sohbetini yaptığı kızı Xenia’yı kim koruyacak…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar