Yol haritasında öncelik ‘tek çatı’…

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

Uzunca bir süredir yüksek teknolojili, katma değeri yüksek ürün üretimini artırmaya çalışıyoruz…
Yükte hafif, paha da ağır ürün üretimi için Ar-Ge destekleri veriyoruz…
* * *
14 yılda, araştırmacı personel sayısı birkaç kat artarak 122 bine çıktı…
Ar-Ge için sadece 2016’da 7.5 milyar lirası merkezi bütçeden olmak üzere 20 milyar 600 milyon lira harcama yapıldı…
2017’de 8.2 milyar lirası merkezi bütçeden olmak üzere 24 milyar lira harcandı…
Patent başvurusu kat kat arttı…
Ama…
Yüksek teknolojili ürünlerin ihracatı ve GSMH içindeki payı artmadı…
Hatta düştü!
* * *
İhraç ürünlerimizin kilogram fiyatı 2014 yılında 1.59 dolara çıkmıştı…
2015’te 1.44 dolara düştü…
2016’da 1.37 dolara geriledi…
2017’de ise 1.35 dolarla düşüş devam etti…
* * *
Yüksek teknolojili ürünlerin, ihracatımız içindeki oranı 2016’da 3.6…
2017’de 3.9…
2018’in ilk 5 ayında 3.5…
* * *
Eski Bakan Faruk Özlü çözüme dikkat çekmişti:
“Bir şeyler ters gidiyor…
Onlarca kurum ve kuruluş Ar-Ge desteği veriyor.
Bu parça parça olunca istenilen etki oluşmuyor.
Birisinin çıktısı öbürünün girdisi olacak ki sistem düzelsin, tıkır tıkır işlesin…
Yeni politikada bilim, sanayi ve teknoloji politikasının müştereken belirlenmesini öngörüyoruz…
Bu destekleri tek çatı altında toplayıp, odaklanamama sorununu çözmeyi amaçlıyoruz.”
* * *
Eli taşın altında olanların bir araya geldiği OSTİM’in Başkanı Orhan Aydın’ın bu konuda anlattıkları, yol haritası için önemli:
“Bir motorun, türbinin, pilin üretimi akıl, çaba, emek, birikim, destek isteyen uzun soluklu bir iştir.
Bozacaksınız, kıracaksınız, dökeceksiniz, sabredeceksiniz, sonuçta ortaya bir şey çıkacak.
Bugün rüzgar türbinlerini yabancılardan aldık ve dönen her türbin 8 yıl boyunca üretici firmaya çalışıyor.
8’inci yıl teknoloji değişiyor ve katma değerin tamamı yine üretici firmaya gidiyor…
Üreticiler olarak bir araya geldik ve kümelenmeler oluşturup, “Bu ürünleri biz üretelim” dedik.
Sanayi Bakanlığı da yüzde 50 destek verdi.
Ardından Maliye Bakanlığı, “Bu desteğin yüzde 50’si vergi olarak kesilecek” dedi.
Son aşamaya getirdiğimiz yerli ve milli metro aracı üretim projesi, böylece, başlamadan bitti!
Birisi yazıyor, öbürü uygulamıyor.
Başbakanlık genelge çıkarıyor, belediyelere “yeri ürünü alın” diyor.
Bütün belediyeler ithal ürün alımına devam ediyor!
Kurumlar birbiriyle konuşmuyor…
Bedeli de, dış ticaret açığı, cari açık, döviz açığı olarak ödeniyor.”
* * *
Bir, iki belediyenin bile projelerinde yerli ürünü tercih etmesi halinde seri üretime başlayabileceğimiz alanlar olduğunu görebilmeliyiz. Ve küçümsediklerimiz için, önemsediğimiz bedeller ödediğimizi bilmeliyiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar