Bir Tag’le yatırım dünyası senin
Türkiye’de yatırım fonlarına olan ilgi son yıllarda belirgin biçimde hızlandı. Yatırım fonu yatırımcı sayısı bugün 5,7 milyon seviyesine dayanmış durumda. Portföy büyüklüğü ise sadece bir yıl içinde 4,1 trilyon TL’den 8,1 trilyon TL’ye yükselerek adeta ikiye katlandı. Toplamda 2000’in üzerinde menkul kıymet yatırım fonu bulunuyor. Bu fonların yaklaşık yarısına TEFAS platformu sayesinde tüm banka ve aracı kurumlardan tek tuşla erişilebiliyor. Ancak işin ilginç tarafı şu: Az sayıdaki şemsiye fon yapısının altında onlarca farklı strateji, farklı risk profili ve yatırım teması var.
Son dönemde ise tüm bu fon tipleri içerisinde özellikle serbest yatırım fonlarının öne çıktığını görüyoruz. 2025’in ilk çeyreğinden itibaren para piyasası fonlarının neredeyse 2-3 katı işlem hacmine sahipler. Sadece nitelikli yatırımcıların işlem yapabildiği bu segment, artık geniş bir tema evrenine sahip: teknoloji, yapay zekâ, enerji, arbitraj, alternatif stratejiler gibi yeni nesil araçlara odaklanan fonlar hızla çoğalıyor. Dolayısıyla yatırım fonu dünyası yalnızca genişlemekle kalmıyor, aynı zamanda daha karmaşık bir hâl alıyor.
Teknoloji yardıma koşuyor
Teknoloji desteği olmadan bu kadar karmaşık bir fon evreninde sağlıklı bir analiz yapmak her geçen gün zorlaşıyor. Bir fonun geçmiş performansını, risk skorunu, varlık dağılımını, yöneticisini, karşılaştırma ölçütünü, rakiplerini ve volatilite tarihçesini tek tek manuel incelemek neredeyse imkânsız.
Bugün kullanıcıların en çok aradığı şey, yatırım fonlarını adeta bir “kontrol paneli” gibi yönetebildikleri bir uygulama deneyimi. Özetle fon detaylarını anlaşılır şekilde sunan, fonları karşılaştırma imkânı veren, kişiye özel takip listeleri oluşturabilen, analiz çıktılarının kolayca paylaşılabildiği, hatta yetkili yatırım kuruluşlarının model portföylerini inceleyebildiği ve kendine özel sanal portföy oluşturmaya imkân sağlayan uygulamalar. Böyle bir yapıda yatırımcı hem kendi stratejisini test edebiliyor hem de piyasa dalgalanmalarına çok daha bilinçli tepki verebiliyor. Yani finansal okuryazarlık, artık yatırım fonu okuryazarlığı gibi daha spesifik alanlara ayrılıyor diyebiliriz.
Bu perspektiften bakarak hem sektörün kıymetli profesyonellerinin önerilerinden hem yatırım fonu yatırımcılarıyla gerçekleştirdiğim sohbetlerden yola çıkarak bizzat katkı sağladığım Investag isimli mobil uygulama yayına alındı. Bu uygulama tamamen kullanıcı dostu bir yaklaşımla, sade, anlaşılır bir deneyimle yatırım fonları dünyasına yeni bir ışık yakmak için yola çıktı. Günümüz jargonunu kullanarak yatırım fonlarını “tag” mantığıyla kolaylıkla analiz etmenize olanak sağlıyor. Sektörümüze hayırlı ve uğurlu olsun.
Fon dünyasına girerken
Bu noktada bazı temel ilkeleri hatırlatmakta fayda görüyorum. Öncelikle fonun risk seviyesini kişinin kendi risk iştahıyla uyumlu hale getirmek gerekiyor. Yüksek getiri potansiyeli olan fonların aynı zamanda yüksek dalgalanma içerdiği unutulmamalı. Fonun geçmiş getirilerine bakarken yalnızca performansına değil, bu performansın nasıl bir risk karşılığında elde edildiğine odaklanmak önemli. Varlık dağılımı, fonun büyüklüğündeki değişim gibi konular da göz ardı edilmemeli. Ve elbette fonu periyodik olarak takip etmek, gerektiğinde stratejiyi güncellemek gerekiyor.
Bu ekosistemi destekleyen uygulamaların gelecekte yalnızca fon takibiyle sınırlı kalmayacağı da açık. Yapay zekâ tabanlı analizler, sosyal yatırım, kişiye özel fon önerileri, risk simülasyonları ve diğer yatırım enstrümanlarının aynı çatı altında birleştirildiği mobil platformlar önümüzdeki dönemin standartları olacaktır.
Bilginin en önemli güç olduğu yatırım dünyasında Investag gibi mobil uygulamaların desteğiyle teknoloji adaptasyonu yüksek yatırımcılar her zaman bir adım önde olacaklar.
Güzel bir gelecek için…