Yapay zekâ uygulamalarının önündeki zorluklar
Gartner’ın yeni yayınlanan raporu, yapay zekâ (YZ) uygulamalarının önündeki engelleri anlamak için önemli içgörüler sunuyor. Kuşkusuz her değişim, her zaman dirençle karşılaşıyor. Ama dönüşüm, o dirence rağmen gerçekleşiyor. Bugün YZ, tüm sektörlerin, şirketlerin ve bireylerin gündeminde. Tartışmasız ve kaçınılmaz biçimde bir değişim, dönüşüm faktörü olarak kabul edilmiş durumda.
Herkes işlerini daha hızlı, doğru, karlı ve yaratıcı yapabilmek, sadeleşmek, yalınlaşmak, tasarruf etmek ve hafiflemek için YZ’yı anlamaya, kullanmaya çalışıyor. En azından niyet ediyor, yapacağız-edeceğiz diyor ama mutlaka gündeminde tutuyor. Hangi aşamada olursa olsun, iş dünyasında bu amansız dönüşüm dalgasında mücadele eden firmalara bir ayna olması açısından önemli gördüğüm aşağıdaki bilgileri paylaşıyorum. Bakın bakalım sizde durumlar nasıl? Siz neleri deneyimliyorsunuz?
Rapora ve içindekilerin kısa özetini içeren tabloya şuradan ulaşabilirsiniz: https://shorturl.at/3D5JX
Özetine gelirsek; son üç yıldır gündeminde YZ olan kuruluşlar olgunluk seviyelerine göre farklı engellerle karşılaşıyor. İki Temel Grup İnceleniyor:
1 Yüksek Olgunluk Seviyesindeki Kuruluşlar: YZ’yı önemli süreçlerinde en az bir kez kullanmış olanlar.
2 Düşük Olgunluk Seviyesindeki Kuruluşlar: YZ’yı henüz süreçlerine entegre etmemiş olanlar.
Bu ayrım, şirketlerin YZ yolculuğunun farklı aşamalarında karşılaştığı zorlukların nasıl değiştiğini anlamak açısından kritik. Araştırmaya katılan YZ liderleri, kendi kurumlarında en büyük YZ engellerini önem sırası ile şöyle belirtiyor:
Yüksek olgunlukta olanlar– En büyük engeller
YZ’yı operasyonlarına fiilen entegre eden şirketler için ilk sıradaki engel: güvenlik tehditleri. Katılımcıların %23’ü bunu birinci sırada, %48’i ise ilk üç engelden biri olarak görüyor. Veri güvenliği, siber saldırılar, sistemlerin kötüye kullanımı gibi riskler bu aşamada daha fazla öne çıkıyor.
Bu şirketler aynı zamanda şu engellerle de karşılaşıyor:
* Veri kalitesi ve kullanılabilirliği (%29),
* Mevcut sistemlerle entegrasyon zorlukları (%23),
* Teknik uygulama problemleri (%22),
* YZ projelerini operasyonel hale getirme zorluğu (%22),
* Yüksek maliyet (%22).
Bu bulgular, YZ’nın kurulması kadar sürdürülebilir şekilde işlemesi, mevcut sistemlerle sorunsuz çalışması ve makul maliyetle ölçeklenebilmesinin de ciddi zorluklar yarattığını gösteriyor.
Düşük olgunlukta olanlar – En büyük engeller
Henüz YZ’yı uygulamaya geçirmemiş şirketler için en büyük engel: Doğru kullanım senaryosunu bulamamak. Katılımcıların %11’i bunu birinci engel olarak belirtiyor, %37’si ise ilk üç arasında gösteriyor. Bu, YZ’nın iş değeri yaratabileceği alanları netleştirme konusunda ciddi bir kararsızlık yaşandığını gösteriyor.
Bu şirketler için diğer önemli engeller:
* YZ’yı finanse edememek (%15 birinci tercih, %23 ilk üçte),
* Doğru yeteneği bulmakta zorlanmak (%27),
* Veri kalitesi veya bulunabilirliği (%34),
* YZ’nın değerini ölçmekte zorlanmak (%22),
* YZ projelerini devreye alamamak (%19),
* Halüsinasyonlar / hatalı sonuçlar (%17).
Bu grup, YZ yolculuğunun daha başında yer alıyor. Karar veremiyor, kaynak yaratamıyor, risk almakta tereddüt ediyor. En temel ihtiyaçları: netlik, yetenek, veri ve cesaret.
Sonuç: Yapay zekâ olgunluğu arttıkça şirketlerin karşılaştığı engeller değişiyor. Başlangıç aşamasındaki kuruluşlar için en büyük sorunlar; doğru kullanım alanlarını belirlemek, fonlama sağlamak ve yetenek bulmak. İleri seviyedekiler ise güvenlik riskleri, entegrasyon ve operasyonel maliyetlerle uğraşıyor. Her iki grup için de veri kalitesi ve kullanılabilirliği kritik önemde. Bu tablo, YZ adaptasyonunun doğrusal değil, evrelere özgü zorluklarla dolu bir yolculuk olduğunu gösteriyor. Şirketler stratejilerini, bulundukları YZ olgunluk seviyesine göre tasarlamalı ve sürekli güncellemelidir.
Kurumlar YZ’de ilerledikçe sorunlar “teknik”ten “stratejik”e evriliyor. Bu farkı bilmek, kaynakları doğru yönlendirmek için şart…