Türkiye’ye 15 milyon dolarlık ‘diş’ yatırımı

Kerim ÜLKER
Kerim ÜLKER Perde Arkası kerim.ulker@dunya.com

8 Mart 1957'de başlayan Türkiye ile Güney Kore arasındaki diplomatik ilişkilerin 67’inci yıl dönümü önümüzdeki günlerde kutlanacak.

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanan ilk büyük askeri çatışmaya sahne olan Kore Savaşı, 8 bin kilometre ötede Türk askerinin de kahramanlıklarıyla anlatılıyor. Güney Kore, Türkiye’ye olan teşekkürünü ise sadece özel günlerde değil, ekonomide de göstermeye özen gösteriyor. Örneğin birçok Güney Koreli şirket, yurtdışı yapılanmasına Türkiye’den başlıyor.

Bunlardan biri de dünyanın en büyük diş implantı şirketlerinden MegaGen. Bildiğiniz üzere serbest ticaret anlaşmasının devreye girmesiyle, Güney Kore’nin “Chaebol” adı verilen dev firmaları Türkiye’de yatırım kararı aldı, şirketlere ortak oldu. On binlerce kişiye istihdam sağlayan, milyarlarca dolarlık ciro elde eden bu dev şirketler arasında SK Group, Posco, GS Group, Doosan, Hyosung yer aldı.

Çoğu “greenfield” adı verilen sıfırdan yatırımları devreye alan Güney Koreli devler, Çanakkale Köprüsü başta olmak üzere milyarlarca dolara mal olan çılgın projelere de ortak oldular. Tekstilden enerjiye, çelik üretiminden medyaya kadar çeşitli sektörlerde yatırımları bulunan Koreli devlerin ilgilendiği alanlardan biri de şimdilerde sağlık oldu. Güney Kore’nin en büyük sağlık kurumlarından biri olan MegaGen, Türkiye’de yatırım yapma kararı aldı. Güney Kore’den Türkiye’ye gelen ilk sağlık yatırımına imza atmaya hazırlanan MegaGen’in hedefinde ise ilk planda 15 milyon dolarlık bir bütçe var.

Güney Kore’de ziyaret ettiğimiz MegaGen’in merkezinde sorularımızı yanıtlayan şirketin kurucu ortağı ve CEO’su Dr. Kwang Bum Park, “Türkiye ile güçlü bir gönül bağımız var. Bizler de yurtdışındaki ilk yatırımımızı Türkiye’de yapmaya karar verdik. Belirli fazlarda yapacağımız yatırım planımızda ilk adımı 15 milyon dolarla atacağız. Toplamda ise amacımız bu rakamı 5 yılda 100 milyon dolara ulaştırmak” dedi.

“Made in Türkiye” damgasıyla satılacak

MegaGen sadece diş implantı üretmiyor. Çeyrek asırlık geçmişi bulunan şirketin kurucuları diş hekimi olduğunu için genel itibarıyla mesleklerinin ihtiyacını karşılayacak her ürün üretim bandından çıkıyor. Diş macunundan görüntüleme sistemlerine, diş koltuğundan yazılımlara kadar her ürün tamamen kendi tesislerinde üretiliyor.

Dünyada 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren şirketin Türkiye planı aslında firma için de oldukça önemli. Dr. Park, “Yurtdışı tesis planımız masamızda uzun süredir duruyordu. Birçok şirket AB veya ABD’de üretimi tercih ederken bizler gelişime açık bir ülkeyi; Türkiye’yi tercih ettik. Burada endüstrimizin son teknolojisiyle yaptığımız robotik üretimi, aynı zamanda Türkiye’de kurmak istedik.

Bir anlamda daha teknolojik bir üretimi Türkiye’de başlatarak sektörümüze de bir anlamda destek olmayı planladık. Biz Türkiye’deki şirketlere rakip olarak gelmek istemiyoruz. Biz teknik bilgi ve birikimimizi paylaşıp ülkedeki kalite ve standartların artırılmasına katkı sağlayabiliriz. Ayrıca bu teknolojimizin üzerinde ‘Made in Türkiye’ ifadesini koyarak Türkiye’nin teknolojide bir merkez olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz” diye konuştu.

 

“Yatırım planımızı duyanlar ilgiyle takip ediyor”

Kwang Bum Park, Türkiye’deki üretimin sadece ülke içinde kalmayacağını, Türkiye’nin coğrafi avantajını kullanacaklarını belirtiyor. Park, “Körfez Bölgesi, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Avrupa’ya kolayca ulaşabileceğiz. Covid-19, küresel navlun krizi ve şu anda Yemen’de yaşananlar ürün tedarikinin ne kadar önemli olduğunu bizlere gösterdi. Türkiye bu açıdan tüm Asyalı üreticiler için inanılmaz değerli bir ülke” diye konuştu.

MegaGen’in Türkiye kararını izleyerek, yatırım planı yapan Güney Koreli firmalar olduğuna işaret eden Park, “Daha fazla Kore şirketinin Türkiye’ye gelip yatırım yapıp büyüyeceğini düşünüyorum. Türkiye’ye şu anda yapılan yatırımlar da sürekli büyüyor. Bizim ardımızdan global ve Koreli yatırımcılarının Türkiye’ye geleceklerini düşünüyorum. Öte yandan Türkiye bizim için bir üretim yerimiz değil. Biz İstanbul’u sadece bir üretim yeri olarak değil, önemli bir Ar-Ge ve eğitim merkezi kurarak bölgede diş konusunda üs yapmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar