Gümüş kuşağın dijital yükselişi
TÜİK 2024 verilerine göre, ülkemizde 45-64 yaş arası nüfus 20,7 milyon, 65+ yaş grubu ise 9,2 milyon. Yani nüfusun yaklaşık üçte biri ‘gümüş’ segmentte. 45+ yaş grubu, yüksek satın alma gücü ve artan dijital katılımıyla ekonomik büyümeyi destekliyor. Gümüş nesli dijital ekosisteme katanlar, Türkiye’nin küresel dijital arenada yükselmesine de öncülük edecek.
24 Mayıs DÜNYA Gazetesi’ndeki yazımda Dijital 2025 Türkiye Raporu’nu değerlendirmiş ve Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğunda sosyal medya kullanımının geldiği noktayı çarpıcı verilerle aktarmıştım. Ayrıca sosyal medyanın yalnızca gençlerin değil, 45+ yaş grubunun da hayatında giderek daha fazla yer kapladığını vurgulamış, ‘gümüş dijital dalgası’ndan bahsetmiştim.
Bu yazımda ise ‘gümüş dijital dalgası’nın sosyolojik, ticari ve teknolojik etkilerini derinlemesine analiz ederek, sağlık, finans, e-devlet, pazarlama ve yazılım sektörlerindeki fırsatlar, riskler ve bazı iş fikirleri önerilerine yer vermeye çalıştım. Şimdi gelin, ‘gümüş dijital’ dalgasının Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunda sessiz ama oluşturduğu güçlü dönüşüme birlikte bakalım.
Nüfusun yaklaşık üçte biri ‘gümüş’
Pandemiyle birlikte torunlarının fotoğraflarına bakmak için akıllı telefona yönelen büyüklerimiz, bugün e-devlet işlemlerini mobilden yapıyor, sosyal medya üzerinden canlı yayınlarla alışverişe katılıyor, mobil bankacılıkla finansal hayatlarını yönetiyor ve tele-sağlık hizmetleriyle sağlık takibi yapıyor.
TÜİK 2024 verilerine göre, ülkemizde 45-64 yaş arası nüfus 20,7 milyon, 65+ yaş grubu ise 9,2 milyon. Yani nüfusun yaklaşık üçte biri ‘gümüş’ segmentte.
DataReportal’ın 2025 raporuna göre, bu yaş grubunun yüzde 72’si internete bağlı, yüzde 54’ü ise aktif sosyal medya kullanıcısı. Beş yıl önce bu oran yüzde 30’un altındaydı; bu, dijital okuryazarlığın nesiller arası yaygınlaştığının çarpıcı bir göstergesi.
Facebook’un 45-64 yaş erişimi bir yılda yaklaşık yüzde 14, Instagram’ın aynı bant erişimi yüzde 11 büyürken, LinkedIn’de 55+ profil sayısı 1 milyon sınırına dayandı.
WhatsApp, Facebook ve YouTube, bu yaş grubunun en çok tercih ettiği platformlar.
Kadınlar sağlık, aile ve ürün keşfi odaklı içeriklere; erkekler ise finans, haber ve profesyonel ağlara yöneliyor.
Bu sosyolojik dönüşüm, gümüş neslin sosyal medyayı yalnızca iletişim için değil, bilgi edinme, topluluk oluşturma ve kendini ifade etme aracı olarak benimsediğini gösteriyor.
Rapor, 45+ yaş grubunun yüzde 40’ı sosyal medyayı sağlık hizmetleri ve ürünleriyle ilgili bilgi almak için kullandığını, yüzde 60’ı ise haber kaynağı olarak platformlara güvendiğini ortaya koyuyor. Ancak bu kitlenin yüzde 50’si paylaşılan içeriklerin doğruluğunu sorgulamıyor, bu durum dezenformasyon riskini artırıyor. Dolayısıyla 45+ yaş grubu için dijital okuryazarlık eğitimi millî güvenlik kadar kritik bir ihtiyaç haline gelmiş durumda.
Bu tablo bize, gümüş neslin gençlere kıyasla daha az çevrim içi süre geçirdiğini, ancak 45-64 yaş bandının ortalama 5-6 saatlik bağlılık süresiyle önemli bir potansiyel sunduğunu gösteriyor. Bu grup, haber, sağlık, aile iletişimi ve finans odaklı içeriklere yoğunlaşıyor.
e-Ticaret sepeti büyüyor alışkanlıklar değişiyor
Gümüş dijital dalgası, ekonomik açıdan güçlü bir etki yaratıyor. BDDK verilerine göre, 55-64 yaş arası mobil bankacılık kullanıcıları 2019-2024 arasında 2,7 kat arttı.
Trendyol ve Hepsiburada verileri (platform panel tahmini), 50+ yaş grubunun e-ticaret sepet değerinin 18-34 yaş grubuna göre yüzde 22 daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Eczane ürünleri, vitaminler, küçük ev aletleri ve eğitim setleri, bu segmentin lider kategorileri.
Facebook canlı mezat yayınlarının en sadık izleyicileri 45+ yaş kadınlar;
TikTok’un ‘FamilyTok’ etiketi ise 600 milyon görüntülemeye ulaştı, içerik üreticilerinin yarısı 40+ yaşta.
Altın değerinde bir hedef kitle: 45+ yaş grubu
45+ yaş grubu, yüksek satın alma gücü ve artan dijital katılımıyla ekonomik büyümeyi destekliyor, toplumsal kapsayıcılığı artırıyor. Aile bakımından esnafın e-ticarete geçişine, sağlık sisteminin yükünün azalmasına kadar geniş bir etki yaratıyor.
