Otomobil, ÖTV ve çevre

Sedat KARABULUT
Sedat KARABULUT secturkiye@yahoo.com.tr

2007 yılı sonu itibariyle Türkiye'de trafiğe kayıtlı toplam 13 milyon 22 bin 945 araç bulunuyordu. Yüksek benzin ve mazot fiyatları, oto alım-satımından alınan vergiler ile yaşadığımız küresel ekonomik kriz sonrası, bu yıl sonunda ulaşılması hedeflenen otomobil rakamına ulaşılabilmesi çok mümkün görünmüyor. Türkiye'de otomobil sayısı toplam araç sayısının yaklaşık yarısını oluşturuyor ve kayıtlara göre 2008 başında otomobil sayısı 6,5 milyon civarındaydı. Türkiye'de yaşayan her 5 kişiye bir motorlu kara taşıtı ve her 10 kişiye ise bir otomobil düşüyor. Avrupa ülkelerinde ise bu oran, Türkiye'nin yaklaşık olarak beş katıdır.

Verginin de vergisi alınıyorÖ

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın (BTSO) geçtiğimiz günlerde açıkladığı "Bursa'nın İlk 250 Büyük Firması" araştırmasında ipi göğüsleyen sektör otomotiv olmuştu. Bu vesile ile bir konuşma yapan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez bazı açıklamalar yaptı;

''Benzin ve otomotiv sektöründe verginin vergisi alınırken bugün motor silindir hacmi 2000 cm küpü aşan araçlarda toplam vergi yüzde 117.1'e çıkmıştır. Türkiye'de otomobillerden alınan vergiler, bazı ülkelerin beş katı. Otomobil alımında yüzde 84 özel tüketim vergisi (ÖTV), ardından ÖTV'nin de yüzde 18 KDV'si alınarak ortaya yüzde 15.1'lik vergi daha çıkıyor ve verginin vergisi alınmış oluyor. Bir de bu vergilere yüzde 18 otomobil vergisi eklenince yüzde 117.1'lik vergi alımı gerçekleşiyor. 2007 yılı vergilerinin üçte biri doğrudan veya dolaylı olarak araç sahiplerinden alınmıştır. Geçen yıl Türkiye'de toplanan 153 milyar YTL verginin, 30 milyar YTL'si akaryakıttan alınan ÖTV ve KDV,  3,5 milyar YTL'si motorlu taşıtlar vergisi, 4,3 milyar YTL'si satılan taşıtların ÖTV' sinden, 3,9 milyar YTL'si ise satılan taşıtların KDV'si idi. Bununla da bitmiyor, ÖTV' nin KDV'si, diğer vergiler, gümrük, taşıt satanların ödediği gelir ya da  kurumlar vergisi, çalışanlar nedeniyle sorumlu sıfatıyla ödenen vergiler, nakliyecilik yapanların ve oto bakım-tamirat işi yapanların ödedikleri vergiler, trafik para cezaları, otoyol ve köprü geçiş ücretleri, araçların tamir, bakım ve yedek parçalarından alınan KDV'lerle birlikte Türkiye'de toplanan vergilerin üçte biri aracı olan kişilerden alınıyor. ''

Alternatif bakışÖ

Olaya bir başka açıdan bakmakta fayda var, Türkiye'nin dış ticaret açığının yaklaşık olarak yarısı, ithal edilen doğalgaz ve ham petrol yanında, benzin ve mazot gibi petrol ürünlerinin oluşturduğu ''enerji''den kaynaklanıyor. Ve anlaşılan o ki, ülkemizin ithalat açığının faturasını, aracı olan kişiler ödüyor. Bu durumun ne kadar adil olduğunu tartışmak başka bir yazının konusu olabilir. Ama bu yazıyı alternatif çözüm önerileri ile tamamlamak iyi olacak sanırım.

Doğalgaz ve elektrik ihtiyacımızı dengelemek için; güneş ve rüzgâr enerjisi gibi alternatif enerji kaynakları, ülkemizin coğrafi ve doğal şartlarına çok uygun. Ayrıca benzin tüketimini yüzde yirmilere varan oranlarda azaltan Hybrid otomobiller teşvik edilebilir. Bu otomobiller aynı zamanda çevre dostu araçlar olarak biliniyor. Gelişmiş ülkelerde, çevre dostu bu otomobillerin kullanımını teşvik için yüzde 50'ye varan vergi indirimi uygulanıyor. Birçok ülke, otomobillerin yarattığı doğal ve ekonomik zararı minimuma indirmek için Hybrid otomobilleri yaygınlaştırmaya çalışıyor. California Üniversitesi'nin araştırmasına göre, otomobil ve toplu taşıma yüzünden yılda ortalama 3 milyar ton karbon gazı atmosfere salınıyor. Araçların Hybrid olması durumunda ise salınan karbon gazı miktarının yıllık 600 milyon ton azalacağı ifade ediliyor. ABD, Kanada, Hollanda, İrlanda ve İngiltere'de Hybrid araçlar için vergi indirimi uygulanıyor. Örneğin, ABD'de satış fiyatı ne olursa olsun her Hybrid araca 3400 dolar vergi indirimi uygulanıyor. Ayrıca yıllık vergi için yüzde 50 indirim yapılıyor. İrlanda ve Kanada'da taşıt alım vergisi yüzde 50 oranında indiriliyor. Hollanda'da her Hybrid için 6 bin Euro indirim var. İngiltere'de metropollerde park parası alınmıyor. Türkiye'de ise herhangi bir vergi indirimi uygulanmıyor. Sonuç olarak ABD'de satılan Hybrid'lerin sayısı 5 yılda 15 kat artarak yıllık 150 bine ulaştı. 2010'da Hybrid'lere olan yıllık talep küresel pazarda 4.5 milyonu bulacak. Yani her 100 otomobilden 8'i Hybrid olacak. İnsana ve doğaya saygı prensibinin ışığında Honda Türkiye AŞ,bu bilinçle yola çıkarak Kasım 2006 tarihinden itibaren Civic Hybrid modelini Türkiye'de satışa sunmuş ve bugün Türkiye yollarında 250'nin üzerinde Civic Hybrid yol almaktadır. 2006 yılında ilk Hybrid Honda Civic'ler ülkemize geldiğinde, TNT Ekspres Türkiye çevreci bir yaklaşımın göstergesi olarak, araç filosuna bu otomobillerden iki adet katmıştır. Bu yıl eylül ayının başında Honda Motor Co.  yeni geliştirdiği Hybrid olan Honda Insight'ı 2009 yılında satışa sunacağını duyurdu. Honda Türkiye AŞ bu modelin satışını Amerika, Japonya ve Avrupa ile aynı anda Türkiye'de gerçekleştirecek. Yaklaşık yedi milyon otomobil sayısı ile karşılaştırdığımızda, ülkemiz yollarında seyir halinde olan daha bin tane bile olmayan Hybrid otomobil sayısı ve alternatiflerinin artması gerekiyor. Bu sayının artması için başta filo sahibi firmalar olmak üzere, çevreye saygılı kurum ve kuruluşlar ile kişiler tercihlerini Hybrid otomobillerden yana kullanmalıdırlar. Ve tabii ki gelişmiş ülkelerde uygulanan vergi indirimlerinin Türkiye'de de uygulanması, bu sayının artmasına ciddi bir katkı sağlayacaktır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Personel seçimi 22 Kasım 2008
İş'te psikoloji… 15 Kasım 2008
Lunapark 04 Ekim 2008