XV. KOBİ Zirvesi'nden notlar…

Hilmi DEVELİ
Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI hilmideveli@gmail.com

İlki 2001 yılında gerçekleştirilen zirvelerin bu yıl XV.si TOSYÖV, KOSGEB, TOBB ve TİM işbirliği , DenizBank ana sponsorluğunda İstanbul’da “Rekabetçi Yerli Üretim” ana temasıyla 3 Nisan’da düzenlenen zirveye yoğun ilgi vardı.

Bu yıl kuruluşunun 30. yılını yaşayan TOSYÖV’ün gelenekselleşen KOBİ zirvelerinde, bakanlıkların, kamu kurum ve kuruluşlarının her kademedeki yöneticiler, üniversitelerimizden akademisyenleri reel sektör ve iş yaşamı ile hukuk, sağlık çevre, enerji alanlarıyla ilgili bir çok sivil toplum kuruluşu temsilcileri, bankalarımızdan ve finans kesimin yöneticileri, farklı sektörlerde iyi yetişmiş bir çok uzman ve OSB başkanları, girişimciler, işletme sahipleri ve yöneticileri buluşturması ülkemize bu alanlarda yapılan önemli hizmetlerden biridir.

Bu bağlamda tüm zirvelerin düzenlenmesi süreçlerinde görev yapan TOSYÖV’ün başkan ve yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımıza, destekleme derneklerine bu hizmetleri nedeniyle teşekkür etmek istiyorum.

Zirve’den derleyebildiğim notları sizlere aktarmak istiyorum.

Açılışta , TOSYÖV Başkanı Nezih Kuleyin, OSBÜK başkanı Memiş Kütükçü, TÜRMOB Genel Başkanı Masis Yontan, DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, KOSGEB Başkan Yardımcısı Ahmet Akdağ ve TİM Başkanı İsmail Gülle söz aldılar...

Nezih Kuleyin konuşmasında ,” KOBİ'leri rekabetçi yerli ürünler üreten firmalar haline getirmek istediklerini ve bunun için yoğun çapa sarf ettiklerini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sanayi 4.0 ve Toplam 5.0'a geçen Almanya ve Japonya'nın Türkiye'den dört farkı var.
Bunlar;
- Birinci olarak bu ülkeleri dış ticaret fazlaları veriyor. Bir yılın sonunda 'biz bu paraları ne yapalım' diyor.
- İkincisi, bu ülkelerin nüfusu artmıyor.
- Üçüncüsü, bu ülkelerin genç nüfusu azalıyor.
- Dördüncüsü bu ülkeler sanayi 1.0, 2.0 ve 3.0'ı tamamlaya tamamlaya 4.0'a geldiler.

Biz ise kimi yerde sanayi 2.0, sanayi 1.5 sanayi yapısıyla bu ülkelerle rekabet yapmaya çalışıyoruz. Bizim açımızdan önemli olan kendi KOBİ'lerimizin üstünlüklerini öne çıkararak o ülkelerle rekabet yapabilmek. Rekabetçi olmak sadece teknik şartları sağlamakla olmaz. Hepimizi ve KOBİ'lerimizi güvenilir kılmalıyız. Herkesin yerli malına güvenmesi gerekir. KOBİ'lerin iş süreçlerinin gözden geçirmesi gerektiğini, rakip ülkelerdeki firmaların çok iyi tanınması ve onlara göre stratejiler belirlenmesi elzem...”

OSBÜK Başkanı Memiş Kütükçü de KOBİ'lerin toplam katma değer ve ihracattan yeteri düzeyde pay alamadığını söyledi. Sanayi-üniversite iş birliğinin önemine değinen Kütükçü, işletmelerinin tamamının kendi ölçeklerinde Ar-Ge çalışmaları yapması gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin orta gelir tuzağını aşması için yurt dışından transfer edilen teknolojilerine yerel teknolojilerin de katılarak Ar-GE çalışmalarıyla desteklenmesiyle gerçekleşebileceğini dile getirdi.
DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, KOBİ’lerin hem dünyada hem de Türkiye’de üretimin ve istihdamın ana kaynağını oluşturduğunu, bankacılık sektöründe işletme bankacılığının tutmadığını sonra KOBİ bankacılığına dönüldüğünü belirtti.

