3 stratejik yatırım yaptı, 7 kat büyüdü

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR EKONOMİ GÜNLÜĞÜ [email protected]

Çimsa, geçtiğimiz yılın son çeyreğinde tamamladığı Mannok satın alımıyla bu yolculukta tarihi bir adım attı. İspanya, ABD ve İrlanda’da yapılan küresel yatırımlarla şirketin piyasa değeri 1.4 milyar dolara çıktı. Çimsa, ABD ve Avrupa’da güçlenmeye devam edecek.

Çimsa, sadece çimen­to ihracatçısı olmak­tan çıkarak dünyanın farklı coğrafyalarında üretim ağı olan küresel ölçekte reka­bet eden güçlü bir yapı mal­zemeleri şirketine dönüştü. 2021 yılında İspanyol Bu­nol’u satın alan ve ABD’de be­yaz çimento tesisine ek ola­rak gri çimento öğütme tesisi yatırımı yapan Çimsa, 2024 yılında da İrlanda ve Birleşik Krallık pazarının güçlü oyun­cularından Mannok’u 330 milyon Euro değerle bünye­sine katarak holdingin bugü­ne kadarki en büyük yurt dı­şı satın alımını gerçekleştir­di.

Toplam 600 milyon dolar olarak hesaplanan bu üç ya­tırımın da etkisiyle şirketin 5 yılda piyasa değeri dolar ba­zında 7 kat artarak 1,4 milyar dolar seviyesine çıktı. Çimsa, bugün beyaz çimentoda dün­yanın en büyük iki, kalsiyum alüminat çimentoda (CAC) dünyanın en büyük üç oyun­cusundan biri haline geldi.

ABD'deki yatırımımızı bu yıl devreye alacağız

Mannok tesislerinin bulun­duğu İrlanda’da bir grup gaze­teci ile görüşen Çimsa CEO’su Umut Zenar, son yıllardaki dönüşümde, yurt dışı yatırım­ların çok önemli bir yeri ol­duğunu ifade etti. Zenar, dö­nüşümde etkili olan 3 strate­jik yatırımla ilgili bilgi verdi: “2021 yılında İspanya Buñol satın almasını tamamlayarak beyaz çimentoda dünyanın sayılı üreticileri arasına gir­dik.

Avrupa’daki bu büyüme adımımızı Amerika coğrafya­sına taşımak adına, ABD’de var olan beyaz çimento tesi­simize ek olarak, gri çimen­to öğütme tesisinin inşaatına devam ediyoruz. Bu tesisimizi bu yıl içerisinde devreye ala­cağız. Son olarak, Mannok’u bünyemize katarak hem ürün hem de coğrafi çeşitlilik an­lamında çok önemli bir adım attık.

Mannok ile gaz beton ve prekast gibi çimento baz­lı ürünlerin yanı sıra yalıtım malzemeleri ve geri dönüştü­rülmüş plastik ambalaj ürün­lerini de portföyümüze kattık. Bu üç yatırımın toplam bü­yüklüğü yaklaşık 600 milyon dolar. Bugün İspanya’da be­yaz çimento sektörünün lide­riyiz. Beyaz çimentoda dünya ikincisi, CAC’da ise dünyada üçüncü sıradayız. Bunlar yal­nızca Çimsa için değil, Türki­ye’nin yapı malzemeleri sek­törü açısından da büyük ba­şarı.

Ama küreselleşmeyi yalnızca üretim tesisleri aç­makla sınırlı görmüyoruz. 2023 yılında, Avrupa’nın sa­nayi ve inovasyon üssü Mü­nih’te, Münih Teknik Üni­versitesi bünyesinde Saban­cı Teknoloji Merkezi’ni açtık. Burada, özel ürünler gelişti­rirken, müşteri ilişkilerimizi de derinleştiriyoruz. Aynı za­manda Mersin’de ürettiğimiz CAC gibi katma değerli ürün­lerimizi, hem Mannok hem de Münih üzerinden yeni pazar­lara ulaştırıyoruz” dedi.

Döviz bazlı satışların oranı yüzde 70’i geçecek

Mannok satın almasının İspanya ve ABD’den sonra, İrlanda ve Birleşik Krallık pa­zarlarında da Çimsa’ya yeni kapılar açacağını ifade eden Umut Zenar, bu yatırımın şir­ketin müşteri tabanını ve pa­zar çeşitliliğinı artıracağını söyledi. “Üstelik burada yal­nızca çimentodan bahsetmi­yoruz. Mannok, İrlanda ve Birleşik Krallık’ta yapı mal­zemeleri alanında en geniş ürün yelpazelerinden birine sahip şirketlerden biri” diyen Zenar, “Çimento ve çimen­to bazlı ürünlerin (gaz beton, prekast, gibi) yanı sıra, yalı­tım malzemeleri ve geri dö­nüştürülmüş plastik amba­laj üretimiyle de öne çıkıyor.