Rapor, 2024’te dijital reklam harcamalarının yüzde 12’sinin 45+ yaşa yönelik olduğunu, 2025’te bu oranın yüzde 18’e ulaşmasının beklendiğini gösteriyor.
Facebook ve YouTube’da bu yaş grubuna yönelik reklamlar, genç kitleye göre yüzde 15 daha düşük CPM sunarken, izleme süresi yüzde 23 daha uzun.
Uzun formatlı video içerikler ve 50+ yaşa hitap eden mikro influencer’lar, etkileşim oranlarını yüzde 25 artırıyor. Örneğin, sağlık ve finans temalı influencer kampanyaları, bu segmentte yüzde 30 daha yüksek dönüşüm sağlıyor.
Sektörleri dönüştüren 45’lik güç
Sağlık: 45+ yaş grubunun yüzde 35’i tele-sağlık hizmetlerini kullanıyor; 2025’te bu oranın yüzde 50’ye ulaşması bekleniyor (e-Nabız). Tele-sağlık randevularının yüzde 27’si bu gruptan. Giyilebilir cihazlar ve dijital asistanlar, kronik hastalık yönetiminde acil servis başvurularını yüzde 18 azaltıyor. Ancak karmaşık arayüzler yüzde 30’un platformları terk etmesine yol açıyor. Basit, yüksek kontrastlı arayüzler ve Türkçe destek bu sorunu çözebilir.
Finans ve Fintek: 45+ yaş grubunun yüzde 20’si dijital bankacılık, yüzde 15’i mikro yatırım platformlarını kullanıyor. BNPL (Şimdi Al, Sonra Öde) kullanımı 45-54 yaşta yüzde 38 artarak sepet değerlerini yüzde 18 yükseltti (iyzico, Colendi). Ancak yüzde 60’ı veri gizliliğinden endişeli. Kolay menüler ve dolandırıcılık uyarıları güveni artırıyor.
E-Devlet: 45+ yaş grubunun yüzde 45’i e-devlet platformlarını kullanıyor, ancak yüzde 25’i arayüz karmaşıklığından şikayetçi. Yaş dostu tasarımlar ve ‘Dijital Torun’ gibi mentorluk programları erişimi yüzde 15 artırabilir.
Teknoloji ve Yazılım: Yerli SaaS firmaları, yaş dostu arayüzler ve veri analitiğiyle MENA pazarlarında büyüyor. Yapay zekâ, gümüş neslin davranışlarını analiz ederek sağlık ve finans teknolojilerini geliştiriyor. Sosyal medya verileri, giyilebilir cihaz algoritmalarını besliyor; yerli firmalar TL avantajıyla ihracatta öne çıkıyor.
Gümüş kitle, dijital yerli gençler kadar çevik değil. BTK İYS verileri (BTK’ya İYS kanalıyla ulaşan şikâyet verileri), yatırım dolandırıcılığı şikayetlerinin üçte birinin 50+ yaş grubundan geldiğini gösteriyor. 65+ kullanıcıların yüzde 50’sinden fazlası, kişisel verilerinin nerede tutulduğunun farkında değil. Çevrim dışı kalan 10,3 milyonluk nüfusun yüzde 25’i bu segmentte; özellikle kadınlar (yüzde 60), dijital ekonomiden dışlanma riskiyle karşı karşıya. Algoritmik yankı odaları, bu yaş grubunda kutuplaşmayı körükleyebilir. Tasarlanan her deneyim, ‘güvenli-kolay-saygılı’ üçlüsünü garanti altına almalı.

Gümüş dijitali avantaja dönüştürmek için ‘iş fırsatları önerileri’
* Erişilebilirlik denetiminden geçen uygulamalara ‘Gümüş Dostu’ rozeti; teşviklerde +10 puan. E-ticaret ve e-devlet platformlarının yaş dostu olmasını teşvik edecektir.
* Dijital okuryazarlığı hızlandırıcı üniversite öğrencileriyle 60+ yaşını eşleştiren mentorluk.
* BDDK destekli, iki faktörlü kimlik doğrulama ve dolandırıcılık uyarısı standartlarını karşılayan uygulamalara etiket.
* Kamu hizmetlerine erişimi artırıcı reçete, randevu, emekli maaşı ve fatura yönetimini tek ekranda birleştiren yaş dostu uygulamalar.
* BNPL (Buy Now, Pay Later - Şimdi Al, Sonra Öde) ürünlerinde gelir-borç oranı sınırı ve zorunlu ‘düşünme süresi’; dolandırıcılık eğilimli reklamlara otomatik engel (yapay zekâ modülü).
* Çevrim dışı 10,3 milyon kişi için düşük maliyetli geniş bant projeleri ve e-devlet okuryazarlık seferberlikleri.
2030’un en hızlı büyüyen tüketici grubu
Bugünün 45+ yaşındaki ‘yeni dijital’ kullanıcıları, 2030’un en hızlı büyüyen tüketici grubu olacak gibi. G-Z kuşağını konuşurken Gümüş (G-S) kuşağını göz ardı etmemeliyiz. Erişilebilir, güvenli ve samimi deneyimler sunanlar, harcama gücü artan Türkiye’de avantaj sağlayacaktır. Gümüş nesli dijital ekosisteme katanlar, Türkiye’nin küresel dijital arenada yükselmesine de öncülük etmiş olacaklar. Gümüş dijitalsiz 2030 dijital kalkınma hedefi eksik kalacaktır. Tabii bu dalganın devamı için de dijital okuryazarlık, yaş dostu tasarımlar, uygulamalar ve veri etiği şart.