Sadece iyi günde değil, zor dönemlerde de KOBİ’lerin yanında olduklarını vurgulayan Ateş, devletin dijital dünyaya adaptasyona ve Ar-Ge faaliyetlerine rehberlik yapması gerektiğini ve buna uygun kamu yapılanmasını ve hukuki altyapıyı sağlaması gerektiğini, uzun vadeli finansal destekle niş üretime dönük özel yatırım teşvikleri verilmesi gerektiğini dile getirdi.
TİM Başkanı İsmail Gülle ise özetle, KOBİ'leri rekabetçi kılmanın ve onları bir üst lige taşımanın gayreti içinde olduklarını anlatan rekabetçiliğin sağlanması durumunda pek şeyin de üstesinden gelinebileceğini belirterek,

“İhracat, olmazsa olmazımızdır. Önümüzde 4,5 yıllık bir seçimsiz dönem var. Biz KOBİ'lerimizi nasıl daha yukarılara çıkartabiliriz diye çalışıyoruz. İhracatçılar olarak 2018’in ve 2019’un kahramanlarıyız. Türkiye’nin ihracatta 100'lü rakamlardan 200'lü rakamlara çıkması lazım… Bu rakamları yakalamalıyız" diye konuştu
Programa göre açılış konuşmalarının ardından;
- Alternatif dış pazarlar ve yeni fırsatlar
- Rekabetçi Yerli Üretim İçin Savunma Sanayi
- Rekabetçi Yerli Üretim İçin Ar-Ge İnovasyon ve Çevre Bilinci
- Rekabetçi Yerli Üretim İçin Bilişim ve Yeni Teknolojiler
- Rekabetçi Yerli Üretim İçin Finansman ve Destekler
başlıklarıyla düzenlenen oturumlarda alanlarında yetkin konuşmacılar izleyicilerle bilgilerini paylaştılar.

Soru cevaplar sonrası plaket töreni ile zirve sona erdi.

Yazımı bir not ile sonlandırmak istiyorum.

Moderatörlüğünü üstlendiğim “Rekabetçi Yerli Üretim İçin Finansman ve Destekler” başlıklı oturumda panelist olarak katılan DenizBank KOBİ Bankacılığı’ndan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Kulaksız’ın, “Oturumumuz günün son oturumu, saat geç te oldu denilebilir.
Bunu dikkate alarak sitemim şöyle; KOBİ’lerimizin her ortamda ve her platformlarda en temel sorunlarından birinin finansman olduğunu dile getirirler.

Doğrudur ancak şuandaki yapılmakta olan oturumumuzun başlığı “Rekabetçi Yerli Üretim İçin Finansman ve Destekler” sürekli olarak bu sorunlarına çözüm istiyorlar.

Bankacı olarak ben buradayım, devlet destek ve teşviklerini anlatacak değerli uzmanlarımız burada KOBİ’lerin duayenlerinden gördüğümüz siz buradasınız salona bakıldığında KOBİ’lerin salonu doldurması hatta izdiham denilebilecek yoğunlukta bir katılımın olması gerektiğine inanan biri olarak üzüldüğümü belirtiyorum…” sitemiyle konuşmasını sonlandırdı.

Ekonomide yapısal reformların beklendiği bir zaman diliminde KOBİ Zirvesi’nin sonuçlarının ülkemizde ekonomiyi yönetenlere katkısı olacağına olan inancımla TOSYÖV Başkan ve yöneticilerine, zirveyi destekleyen kuruluşları, panelistleri ve katılımcıları kutluyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar