Merkez bankalarının toplantıları takip ediliyor

ABD’de vergi reformunun yasalaşmasına yönelik gelişmeler öncülüğünde piyasalarda risk iştahı açık kalmaya devam ediyor. Ayrıca geçen hafta Trump’ın altyapı harcama planını Ocak ayında duyuracağına yönelik haberlerin de bu görünüme destek olduğu söylenebilir.

Sınırlı kar satışları ardından hisse senetlerinde yükseliş trendinin korunduğunu takip ediyoruz.

ABD vergi reformu paketi ve büyüme beklentileri öncülüğünde sınai sektöründeki yükselişler dikkat çekiyor. Küresel risk barometresi olarak da izlenebilen S&P 500 endeksi geçen haftayı yüzde 0,4 artıda kapatırken, dolar endeksinin son üç haftanın zirvesine ulaştığını, emtiaların ve gelişmekte olan ülke hisse senetlerinin baskı altında kaldığını takip ettik. Geçen hafta yüzde 2,5 civarı geri çekilen altın ise son dört ayın en düşük seviyesine ulaştı.

Büyük resimde hızlanan büyüme ve artan enflasyonun küresel piyasalardaki ana yatırım teması haline gelebileceğini düşünüyoruz. Dolayısıyla bu hafta merkez bankaları toplantıları ön planda olacak. Amerika Merkez Bankası’nın (FED) 13 Aralık’taki FOMC toplantısının yanı sıra 14 Aralık’ta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Para Politikası Kurulu, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) toplantıları izlenecek. Ayrıca ABD’de Aralık ayı TÜFE verisi ve Aralık ayı öncü PMI endeksleri önemli makro gündem konuları olacak. Brexit görüşmeleri doğrultusunda da 14-15 Aralık’ta AB Liderler Zirvesi takip edilecek.

FED’in FOMC toplantısında, piyasada 25 baz puan faiz artırımı bekleniyor. Vergi reformuna yönelik gelişmelerin ardından ekonomik projeksiyonlardaki değişiklikler ile FED Başkanı Yellen’ın basın toplantısında vereceği mesajlar önemli olabilir. Özellikle üyelerin faiz beklentilerinin yer aldığı dot plottaki revizyonlar ön plana çıkabilir, şahince sinyaller dolar endeksindeki tepki yükselişlerine destek olabilir.

TCMB PPK toplantısında ise TL'deki değer kaybı ve enflasyondaki yükselişin ardından piyasada geç likidite penceresi faizinde 100 baz puan artış bekleniyor. Piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşen Kasım ayı TÜFE verisinin faiz artırımı beklentilerine destek olduğunu hatırlatıyoruz. Ayrıca reel efektif döviz kuru endeksinin, Kasım ayında bir önceki aya göre 3.54 puan azalarak 84.73 gibi rekor bir düşük seviyeye gerilediğini not edelim.  

Tepki yükselişlerinin etkili olduğu TL varlıklara baktığımızda iskontolu değerlemelerden işlem gören BIST-100 endeksinde yukarı trendin güçlendiğini düşünüyoruz. Endeksin kısa vadeli yükseliş hareketinde orta vadeli olarak güç kazanabilmesi için 110.500 direncinin aşılması gerektiğini düşünüyoruz. Faiz artışı beklentileri ile birlikte TL döviz sepeti rekor seviyeyi gördüğü 28 Kasım’dan bu yana yüzde 3,7 civarı geri çekilirken, 10 yıllık tahvil faizi de Kasım zirvesinden bu yana yaklaşık 100 baz puan civarı gerilemiş durumda.