Televizyonda Yıldırım/İmamoğlu tartışmasını beklerken…

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

23 Haziran öncesi Yıldırım ile İmamoğlu’nun televizyonda yönetim felsefelerini ve projelerini tartışacakları demokrasimiz açısından önemli ve bütün seçimlerde sürdürülmesi gereken bir adımdır. Vatandaşı bilgilendirici ve kararına yol gösterici bir konudur. Bu TV tartışması merakla bekleniyor. 

Siyasilerin adaylıkları döneminde televizyonda bir arada projeleri üzerine yaptıkları renkli tartışmalar ilgiyle ve önemle izlenir. Dünya’da da Türkiye’de de bu televizyon tartışmaları önemlidir.

Bizde bu konudaki en renkli tartışma 1983 seçimleri öncesi TRT’de yayınlanan Hüsamettin Çelebi’nin yönettiği ANAP lideri Turgut Özal ile Halkçı Parti lideri Necdet Calp arasındaki “Köprüyü satarım/ sattırmam” tartışmasıydı. Aradan 36 yıl geçmesine karşın hala ben dahil birçok kişinin hatırındadır.

Aralarında geçen diyalog şöyleydi:
Özal-Satarız hem de çok iyi satarız alanı da çıkar.
Calp-Satamazsınız beyefendi…
Özal-Satarız, senet yapar, satarız.
Calp-Lafta satarsınız.
Özal- Gelirini satıyoruz.
Calp- Kaç yıllık gelirini, ilanihaye mi?
Özal-Sıfır fiyatla.
Calp-Güldürmeyin…

En son TV’deki siyasiler arasındaki tartışma ise 2002 yılında Erdoğan ile Baykal arasında gerçekleşmişti. O program öncesi Baykal gazete ilanıyla çağrı yapmış, Erdoğan kabul etmişti.
O günden bu yana 17 yıldır televizyonlarda böyle bir tartışmaya tanık olmadık…

Şimdi Yıldırım/İmamoğlu’nun 23 Haziran seçimleri haftasında televizyonda İstanbul projeleri ve yönetim düşünceleri üzerinde bir tartışma yapmaları bekleniyor.

Bunun çok faydalı olacağını ve bir süredir devam eden bel altına vuran propagandalara son vereceğini düşünüyorum. Demokratik seçim ortamında da adayların televizyon programlarında karşılıklı proje yarışına girmelerinin doğru olacağına inanıyorum. Bu programın yeni bir başlangıç olmasını, her seçimde gelenekselleşerek sürmesini diliyorum, çünkü seçmenin karar vermesinde belden aşağı vurmaların yanlış ve anti demokratik, bu tür programlarda karşı karşıya gelmenin ise demokratik açıdan doğru bir yol olduğunu düşünüyorum.

Beklentim Uğur Dündar’ın kabul etmediği moderatörlük için bir an önce tarafsız yeni bir ismin bulunarak İmamoğlu/Yıldırım TV programının gerçekleşmesiydi. İsmail Küçükkaya moderatör oldu. Doğru bir seçim olduğunu düşünüyorum. Benim kadar bu tartışmayı birçok kişinin beklediğini biliyorum. O tartışma günü bütün Türkiye’nin televizyon ekranına kilitleneceğini bekliyorum. Hayırlısı olması dileğiyle…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar