Öylesi bir dönemden geçiyoruz ki, herkesin işi zor

Dr. Hakan ÇINAR
Dr. Hakan ÇINAR SIRADIŞI hakan.cinar@dunya.com

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in işi zor; yeniden sahalara dönmesine rağmen güç bir sınavın eşiğinde.

Hem maliye politikası hem de para politikasını düze çıkarmak, yabancı sermayeyi ülkeye getirebilmek, enflasyonu kontrol altına almak ve güven katsayısını yükseltmek zorunda. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın işi zor; döviz rezervini arttırmak, faiz ve kur politikasında istikrarı yakalamak ve piyasalara güven aşılamak, yeniden ucuz kaymak temin eder hale getirmek zorunda. Esnafın, tüccarın, sanayicinin, işverenin ve elbette halkın da işi zor, zira hem enflasyon artmaya devam ediyor, hem de faizler halen yüksek.

Üstelik kredilere erişebilmek de mümkün olmadığı için, piyasa her geçen gün yavaşlama eğiliminde. Gayrimenkul satışlarındaki durağanlık dahi, tek başına birçok şeyi ortaya koyuyor. KDV ve ÖTV ile gelen maliyet artışlarının etkisini daha görmedik bile.

İhracatçı için hayli zor bir dönemden geçiyoruz

Bu dönem ihracat ve ihracatçımız için de bir hayli zor olacak gibi duruyor. Haziran ayı rakamlarını bir hatırlayalım. İhracat Haziranda geçen yılın aynı ayına göre % 10,5 oranında azalarak 20 milyar 901 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Her ne kadar bir önceki ayın üzerinde seyretse de, ortada bir düşüşün olduğu, en yüksek seyretmesi gereken aylardan birisi olmasına rağmen rakamların istenilen seviyede olmaması elbette iyi incelenmesi gereken bir tabloyu karşımıza çıkarıyor.

Bu yüzden de dönülmez akşamın ufkunu geçirmeden ve geç olmadan bazı tedbirleri almak gerekiyor. Düşüşün sebebi araştırıldığında, öyle sanıldığı gibi Avrupa’daki resesyon ve tüketimin azalması gibi bir durumun olmadığını görürsünüz. Ana sebep, bizim yükselen maliyetlerimiz ile pazarı farklı ülkelere kaptırmamız.

Neredeyse düşüş yaşayan her sektörden firmalar ile konuştuğumda, hepsi de fiyat tutmadığı için siparişlerin başka ülkelere yöneldiklerini söylüyorlar. Maliyetlerin neden arttığı, konusuna değinmeyeceğim, zira sıkça dile getiriyoruz. Öncelikli çözüm bekleyen konu ihracatçının üzerindeki yükün nasıl azaltılacağı ve fiyatta yeniden nasıl rekabetçi oluruz meselesi.

Bence gerek Hazine ve Maliye Bakanlığı, gerek Ticaret Bakanlığı, gerekse Merkez Bankası’nın üzerine düşen görevler var. Kaldı ki bu konu şu an gelecekteki cari denge açısından en önemli gündem maddesi olmalı.

Evvela Merkez Bankası ile başlayalım. Önceliği döviz rezervini arttırmak olduğunu biliyoruz. Ancak yaz dönemindeyiz ve yabancı turistle birlikte döviz bollaşacak, Arap ülkeleri ile yapılan görüşmeler sonrasında da eminim sıcak para girecek ve döviz rezerv seviyesi istenilen düzeye ulaşacak.

Dolayısı ile dövizi bollaştırma konusunda artık ihracatçıya bindirilen yükün kalkması şart. İhracat bedellerinin yüzde 40’ını TL’ye çevirme zorunluluğu bir an önce ya tamamen sıfırlanmalı ya da yüzde 10’lar seviyesine çekilmeli. Ardından kur seviyesinde ne yapılabilir ona bakılmalı, zira ciddi bir değişkenlik söz konusu.

Kur sabitlemesi her daim konuşulur, ama bunun olamayacağını serbest ekonomi kuralları çerçevesinde bilmeme rağmen, bankalara ihracatçıların kurlarında olası bir esneme de yarar sağlayacaktır. Buradaki zarar bir süreliğine de olsa Merkez Bankası tarafından üstlenilebilir.

Yanı sıra ihracatçılara daha önce de sağlanmış olan, bir tür navlun desteği türünde, ismi farklı olabilir ama nakit destek türünde faydalar ile mutlak surette düşük faizli ve uzun vadeli kredi desteği de olmak zorunda. Gerekirse bu dönemde Eximbank teminat taleplerini ya çok düşürür, ya da kaldırır ve ihracatçıların finansmana erişmesi kolaylaştırılır.

Dövize ihtiyaç var ancak ihracat düşüşte

 Aslında tüm yazımda söylemek ve feryat etmeye çalıştığım şey şu; dövize en çok ihtiyaç duyulan dönemde ihracat düşüşte ve müşteri kaybı yaşıyoruz. Müşteri bizi tanıyor, ama fiyat tutmuyor. Çünkü pahalandık. Sevgili yöneticiler, sayın Bakanlar, sayın başkanlar; ben bir şey söylemiyorum, gerçeği rakamlar söylüyor, ihracatçılarımız söylüyor.

AHKİB (Antalya Hazır Giyim Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Tekin söylüyor. Başkan, yüksek maliyet ile kur ve enflasyon arasındaki dengesizliklerden ötürü son 6 aylık süreçte bölge ihracatında yüzde 8 oranında gerileme yaşandığını söylüyor. Treni kaçırdıktan sonra yetişmesi de yakalaması da zor olur. Ve unutmayın ki sizin kaçırdığınız treni, birileri illaki yakalıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ekonomik manzara 2024 19 Nisan 2024
Kadın deyince 08 Mart 2024