Zayıf euro altını da vurdu
Geçen hafta; ağır borç krizi ile mücadele eden Avrupa'da tek değişen, krizin kaynağı olan ülkelerin liderleri olunca, eurodaki kan kaybı kaçınılmaz oldu. Borç krizine yönelik çözüm arayışlarının zayıf birliktelik nedeniyle gecikmesi, bölgeye yönelik tedirginliğin sürerek euronun, dolar karşısında güç kaybetmesine ve euronun izini süren altın ve grubu kıymetli maden fiyatlarının düşmesine neden oldu. Geçen hafta euro, dolar karşısında yüzde 1.63, altın yüzde 3.60, gümüş yüzde 6.69 oranında değer kaybetti.
Önceki haftanın son günü, İtalya'da tasarruf paketinin onaylanması ve Yunanistan'la birlikte gerçekleştirdiği lider değişikliğinin piyasalarda oluşturduğu iyimser hava kısa sürdü. Geçen haftanın ilk gününden itibaren piyasalar tekrar satış baskısıyla karşılaştı. Haftanın ilk günü Euro, bölgenin beklentilerin gerisinde kalan sanayi üretimi verisinin de baskısıyla dolar karşısında, 1.38 pariteden, 1.3650'ye, altın ise 1795 dolar/ons'dan 1780 dolar/ons'a geriledi. Paritedeki gevşeme, emtia piyasasının genelinde satış baskısı yaratırken, İtalya'da tahvil getirilerinin tekrar yükselmesi ve Fitch'in Macaristan'ın kredi notunu negatif izlemeye alarak piyasalardaki tedirginliği tekrar alevlendirmesi, borsa endekslerinin de gerilemesine neden oldu. Hafta içinde, Bölgenin borç krizine yönelik hamlelerin hala tartışılıyor olması, hem somut adımların atılmasını geciktirirken, hem de bölgeye yönelik güven kaybını artırdı. Özellikle; Avrupa Merkez Bankasının tahvil alımlarına rağmen; İtalya, Fransa ve İspanya'da 10 yıllık tahvil getirileri yükselmeye devam etti. Diğer taraftan; Euro Bölgesi'nin bir önceki çeyreğe göre zayıf kalan 3. çeyrek büyüme verisi ve ABD tarafından gelen olumlu perakende satışları verisi ve şirket bilançoları, doların lehine pariteyi 1.35 seviyelerine çekerken, altın ve grubu emtialarda bölgeye yönelik güven kaybından kaynaklanan bir toparlanma gözlense de, aşağı yönlü baskılar ağır bastı. Perşembe günü; İspanya' nın borçlanma maliyetlerindeki rekor yükseliş, Macaristan'ın IMF ile görüşmelere başlayacağını açıklaması ve İtalya' ya yönelik endişelerle azalan risk iştahı, piyasaları olumsuz etkiledi. ABD tarafından gelen olumlu istihdam, işsizlik maaşı başvuruları, konut başlangıçları ve inşaat izinleri verileri ile dolar, euro karşısında son 1 ayın en değerli seviyesi olan 1.3448 pariteyi test ederken altın, gelen sert satışlarla 1.710 dolar/ons'a kadar düştü. Küresel borsa endeksleriyle birlikte, emtia piyasasında gözlenen satışlara, son 6.5 ayın en yüksek seviyesinden hızla düşen ABD ham petrolü de eşlik etti. Haftanın son günü AMB'nın, İtalya ve İspanya tahvilleri alarak piyasaları rahatlatma çabaları Euro'yu, dolar karşısında 1.36 pariteye taşısa da, yaraya merhem olmayan bu girişimle parite, haftayı 1.3524'den kapattı ve dolar, euro karşısında yüzde 1.63 oranında değer kazandı. Haftanın son günü altın ve grubu emtialara gelen alımlar, bir miktar toparlanmaya neden olsa da haftalık bazda yaşadığı kayıpların kapanmasına yetmedi. Altın, 1.724 dolar/ons kapanışla yüzde 3.60 oranında değer kaybederken, grubun en fazla değer kaybedeni yüzde 8.5 ile paladyum oldu. Küresel borsa endekslerinin de değer kaybettiği haftada, ABD ham petrolünün varil fiyatı yüzde 1.40, Brent türü ham petrolün fiyatı yüzde 4.50 oranında gerilerken, ABD'nin 10 yıllık hazine bonosu fiyatları yükseldi.
Avrupa'da, borç krizine yönelik çabaların yetersiz kalması ve bu krize yenilerinin de eklenebileceği korkuları, altının daha fazla euronun izini sürmesini zorlaştırıyor. Risk iştahı azalan ve önlemlerin hala tartışılıyor olmasından rahatsız olan yatırımcı, somut adımların gecikmesiyle birlikte, güvenli liman arayışlarını hızlandıracak ve jeopolitik riskleri de dikkate alarak kötü gün dostu altına yöneleceğini söyleyebiliriz. Bu hafta altın, yukarı yönlü destekler bularak, kayıplarını yerine koymaya çalışacaktır.