Felaketin ekonomiye etkisi ne kadar olacak?

Kerim ÜLKER
Kerim ÜLKER Perde Arkası kerim.ulker@dunya.com

Tarihinin en büyük felaketiyle karşı karşıya kalan Türkiye’nin yaşadığı kayıpların sınırları şimdilik ne yazık ki çizilemiyor. 10 kentte en az 8 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği deprem fırtınası, soğuk havanın da etkisiyle canlarımızı almaya devam ediyor. ABD’den Japonya’ya dünyanın her bölgesinden gelen yardımlarla yaralarını sarmaya çalışan Türkiye’yi bekleyen bir başka tehlike ise depremlerin yarattığı ekonomik kayıplar. Sanayi tesislerinin büyük yara aldığı bölge, ekonominin de yüzde 10’unu oluşturuyor. Marmara Bölgesi’nin yarısını üstlendiğini düşünürsek, geri kalan yüzde 50 içinde bölgenin oluşturduğu ekonominin gücü daha net ortaya çıkıyor.

ABD: Yüzde 2’lik kayıp

Depremin yarattığı faturanın ekonomide büyük yara açacağı aşikar. 1999 yılındaki deprem, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD)’a göre 17 milyar dolarlık bir zarara neden olmuştu. Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) bu rakamı 15-19 milyar dolar olarak belirlemiş, Dünya Bankası’na göre ise rakam 12-17 milyar dolar olarak ifade edilmişti.

TÜSİAD’a göre verilen kayıp 1999 yılı GSYİH’sının yüzde 9’unun, DPT’ye göre yüzde 8 ila 10’unun, Dünya Bankası’na göre yüzde 6,3 ila 9’unun kaybı demek. 10 kentimizi 8 saat arayla vuran 7.7 ve 7.5’lik depremlerin ekonomiye yansıması ise yüzde0.6 ila 2 olarak belirtiliyor. ABD Jeoloji Araştırmaları Merkezi (US Geological Survey), kayıpların Türkiye'nin GSYİH'sının yaklaşık yüzde 2'si olabileceğini tahmin ediyor. Rus medyası ise kayıplar için erken olduğunu yazıyor.

Rusya’nın önde gelen ekonomi yayını Kommersant’a konuşan Infoline adlı bilgi ve analitik ajansı Genel Müdürü Ivan Fedyakov, doğal afetin sonuçları hakkında konuşmanın hala zor olduğunu dile getiriyor. Depremlerin Türkiye'de turizm sektörüne etkisinin sınırlı olacağını dile getiren Rusya Turizm Endüstrisi Birliği Başkan Yardımcısı Dmitry Gorin, “Deprem Türkiye'nin turistik bölgelerini etkilemedi” diyor.

Londra merkezli haber ajansı Reuters’a göre ise depremin ekonomiye yansıması özellikle yeniden inşa sürecine bağlı. Depremden etkilenen 10 ilde toplam 13.42 milyon kişi yaşıyor. Çöken hastanelerin, devasa depremden zarar gören yolların ve iletim hatlarının yeniden inşası, barınma kaynaklı kısa orta ve uzun vadeli ihtiyaçlar, milyarlarca dolarlık harcama gerektirecek.

Reuters'ın hesaplamalarına başvurduğu 3 farklı ekonomist depremin milli gelire etkisini 0.6 ila 2 puan arasında kayıp olarak hesaplıyor. Ekonomistler üretimin yüzde 50 oranında aksadığı ve bu düşüşün 6-12 ay gibi bir sürede telafi edildiği bir senaryoyu baz alıyor. Bir yetkili de bu yıl büyümenin ilk tahminlerden deprem nedeniyle 1-2 puan aşağıda kalabileceğini söylüyor. 2021’deki 806 milyar dolarlık milli gelirde en fazla öngörülen yüzde 2’lik kayıp ise 16 milyar dolar olarak ortaya çıkıyor. Türkiye tarihinin en büyük felaketiyle karşı karşıya. Türk iş dünyasının önde gelen kurumlarının, şirketlerinin öncülük ettiği yardım seferberliğine katılanların sayısı giderek artıyor. Cebindeki son kuruşu dahi veren çocuklardan tutun, binlerce kişiye istihdam sağlayan şirketler var gücüyle açılan derin yaraların kapanması için üstün çaba sarf ediyor. Sadece Türk iş dünyası değil, yabancı şirketler de yardım yarışına katılmış durumda. Bu birliktelik sınırları kaldırıyor, farklı fikirleri, dilleri, inançları ve ayrılıkları insanlık şemsiyesinde bir araya getiriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar