G20'nin W20'si: Son on yılda bir mucize gerçekleşti

 GÜLDEN TÜRKTAN (W20 Türkiye Dönem Başkanı)

 Dünyanın en büyük ülkeleri olan G20 ülkeleri ve Avrupa Birliği veya Afrika Birliği gibi bir­liklerin kadınlarla iletişim grubu olan G20 Kadın 20 (W20), 2015 yılında Türkiye'nin G20 Dönem Başkanlığı döneminde 20 ülke ve­ya birliğin oy birliğiyle kurulmuş­tur.

2015 yılında dönemin G20 Baş­kanlığı tarafından Kadın 20'nin (W20) Kurucu Başkanı olarak atandım. 2014 yılında Avustral­ya'nın Brisbane kentinde tüm Liderler tarafından oybirliğiy­le imzalanan G20 bildirgesinin 9. maddesinde şöyle deniyordu: "Ya­tırım, ticaret ve rekabeti artırma­ya yönelik eylemlerimiz kaliteli işler yaratacaktır. Ancak işsizliği ele almak, katılımı artırmak ve ka­liteli işler yaratmak için daha faz­lasını yapmalıyız. Ülkelerimizde­ki kadın ve erkek katılım oranları arasındaki farkı, ulusal koşulları da dikkate alarak, 2025 yılına ka­dar yüzde 25 oranında azaltma, 100 milyondan fazla kadını işgü­cüne dahil etme, küresel büyüme­yi önemli ölçüde artırma ve yok­sulluk ile eşitsizliği azaltma hede­finde hemfikiriz."

Bunu okuduğumda bunun ka­dınların ekonomiye katılımı için ciddi bir davet olarak gördüğümü söylediğimi, o dönemde ülkenin önde gelen kadın girişimciler ör­gütünün (Kagider) başkanı olarak bu hedefin gerçekleşmesi için bu konuyu ciddiyetle takip etmeliyiz dediğimi hatırlıyorum. Duydu­ğum şey ise "Siz bir hayalperestsi­niz, bu, hükümetlerin lafta kalma­sı mecbur olan bir sözü olacaktır, inanmayın" oldu.

"Burada söz konusu olan, ilgili ülkeler için büyüme. Bu bir seçim konuşması değil. Ülkeler için cid­di bir hedef belirleme" diye cevap vermeye çalıştım. Ancak sesim yeterince yüksek çıkmadı belki de ve insanlar kadınların ekono­miye katılımının geriye gideceği­ne inandılar. Ancak aynı zaman­da herkes, kadınların ekonomiye katılımının hane halkı için ek bir gelir olduğunu, yani ister kız ister eş olsun, hanedeki herkes için ar­tan bir gelir olması gerektiğini za­manla anladı.

O zamanki hedef, G20'de top­lam 100 milyon kadın ve her bir ülkenin istihdam açığının yüzde 25'iydi. Ülkeye özgü engellerin bireysel hedeflere ulaşmayı sağ­lamayacağını, ancak belki de ge­nel hedefe ulaşılabileceğini bili­yorduk. Bugün, 2025'te, tüm G20 ülkeleri olarak, son 10 yılda G20 ülkelerinde 100 milyon kadının istihdam edilmesi hedefinin aşıl­mış olmasından büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. Bu dönemde, G20 ülkelerinde 103 milyon kadı­nın istihdam edildiği görüyoruz. Bunun büyük bir kısmı Hindistan ve Endonezya gibi ülkelerde, yani Küresel Güney'de ve ABD'de ger­çekleşti.

Bu olumlu gelişme, ya da sürp­riz kadınların işlerini terk ettiğini gördüğümüz, COVID-19 pandemi­sinden sonra kadın istihdamının artık artamayacağını düşündüğü­müz ve yaşadığımız savaşlar nede­niyle ekonomik bir toparlanmanın sağlanamayacağını endişesiyle ciddi anlamda umutsuzluğa kapıl­dığımız bir dönemde yaşandı.

W20'nin çocuk bakımı çözüm­leri, kırsal alanlarda kadınların ekonomik katılımı, dijital beceri­lerin geliştirilmesi ve kadın lider­liği gibi belirli politika önerileri birçok ülkede hayata geçirildi. Dahası, bunlar gerçekleşti de. İlk bakışta, bu önerilerin önce G20 bildirgesine dahil edilmesi ve da­ha sonra uygulamaya konulma­sı bekleniyordu. Ancak ülkelerin bunları G20 bildirgelerine dahil etmeyi atladıklarını gördük. Oy­sa bunları kendi taahhütlerine dahil ettiler ve hatta uygulama­da başarılı oldular. Bu, yalnızca kadınlar için politika öneren bir grup olarak W20 için değil, aynı zamanda G20 hükümetleri için de bir başarı.

Yazara Ait Diğer Yazılar