5 yılda üçüncü fabrikayı açacak global pazarlarda büyüyecek

Korkmaz, önümüzdeki 5 yıl içinde üçüncü fabrikasını devreye alarak üretim kapasitesini artırmayı ve global pazarda marka gücünü büyütmeyi hedefliyor. Genel Müdür Kerim Korkmaz, hem iç pazarda hem de ihracatta sürdürülebilir büyüme odaklı yatırımların süreceğini belirtti.

Ev ve mutfak eşyala­rı sektöründe faaliyet gösteren Korkmaz, 5 yıl içerisinde üçüncü fabrikasını devreye alacak. Mağaza sayı­sını artırmayı planlayan şir­ket, yurtdışında marka olmak için de yatırımlarını hızlandı­racak.

“Fabrikalarımızda yü­rüttüğümüz modernizasyon çalışmaları planlandığı şekil­de devam ederken, önümüz­deki 5 yıl içinde, Korkmaz ola­rak elektrikli ev aletleri üre­tim kapasitemizi artırmak ve ürün çeşitliliğimizi geliştir­mek amacıyla 3. fabrikamızı hayata geçirmeyi planlıyoruz” diyen Korkmaz Genel Müdürü Kerim Korkmaz, “Bu yeni te­sis, sadece üretim gücümüzü büyütmekle kalmayacak, aynı zamanda teknolojik altyapısı ve sürdürülebilir üretim yak­laşımıyla sektöre yeni bir stan­dart getirecek.

Ar-Ge çalışma­larına özel alanlar ayrılacak bu fabrikada, hem iç pazarın hem de ihracatın ihtiyaçlarına ce­vap verecek yenilikçi çözümler geliştirmeyi hedefliyoruz. Fab­rika, aynı zamanda istihdama da önemli katkı sağlayacak; bu yatırımla birlikte Korkmaz’ın üretim gücü daha da pekişe­cek” diye konuştu. Korkmaz, DÜNYA’ya şirketin hedefleri­ni, yatırımlarını ve sektör hak­kında beklentilerini anlattı. Korkmaz, şunları söyledi:

İlk yarı verimli geçti, bu ivmeyi koruyacağız

"2025 yılına güçlü ve karar­lı bir başlangıç yaptık. Yılın ilk yarısında, belirlediğimiz stra­tejik hedefler doğrultusunda hem üretim hem de satış tara­fında istikrarlı bir performans sergiledik. Özellikle dijitalleş­me, yenilikçi ürün geliştirme ve ihracat odaklı yatırımları­mız sayesinde iç pazarda güçlü bir duruş sergilerken, uluslara­rası pazarlarda da payımızı art­tırmaya yönelik önemli adım­lar attık.

Elbette küresel eko­nomik dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve finansman mali­yetleri gibi bazı zorluklar mev­cut. Ancak biz bu süreci, esnek iş modellerimiz ve proaktif yaklaşımımızla yönetiyoruz. Genel olarak 2025’in ilk yarısı, bizim için dönüşüm, güçlenme ve sürdürülebilir büyüme açı­sından oldukça verimli geçti. Yılın ikinci yarısında da bu iv­meyi korumayı hedefliyoruz."

2026 yılında 80 mağazaya ulaşmayı hedefliyor

"2025’in ikinci yarısına gi­rerken hedefimiz, güçlü ve sür­dürülebilir bir büyüme ivme­si yakalamak. Bu doğrultuda hem yurt içi hem de yurt dışı pazarlarda markamızı daha ge­niş kitlelerle buluşturmak adı­na stratejik adımlar atıyoruz. Öncelikli hedeflerimiz arasın­da, Türkiye’nin farklı bölgele­rinde yeni mağaza açılışları ve mevcut mağazalarımızın mo­dernizasyonu yer alıyor.

Ma­ğaza içi müşteri deneyimini iyileştirmeye, ürün sunumla­rını daha etkili kılmaya ve diji­tal satış kanallarımızla entegre çalışan bir alışveriş deneyimi sunmaya odaklanıyoruz. Şu an Türkiye genelinde 72 peraken­de mağazamızla tüketicileri­mize ulaşıyoruz. Tasarımı, yer­leşimi ve hizmet yaklaşımıy­la müşteriye daha yakın, daha erişilebilir bir yapı hedefliyo­ruz. Önümüzdeki bir yıl içinde 80 mağazaya ulaşmayı planlı­yoruz. Bu yeni mağazalarla bir­likte daha fazla noktada müşte­rilerimize dokunmayı ve mar­kamızın gücünü sahada daha görünür kılmayı amaçlıyoruz.

Global pazarlama tarafında da marka bilinirliğimizi arttıra­cak, kültürel farkındalığı yük­sek kampanyalar ve iş birlikle­riyle daha fazla pazarda etkin olmayı hedefliyoruz. Bu kap­samda, hem fiziksel satış ka­nallarımızı hem de dijital plat­formlarımızı büyütmek, mar­kamızı global ölçekte akla ilk gelen, güvenilir mutfak marka­larından biri haline getirmeyi amaçlıyoruz.

