Piyasalarda küresel büyüme endişeleri yüksek...
Küresel büyümeye yönelik endişeler yükselirken, yılın son haftalarında piyasalarda satış baskısı artış gösterdi. Buna paralel ABD borsaları 2009’dan bu yana devam eden yükselen trend desteğine doğru geri çekildi. Diğer yandan Avrupa borsalarında da görünüm oldukça zayıf. ABD ekonomisi bu yıl büyük ölçüde şirket yatırımlarının etkisiyle güçlü seyrini sürdürdü ve üçüncü çeyrekte %3,4 oranında büyüme kaydetti. Ancak ABD-Çin arasındaki ticarete yönelik endişeler, finansal piyasalardaki çalkantı, artan küresel borçlanma maliyetleri, Trump’ın vergi indirimlerinin etkisinin beklenenden daha sınırlı olması gibi etkenler nedeniyle büyümenin 2019’da bu yılki performansını yakalayamayacağına yönelik tahminler güçleniyor. Buna paralel Fed, 2019 yılında faiz artırım beklentisini ikiye düşürmekle borçlanma maliyetlerini daha sınırlı tutacağının mesajını vererek güçlenen doların ekonomiye olası zararını gözetiyor. 2019’da küresel büyümede yavaşlama beklenirken, Fed’in 2019’da sıkılaştırıcı yönündeki adımlarında daha temkinli olması ve bu yöndeki mesajını koruması gelişmekte olan ülke piyasalarının seyri açısından olumlu olacaktır. Ancak ABD veya küresel büyümenin beklentilerin ötesinde yavaşlaması şirket kârlılıklarının düşeceğine yönelik algılama nedeniyle piyasalarda baskıya neden olabilir. Bunun yanı sıra ABD Başkanı Trump’ın Fed’e yönelik eleştirileri ve zaman zaman diğer ülkelere yönelik olası sert söylemleri piyasalarda risk unsuru olarak göz önünde bulundurulabilir. Ocak ayının ilk haftalarında tatil etkisi nedeniyle işlem hacimleri görece düşük kalmaya devam edebilir. Yurtiçi piyasalarda da bu durumun yansımalarını görebiliriz. ABD borsalarındaki sert düşüş sonrasında dip seviyelerden yukarı yönlü tepki kısa vadeli görünüm açısından olumlu olarak değerlendirilebilir. Ancak orta vadeli görünüm için yükselişin devamını görmemiz gerekiyor. Aksi halde bölge borsalarındaki tepki yükselişleri yukarı yönlü bir trende dönüşmeyebilir. Öte yandan ABD’nin Suriye’den askerlerini çekme yönünde karar vermesi, bölgede gerilimin ve jeopolitik risklerin azalması adına olumlu. Bu durum geçtiğimiz dönemde yüksek jeopolitik riskler nedeniyle baskı altında kalan TL varlıkların görece olumlu performans göstermesini sağlayabilir.