Gayrimenkul piyasasındaki beklentiler

Prof. Dr. Ali HEPŞEN
Prof. Dr. Ali HEPŞEN ali.hepsen@dunya.com

Türkiye, yer kabuğu hareketlerinin yoğun yaşandığı Alp-Himalaya kuşağı üzerinde bulunmaktadır. Bu sebeple, ülke genelinde sürekli olarak deprem riski bulunmaktadır. Tarih boyunca Türkiye, büyük ölçekli depremlere maruz kalmış ve bu depremler sonucunda büyük can ve mal kayıpları yaşanmıştır.

Depremler, Türkiye'de gayrimenkul sektörünün ve genel ekonominin önemli sorunlarından biridir ve depremler sonrasında gayrimenkul piyasasındaki beklentilerin doğru bir şekilde analiz edilmesi büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda, Türkiye'de yapılan araştırmalar ve politika geliştirme çalışmaları, deprem sonrası gayrimenkul piyasasına yönelik önemli veriler sunmaktadır.

Bu makale, mevcut literatürü göz önünde bulundurarak Kahramanmaraş merkezli son büyük deprem dahil olmak üzere geçmiş deprem deneyimlerini, sonrasında Türkiye gayrimenkul piyasasındaki beklentilerini incelemekte; depremin etkilerini, sektörün geleceği üzerinde nasıl etki yaratacağını ve yatırımcıların nelere dikkat etmeleri gerektiğini ortaya koymaktadır.

Bu bağlamda, yapı stoklarının iyileştirilmesi, yeni yapı yönetmelikleri ve yatırımcı beklentileri gibi faktörler incelenmiştir. Deprem sonrası gayrimenkul piyasasındaki beklentiler, yapı stoklarının iyileştirilmesine ve yeni yapı yönetmeliklerine bağlı olarak şekillenecektir.

Türkiye'de depreme dayanıklı yapıların artırılması için yapı yönetmeliklerinin güncellenmesi ve mevcut yapı stoklarının iyileştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, kamu ve özel sektör iş birliğiyle gerçekleştirilen kentsel dönüşüm projeleri, gayrimenkul piyasasının sağlıklı bir şekilde büyümesine mutlak şekilde katkıda bulunacaktır.

Depremler, gayrimenkul piyasasında belirsizlik yaratabilmekte ve yatırımcı beklentilerini etkileyebilmektedir. Bu nedenle, deprem sonrası dönemde gayrimenkul yatırımlarının değerlendirilmesi ve fiyatların doğru bir şekilde belirlenmesi önemlidir. Yatırımcılar, riskli bölgelerde gayrimenkul yatırımı yapmaktan kaçınabilir ve bu durum, bölgesel fiyat farklılaşmalarına neden olabilir.

Bu bağlamda, yatırımcıların beklentilerini ve risk algılarını dikkate alarak doğru stratejiler geliştirmeleri, gayrimenkul piyasasının sağlıklı bir şekilde ilerlemesine yardımcı olacaktır. Deprem sonrası dönemde, yabancı yatırımcıların Türkiye gayrimenkul piyasasına olan ilgisi de önemli bir faktördür.

Yabancı yatırımcılar, deprem riskini değerlendirirken özellikle altyapı, ulaşım ve sosyal imkanlar gibi faktörleri göz önünde bulundurarak yatırım kararlarını şekillendirecektir. Bu nedenle, Türkiye'deki gayrimenkul piyasasının deprem sonrası dönemde cazibesini artırmak için bu faktörlerin iyileştirilmesine yönelik politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Kahramanmaraş depremi ve yansımaları

Depremin etkilediği 11 şehirde binlerce bina yıkılmış veya hasar görmüştür. Bu nedenle deprem bölgesinden diğer illere doğru bir nüfus ve değer göçü yaşanmıştır. Bu göçler konut talebini artırarak fiyatları yükseltmiştir. Ayrıca deprem bölgesinde kalan insanlar da daha yeni ve sağlam binalara yönelmiştir.

Bu da eski binaların fiyatlarını göreli olarak düşürmüştür. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası verilerine göre depremin etkilediği illerde konut fiyatları ve kiralar ortalama olarak artmış durumdadır. Ayrıca bölgede TÜİK istatistiklerine göre konut stokları da azalmıştır. Depremin konut piyasasına etkisi farklı illerde farklılık göstermektedir.

Örneğin Malatya hem satılık hem kiralık konut fiyatları ölçeğinde hem de stok değişiminde en fazla değişim gösteren il olmuştur. Diğer yandan Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin gibi illerde ise veri yetersizliği veya depremin etkisinin az olması nedeniyle fiyat ve stoklarda önemli bir değişiklik olmamıştır.

Bu bilgiler ışığında depremden sonra konut almak mantıklı olabilir. Ancak bunun için bazı hususlara dikkat etmek gerekir. Örneğin: Konutun bulunduğu bölgenin deprem riski ve altyapısı iyi araştırılmalıdır. Konutun yaşı, yapısı, malzemesi ve depreme dayanıklılığı kontrol edilmelidir. Konutun fiyatı piyasa değeriyle karşılaştırılmalıdır.

Konutun kira getirisi veya değer artış potansiyeli hesaplanmalıdır. Konut alımında uzman bir emlak danışmanından yardım alınmalıdır. Ayrıca, yatırımcıların risk algılarını dikkate alarak doğru fiyatlamaların yapılması ve deprem riskini azaltacak politikaların uygulanması, gayrimenkul piyasasının geleceğine dair beklentilerin olumlu yönde şekillenmesine katkı sağlayacaktır.

NOT: Çalışma ChatGPT4.0 tarafından hazırlanmıştır…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Depremin ekonomiye etkisi 06 Şubat 2024