Yalnızca Türkiye’de değil, global pazarda da güçlü bir marka olma vizyonuyla ça­lışmalarımızı sürdürüyoruz. 2025 yılı ihracat hedeflerimiz doğrultusunda, sürdürülebi­lir ve dengeli bir büyüme yak­laşımı benimsiyoruz. Geçtiği­miz yıl elde ettiğimiz ihracat başarısını bu yıl daha da ileriye taşıyarak, ihracat hacmimizi yüzde 10 oranında arttırmayı hedefliyoruz.

2024’te özellik­le Orta Amerika pazarı oda­ğımızda yer aldı. Guatemala başta olmak üzere, bu bölgede kurduğumuz yeni iş ortaklık­ları sayesinde önemli bir sıç­rama yaşadık. Aynı zamanda, Orta Doğu ve Balkanlar gibi stratejik pazarlarda da güçlü bir konum elde ettik. Bu böl­gelerde kahve makinelerimiz, hem fonksiyonellik hem de es­tetik tasarımıyla yoğun ilgi gö­rüyor."

Küresel baskılara karşı esnek üretim yapıyoruz

"Son dönemde küresel enf­lasyonun etkileri ve ham­maddede yaşanan fiyat dal­galanmaları, üretici firmalar açısından önemli sınamalar yarattı. Özellikle Çin’de fab­rika çıkış fiyatlarında gözlem­lenen sert düşüş, küresel üre­tim zincirlerinde dalgalan­maya yol açtı. Haziran ayında Çin’de üretici fiyat endeksi­nin yıllık bazda %3,6 oranın­da gerilemesi, bu durumun ciddiyetini ortaya koydu. Bu durum, başta ihracat yapan sektörler olmak üzere pek çok üreticinin fiyat baskısıy­la karşı karşıya kalmasına ne­den oldu.

Korkmaz olarak biz de bu be­lirsizlik ortamına karşı proak­tif ve esnek bir üretim stratejisi benimsedik. Hammadde teda­rikinde çeşitliliği arttırarak tek bir kaynağa bağımlılığı azalt­mayı, üretim planlamasında ise esneklik sağlayacak dijital sistemlerle süreçlerimizi da­ha çevik hale getirmeyi önce­liklendirdik. Enerji verimliliği yüksek makineler ve sürdürü­lebilir üretim uygulamalarına yaptığımız yatırımlarla mali­yet baskılarına karşı daha di­rençli hale geldik.

Aynı zaman­da iç pazarda fiyat-performans dengesi güçlü ürün portföyü­müzü korurken, dış pazarlarda ihracat potansiyeli yüksek seg­mentlerde katma değeri yük­sek ürünlere yöneldik. Küresel ölçekte yaşanan bu ekonomik dalgalanmalara karşı dayanık­lılığımızı arttırarak, büyüme hedeflerimizden sapmadan yolumuza devam ediyoruz."

Orta gelir grubuna uygun ürünler geliştirildi

"Son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmalar, doğal olarak tüketici davranışlarında da bazı değişimlere yol açtı. Korkmaz olarak biz, bu süreci dikkatle izliyor ve tüketicinin önceliklerini anlayarak ürün stratejilerimizi esnek şekilde güncelliyoruz. Geniş ürün yelpazemiz sayesinde farklı gelir gruplarına hitap edebiliyor; hem kaliteyi hem de erişilebilirliği ön planda tutan çözümler sunabiliyoruz.

Özellikle orta gelir grubuna yönelik olarak fiyat-performans dengesini gözeten, fonksiyonelliği yüksek ve uzun ömürlü ürünler geliştirmeye devam ediyoruz. Bu yaklaşım, sadece fiyat odaklı değil; aynı zamanda kullanım kolaylığı, enerji verimliliği ve dayanıklılık gibi unsurları da kapsıyor. Tüketicinin değişen ihtiyaçlarına karşı duyarlı kalmak ve sürdürülebilir değer sunmak, bizim en temel önceliklerimiz arasında yer alıyor."

Sektörde yüzde 10’luk büyüme beklentisi

"Küçük elektrikli ev aletleri sektörü, kullanıcı ihtiyaçlarının değişimi, yaşam tarzlarındaki dönüşüm ve teknolojik gelişmelerle birlikte son yıllarda büyük bir ivme kazandı. 2024 yılında sektör, yüzde 10’luk bir büyüme göstererek 1 milyar dolarlık bir pazar hacmine ulaştı. 2025’in ilk çeyreğinde de yaklaşık yüzde 7’lik bir büyüme kaydedildi ve yıl sonu için yeniden çift haneli, yaklaşık yüzde 10’luk bir büyüme öngörülüyor.

Bu gelişmeler, sektördeki dinamik yapının ve tüketici taleplerindeki çeşitlenmenin açık bir göstergesi. Dönüşümün ana itici güçleri arasında şehirleşme, zaman yönetimi ihtiyacı, sağlıklı yaşam trendleri, dijitalleşme ve artan bireysel konfor beklentileri yer alıyor. Tüketiciler artık yalnızca işlevsel değil, aynı zamanda şık, enerji tasarruflu, kompakt ve çok fonksiyonlu ürünleri tercih ediyor. Bu eğilim, özellikle kahve makineleri, airfryer’lar, robot süpürgeler ve kişisel bakım ürünleri gibi kategorilerde açıkça görülüyor."