Mannok’un eklenmesiyle birlikte, Çimsa’nın döviz baz­lı satışlarının oranı yüzde 70’in üzerine çıkararak ulus­lararası gelirlerimizin payını daha da artırmış olacağız. Bu satın almamızın ürün ve coğ­rafi çeşitliliğimize olan katkı­sını özellikle 2025 yılında çok daha iyi göreceğiz. Dünyanın üç kıtasına yayılan Çimsa te­sislerinin arasındaki siner­jiyle, önümüzdeki dönemde çok daha güçlü bir Çimsa gö­receğiz” diye konuştu. Zenar, Mannok bünyesinde bulunan paketleme tesisiyle birlikte, yeni bir iş koluna da adım at­tıklarının altını çizdi.

Enflasyon muhasebesi uy­gulanmış 2024 finansal so­nuçlarını da geçtiğimiz gün­lerde açıkladıklarının altını çizen Umut Zenar, “Tabii bu sonuçlarda, Mannok’un etki­si son derece sınırlı. Biz satın alma işlemini Ekim 2024’te tamamladığımız için, sade­ce son çeyrek performansını karlılığımıza yansıtabildik. 2025 yılında, operasyonel karlılıkta ve net karda Man­nok’un tam etkisini görece­ğiz” ifadelerini kullandı.

Küresel şirketiz ama Türkiye bizim evimiz

Türkiye’de de önemli yatı­rım kararları aldıklarının al­tını çizen Umut Zenar, “2024 yılında Mersin’de tamamla­dığımız yaklaşık 45 milyon dolar CAC yatırımımızla, bu alanda dünyanın en büyük üçüncü üreticisi olduk. Bura­da daha da büyümek istiyoruz. Yaklaşık 32 milyon dolar büt­çe ayrılan ilave bir yatırımla, bu alandaki kapasitemizi da­ha da artıracağız. Bu yatırı­mı da 2026’nın ilk yarısında tamamlamak istiyoruz. Bu­nunla birlikte Mersin’i, CA­C’ın dünya başkentlerinden biri yapacağız. Diğer yandan, Eskişehir tesisimizdeki atık ısı ve yenilenebilir enerji ya­tırımlarımızda da artık sona geldik. Onları da önümüzde­ki dönemde devreye alacağız. Biz küresel bir şirketiz ama Türkiye bizim evimiz. Burada güçlü olmadan, küresel şirket pozisyonumuzu güçlendir­memiz mümkün değil” dedi.

600 futbol sahası büyüklüğünde tesis

2024 yılında Çimsa bünyesine katılan Mannok tesisleri, İrlanda Cumhuriyeti ile Birleşik Krallık sınırında malzeme teknolojileri odaklı bir sanayi bölgesinde yer alıyor. 4 bin dönüm büyüklüğünde olan tesisler, yaklaşık 600 futbol sahası büyüklüğünde. Tesislerin bir kısmı Kuzey İrlanda’da ve diğer bölümü ise İrlanda Cumhuriyetinde bulunuyor. 800 kişiye istihdam sağlanırken, çalışanların Kuzey İrlanda tarafında olanları sterlin, İrlanda Cumhuriyeti tarafında olanlar ise euro cinsinden maaş alıyorlar.

 “Amerika ve Avrupa’da satın almalar yapabiliriz”

 Sabancı Holding Malzeme Teknolojileri Grup Başkanı Burak Orhun, bugün Malzeme Teknolojileri Grubu’nun, Sabancı Holding net aktif değeri içerisinde yaklaşık yüzde 14’lük bir paya sahip olduğunu da sözlerine ekledi. Orhun, “2029 yılı itibarıyla bunu yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Hem bu paya erişebilmek hem de malzeme tarafındaki küresel varlığımızı pekiştirebilmek için, portföyümüzü dönüştürebilecek, stratejimizle uyumlu satın almalar yapmaya devam edeceğiz. Bu satın almalar da büyük montanlı olacaktır. Bunun için de öncelikli olarak Amerika ve Avrupa coğrafyasına bakıyoruz” ifadelerini kullandı.

Üçlü pazarın açılması yeni dönemin başlangıcı olacak

Türkiye’nin bölgesindeki gelişmelerin, çimento sektörünün geleceği açısından da belirleyici olacağının altını çizen Umut Zenar, “Özellikle Suriye’de önemli bir potansiyel var. Bu yılın başı itibarıyla, olumlu etkiyi biz kendi operasyonlarımızda da hissediyoruz. İşin tahsilat tarafında da bir sıkıntı yaşamıyoruz. Diğer yandan Rusya- Ukrayna tarafındaki gelişmeler yine önemli. Biz buraya ‘üçlü pazar’ olarak bakıyoruz. Rusya- Ukrayna-Beyaz Rusya olarak. Eskiden hem bizim hem sektörün önemli bir pazarıydı bu bölge ve şimdi yavaş yavaş geri geldiğini görüyoruz. Bu üçlü pazarla birlikte, Orta Doğu pazarının da tam anlamıyla geri gelmesi, Türk çimento sektörü için bambaşka bir dönemin başlangıcı olur” dedi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar