“Üretim daha riskli!”

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

AYRINTI / Ferit PARLAK

Sipariş yetiştirebilmek için birkaç kez makinelerinin başında yatıp kalktığına, işçi çalıştırmasına rağmen o makineleri silip parlattığına, o makinelerle konuştuğuna şahit olduğum arkadaşım anlattı dün…

“Ürettiğimizi satamıyoruz artık…

Bölgenin tamamında aynı sorun…

Üretememek ve satamamak planlanmış yatırımlarımızı da engelleyince, para bankada kalıyor…

Parayı gören bankacılar da arıyor, ‘swap’ ve ‘opsiyon’ işlemleri için…

Önce karşı çıkıyorsun ama sonra paranın eridiğini görünce, anlatmalarını istiyorsun…

Enflasyonun, hatta üretim ve ticaretin üstünde getiriler sundukları için de bu alana yöneliyorsun…

10 milyon ve üzerinde mevduatı olan sanayiciler olarak, finansal işlemlerle para kazanmanın peşine düştük…”

* * *

“Bu işler, çok riskli değil mi kardeş?” dedim…

“Döviz kurundaki oynaklığa, krediyle iş yapanlara, yurtdışı pazarlarla siyasi ilişkilerimize bakarsan üretim daha riskli!” cevabını aldım…

* * *

Otururken, teknokentte üretim yapan/yapmaya çalışan diğer bir arkadaşımız geldi…

“Yabancı müşterisi olan ürünü geliştiriyoruz, üretmek için destek alamıyoruz” diye söze başladı…

Çarpıcı bir iddia ile devam etti:

“Destek alanları da en fazla 3 yıl görüyoruz.

Aldıkları desteği hiç edip, kaçıyorlar…

Bir araştır, teknokentlerde üretim için destek alanların, yüzde kaçı üretimine devam ediyor?
120’nin üzerinde teknokent var.

Destek alarak oralarda üretim yapanların, en fazla yüzde 5’i üretime devam ediyordur…

Yüzde 95’i battı yada sattı…

Destekler, teknoloji ile ilgisi olmayan insanlara veriliyor.

Sanayi Bakanlığı’nda bu oranları gösteren resmi veriler vardır.

Tersi çıkarsa tüm malvarlığımı sana veririm!

Ayrıca, beni batırmak için çalışanlarıma iki kat maaş teklif eden yabancılar var.

Maaşları zamanında ödeyemediğim için, teklif alan gidiyor!”

* * *

İstihdam için yatırım sıkıntısı, yatırım için sermaye sıkıntısı çeken Türkiye’de son durum bu…

Üretim için gereken sermaye ya rantta, ya finansal işlemlerde ya da eşte, dostta!

* * *

Teknokent deyince, dün sabah gündemde, farklı bir tarafıyla konusu geçti…

Bosna’da üretim yapan Zemana Bilişim’in sahibi Orhan Akyürek, Ankara Temsilciliğimizden Filiz Coşkun’a anlatmış…

“Şirketimizi 2007 yılında Bosna’da kurduk…

2 yıl sonra Bulgaristan’a da ofis açtık…

Öncelikle ABD ve Avrupa’ya ihracata başladık. Şu anda 130 ülkeye ihracat yapıyoruz…

Türkiye’de ki bazı teknokentlerde de üretim yapmak istedik…

“Yer yok!” dediler…”

* * *

Teknokent desteklerinden faydalanmak için öyle ilgisiz firmalar teknokentlerde yer aldılar ki…
İlgili firmalara kolayca “Yer yok!” diyebilmek, başka bir yaramız…

* * *

Tarımdan turizme, ağır sanayiden hizmetlere kadar tüm alanlarda verilen desteklerin, hedefine ulaşıp ulaşmadığını denetlemesek de, hiç olmazsa çıplak gözle görülebilenlere el atsak, algı ve beklentilerin değişmesi için bir adım olacaktır…

Beklentilerin kısa dönemde hayata geçirilmemesi ise, tehlikeli ve sürdürülebilir olmayan alanlarda kazanç aramanın önünü açacaktır…

Örnek mi?

170’e yakın maddesi ile şubat ayında çıkması beklenen Üretim Reform Paketi’nin bugüne kadar bekletilmesi ve istihbaratıma göre bugün o maddelerden sadece 70’e yakının pakette kalacak olması, tehlikeli ve sürdürülebilir olmayan alanlarda kazanç aramanın önünü açmıştır…

Sonuç mu?

“Üretim daha riskli!” algısının yaygınlaşmaya başlaması, kronikleşmiş sorunlara yeni bir sorunun ekleneceğinin habercisidir…

Referandum sonuçlarını da ciddi şekilde etkileyen bu durum, siyasetçilerde de ‘algı’ ve ‘öncelik’ değişimine vesile olmalıdır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar