2010, kıymetli madenler yılı oldu
Poziyonlarını kapatarak karlarını realize eden yatırımcılar sığlaşan piyasalarda, 2011 öncesi son fırsatı kaçırmamak adına açtıkları yeni pozisyonlar, kıymetli maden ve temel metal fiyatlarını yukarı yönde hareketlendirdi. Özellikle; haftanın son 3 günü gelen alımlarla yeni tarihi seviyelere ulaşan kıymetli madenler, 2010 yılının en gözde yatırım araçı olma özelliğini pekiştirdi.
2010 yılının son günü, 803.75 dolar/ons'u gören paladyum, 2001'den sonraki en yüksek seviyeye ulaşırken, kapanışı 800.25 dolar/ons'dan yaparak 52.hafta yüzde 1.62, yıllık bazda ise yüzde 96.14 oranında değer kazandı. Metal ve maden grubu emtiaların en fazla kazandıranı olan paladyum'un takipcisi gümüş oldu. Kıymetli maden grubunun en ucuz madeni olan gümüş, hem alım gücü acısından üreticiler, hem de altın' ın lehine açılan korelasyon nedeniyle yatırımcılar tarafından tercih edilmesi nedeniyle en fazla yükselenler arasına girdi. Yılın son günü ulaştığı 30.96 dolar/ons'la yeni bir zirveye imza atarken, 30.90 dolar/ons kapanışla 52.hafta yüzde 5.62, yıllık bazda ise yüzde 83.06 oranında değer kazanarak yatırımcıları sevindirdi. Güvenli liman olma özelliği ile son yılların en önemli yatırım aracı olan altın; ABD'nin mali desteğine ve vergi teşviklerine rağmen, beklentilerin gerisinde kalan büyüme ve istihdama yönelik yeni yardım programından, yüksek borçları ve bütçe açıklarıyla boğuşan ülkeler nedeniyle sorgulanan Euro Birliği' ne yönelik güven kaybından ve uygulanan düşük faiz politikalarından bulduğu destekle yükselirken, tarihi rekorları da bir biri ardına sıraladı. Hem likit, hem de rezerv olma özelliği ile de öne çıkan altın, 2009 yılında olduğu gibi 2010 yılında da yatırımcıların değişmez tercihi oldu. 52.haftanın son üç günü sığlaşan piyasalarda kapanan pozisyonların yerini alan alımlarla toparlanan altın özellikle; Çin merkez bankasının faiz artışını ve 2011' e yönelik yükselen bir enflasyon beklentisini dikkate alan yatırımcıların yeni pozisyonlarıyla yükselişe geçti. 2010 yılını,1421.40 dolar/ons'
dan kapatan altın, 1431.30 dolar/ons'luk tarihi zirveye çok yaklaşırken, haftalık bazda yüzde 2.62, yıllık bazda yüzde 29.58 oranında değer kazandı. Diğer taraftan;otomotiv sektörüyle de bağlantılı olan platin, buradaki büyümeye orantılı bir seyir izlemeye çalışsa da, altın'ın izini süren yatırımcıların alımlarıyla yükseldi. 2010'u, 1772.75 dolar/ons'dan kapatarak 2008' den sonraki en yüksek seviyelere ulaşan platin, 52.hafta yüzde 2.77, yıllık bazda yüzde 20.76 oranında yükseldi. Temel metaller de, gelişmekte olan piyasalarda yaşanan büyümenin yanı sıra, diğer yatırım araçlarına duyulan güvensizlik ve geleceğe yönelik enflasyonist beklentiler doğrultusunda yükseldi. Özellikle; bakır ve nikel bu grubun liderleri oldu. Ham petrol fiyatları ortalama 93.dolar/varil seviyelerine ulaşırken son iki yılın da en yüksek seviyelerini gördü. Nymex türü ham petrol fiyatı yıllık bazda yüzde 14.83, brent türü yüzde 20.30 oranında arttı. 2010 yılında, yatırımcılar açısından yüksek borçlu ülkeleri ile ön plana çıkan Euro Bölgesi, zayıflayan ABD dolar'ının da kurtarıcısı oldu.Dolar, Euro karşısında yıllık bazda yüzde 6.55 oranında değer kazanırken, Yen karşısında tarihinin en düşük seviyelerine kadar gerileyerek, yüzde 12.76 oranında değer kaybetti.
2010 yılını geride bırakan piyasalarda yatırımcılar, 2011'e taşınan sorunların yanı sıra düşük tutulan faizler ve artan enflasyonist baskılarla, yine emtialara yöneleceğini söyleyebiliriz. Özellikle; 2011'in ilk haftasını, altın ve grubu emtialarda, alışma haftası olarak gördüğümüzü bu nedenle; fiyatlarda ufak düzeltmeler yaşanabileceğini düşünüyoruz. Ancak; fiyatlar bu hafta yataya yakın bir seyir gösterecektir. Altın' da yeni bant hareketi, 1385-1445 dolar/ons aralığında olacaktır.