Yatırımcının stresi fiyatlara yansıdı
Geçen hafta, Libya ve Japonya'ya odaklanan ve önünü görmekte zorlanan piyasalar, kısa vadeli pozisyonlarla yön bulmaya çalışırken altın, artan stresin de yardımıyla satış trendinin kayıplarını hızla yerine koydu ve haftalık bazda yüzde 0.04 oranında değer kazandı. Dolar, euro karşısında yüzde 2.02 oranında değer kaybederken, deprem sonrası tarihinin en değerli konumuna gelen Japon Yeni karşısında, G7'lerin müdahalesi de yeterli olmadı ve yüzde 1.27 oranındaki değer kaybından kurtulamadı.
Haftalardır yatırımcıların gözdesi olan gümüş ve grubun diğer madenleri değer kaybederken, ham petrol ve baz metallerin tamamı ile ABD'nin 10 yıllık hazine bono fiyatları yükseldi.
Ekonomik verilerin gölgede kaldığı geçen hafta gözler, yaşadığı deprem ve tsunami felaketinin ardından nükleer bir felaketle karşı karşıya kalan Japonya ve önlenemez bir yükseliş içine giren yene, diğer taraftan Kuzey Afrika'da halk isyanlarına karşı şiddete başvuran ülkelere çevrildi. Haftanın ilk gününde artan nükleer endişe, borsaları kırmızıya çevirirken, Kuzey Afrika ve Orta Doğu' da yaşananlar, altın ve diğer emtialarda toparlanma etkisi yaptı. Haftaya, 1419 dolar/ons'dan giriş yapan altın, 1433 dolar/ons'a kadar yükselirken yatırımcılar, grubu emtialardan çıkışlarını sürdürdü. Dünyanın en büyük emtia tüketicisi ülkelerden biri olan Japonya'da yaşanan depremle birlikte, hızla düşüşe geçen temel metallerde de, toparlanma gözlendi. Ancak; salı günü, başta altın olmak üzere tüm emtialar, Asya tarafından başlayan ve Avrupa ile ABD piyasalarını da içine alan bir satış dalgasına girdi. Özellikle; nükleer tehlikenin boyutları konusunda önünü göremeyen piyasalarda yatırımların çözülerek, yene çevrilmesi, emtia piyasasını ikinci kez vurdu. Altın, son bir ayın en düşük seviyesini 1380.90 dolar/ons'la görürken, bakır fiyatları, son 3 ayın en düşük seviyesine geriledi. Çarşamba günü yen, dolar karşısında tarihinin en yüksek seviyesini 76.44 pariteyle görmesi G7'leri harekete geçirdi. G7 üyeleri, aldıkları ortak kararla, Japon Yeni'ne müdahale ederek, değerini düşürmeye başladı. Müdahale sonrası borsalar ve emtia piyasaları rahat bir nefes alırken, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin, Libya'ya askeri operasyona yeşil ışık yakması, piyasaları yeniden geren bir gelişme oldu. Diğer taraftan; gölgede kalan ekonomik verilerin içinde, ABD'nin konut ve inşaat sektörüne ait olumsuz gelen rakamlar ve Çin'den gelen bu yıl içinde üçüncü kez artırılan zorunlu karşılık oranları dikkat çekiciydi. Haftanın son iki günü yaşanan bu gelişmelerle toparlanan altın, kapanışı 1418.55 dolar/ons'dan yaparak yatırımcısını zarardan kurtarırken, yine güvenli liman olma özelliğini ortaya koydu. 2011'de, hızlı çıkışıyla yatırımcıların gözdesi olan gümüş, geçen hafta kayıplarını kapatamadı ve yüzde 1.65 oranında değer kaybetti. Düşüş trendinde olan paladyum yüzde 3.79, platin yüzde 3.27 oranında değer kaybederken, yene müdahale sonrası toparlanan temel metallerin tamam değer kazandı. Kurşun, yüzde 9.29'luk değer artışıyla haftanın en çok kazandıran emtiası olurken yen, müdaheleye rağmen, dolar karşısında yüzde 1.30 yükseldi. Euro/dolar paritesi 1.4184 seviye ile son 4 ayın en yükseğini test ederken yüzde 2.02 yükseliş kaydetti. ABD'nin 10 yıl vadeli hazine bono fiyatları artarken borsa endeksleri,düşük kaldı.
Bu hafta piyasalarda, borsalar lehine beklediğimiz gelişmelerin, emtia piyasalarına da alım getireceğini düşünüyoruz. Gergin geçen bir haftanın ardından önünü görmeye çalışan yatırımcılar, yene gelen müdahaleyi fırsata çevirmeye çalışacaktır. Gelişmelere hassasiyet gösteren yatırımcılar, altın fiyatlarında istikrarlı bir grafiğin yakalanmasını zorlaştırdığını söyleyebiliriz. Kısa vadede dalgalı ve keskin hareketler görebileceğimiz altında uzun vadeli alımlar, karlı çıkacaktır.