Cari açıkta trend tersine dönüyor
Parasal sıkılaşma döneminde özellikle sanayi sektörünün üretimde frene basması sonucu hammadde/ara malı dış alımında yaşanan sert düşüş ve ithal tüketimin eski hızını yitirmekle birlikte artmaya devam etmesi paralelinde hızla küçülen dış ticaret açığı ve buna bağlı olarak cari açıkta trend tersine dönmeye başladı.
Haziran 2023’te göreve gelen yeni ekonomi yönetiminin başlattığı faiz artırımı ve parasal sıkılaştırma döneminde ekonomide en pozitif gelişme, dış ticaret açığı ve cari açıktaki hızlı küçülme olmuştu. Tüketim ithalatı hız kesmekle birlikte artışını sürdürürken, sanayinin ciddi oranda üretimi kısması dolayısıyla toplamda en büyük paya sahip olan girdi ithalatında sert düşüş yaşanmış, bu da açığın hızla küçülmesi sonucunu doğurmuştu.
Büyüme süreci başladı
Faiz indirimleri arifesinde sanayi üretiminde başlayan canlanma ile girdi ithalatının tekrar artışa geçmesi ve tüketim malı ithalatındaki artışların yeniden ivme kazanması ile cari açığı büyütecek olan dış ticaret açığı da yeniden büyüme sürecine girildi.
Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre yatırım (sermaye) malı ithalatı yüzde 2,3 düşüşle 3 milyar 591,5 milyon dolara gerilerken, hammadde/ara malı ithalatı yüzde 9,5 artışla 20 milyar 976,6 milyon, tüketim malı ithalatı yüzde 27,9 artışla 4 milyar 231,2 milyon ve toplam ithalat yüzde 10,2 artışla 28 milyar 846,5 milyon dolar oldu.
Böylece ocak sonu itibarıyla son bir yıldaki yatırım malı ithalatı 50 milyar 638,4 milyon, hammadde ithalatı 238 milyar 256,1 milyon, tüketim malı ithalatı 54 milyar 469,8 milyon ve toplam ithalat 344 milyar 20 milyon dolara ulaştı. Son bir yıldaki toplam ithalat hacminin yüzde 14,7’sini yatırım malı, yüzde 69,3’ünü hammadde, yüzde 15,8’ini tüketim malı dış alımı oluşturdu. Ocak itibarıyla son bir yılda Türkiye’nin toplam ihracatı ise 263 milyar 17,4 milyon dolar oldu ve yıllık bazda 83 milyar 662,5 milyon dolarlık dış ticaret açığı verildi.
Son üç ayda değişen eğilim
Program döneminde ihracat, aylar itibarıyla yıllık değişimleri dalgalı bir seyir izlemekle birlikte giderek düşen ithalata göre daha iyi bir performans sergilerken, hammadde ve tüketim malları kaynaklı ithalat artışlarının yeniden ivme kazanması ile son aylarda bu trend tersine döndü.
Hammadde/ara malı dış alımında program döneminde aylar itibarıyla devam eden yıllık bazda düşüş, faiz indirimi beklentilerinin arttığı ekim ayında durdu. Ekimde söz konusu ithalat yıllık bazda bir yıl önceki düzeyini yakaladı.
Programın başladığı Temmuz 2023’te yüzde 100’e yaklaşan yıllık artışı izleyen aylarda hız kesen ve Temmuz 2024’de yıllık değişimi yüzde 3,2 ile eksiye geçen, ancak ağustostan itibaren yeniden yıllık bazda artmaya başlayan tüketim malı ithalatı da eylüldeki yüzde 12’lik artıştan sonra ekimde de yüzde 7,9 artışla canlılığını korudu.
Kasım ayı gelişmeleri ise dış ticarette bir kırılmanın işaretini verdi. Kasımda sanayi üretiminde canlanma eğiliminin göstergesi olarak ara malı ithalatında yıllık artış yüzde 3,9 oranı ile belirginleşti, tüketim malı ithalatındaki yıllık artış da yüzde 15,5’le ivme kazandı.
Hammadde ithalatında aylar sonra kasımda belirginleşen artış eğilimi sanayi üretiminde yeniden canlanma sürecine işaret etti. Faiz indirim sürecinin fiilen başladığı aralık ve devam ettiği ocak aylarında ise her iki kategoride de ithalat artışları daha da hızlandı. Hammadde ithalatı aralıkta yüzde 11,6, ocakta yüzde 9,5; tüketim malı ithalatı da sırasıyla yüzde 27 ve yüzde 27,9 oranlarında yıllık artışlar kaydetti.
Program döneminde aylar itibarıyla genelde yıllık bazda düşüş kaydeden toplam ithalat da pastada en büyük paya sahip olan ara malları ve payı gideren artan tüketim mallarındaki artışlara bağlı olarak geçen yılın son çeyreğinde büyüme trendine geçti. Toplam ithalat aralık ayında yıllık yüzde 10,9’la program döneminin en yüksek artışını kaydetti ve ocak ayında da yüzde 10,2 ile büyüme eğilimini sürdürdü.
Yıllık açık 83,7 milyar dolara çıktı
Parasal sıkılaştırmanın başladığı Temmuz 2023 sonu itibarıyla 121,1 milyar dolarla rekor bir düzeyde bulunan yıllık dış ticaret açığı, hızla küçülerek Ekim 2024 sonunda 77,9 milyar dolara düşmüştü. Sanayi üretimindeki yavaşlamanın ara malı ithalatını kısması bunda etkili olmuştu.
Temmuz 2023-Ekim 2024 döneminde yıllık dış ticaret açığında 43,2 milyar dolarlık küçülme kaydedilmişti. Ekim sonunda 340,1 milyar dolara kadar düşen yıllık ithalat, son üç sanayinin girdi ithalatının artışa geçmesi ve tüketim malı ithalatının yeniden hızlanması ile kasım sonunda 340,9 milyar, aralıkta 344 milyar ve ocak sonu itibarıyla 346,7 milyar dolara yükseldi.
Ekim sonu itibarıyla 262,2 milyar dolar olan yıllık ihracat hacmi ise kasım sonunda 261,4 milyar, aralık sonunda 261,9 milyar ve ocak sonunda 263 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ekim sonunda 77,9 milyar dolar olan yıllık dış ticaret açığı da 15 ay sonra ilk kez kasımda büyüme kaydederek 79,4 milyar dolara çıktıktan sonra, aralık sonunda 82,2 milyar, ocakta 83,7 milyar dolara kadar yükseldi.
Yıllık dış ticaret açığı son üç ayda 5,8 milyar dolarlık büyüme kaydetti. Yıllık cari işlemler açığında ise en son kasım ayı verisi alındı. Haziran 2023- Ekim 2024 arasında 44,6 milyar dolarlık rekor küçülme ile 7,1 milyar dolara inen cari açık, kasımda yeniden yükselişe geçerek 7,4 milyar dolar oldu. Cari açıkta büyümenin izleyen dönemde de devam ettiği tahmin ediliyor.
Cari açıkta önceki ve beklenen eğilim
Cari işlemler açığında temel belirleyici faktör, dış ticaret açığı. Özellikle 2024’e olmak üzere enflasyonla mücadele için uygulanan program dönemine, dış ticaret açığı ve buna bağlı olarak cari açıktaki hızlı küçülme damga vurdu. Bu gelişme ise ihracattaki artıştan çok ithalattaki düşüşten kaynaklandı.
Yüksek faiz ve parasal sıkılaştırmanın etkisiyle iç talep ve ithal tüketimde artış hız kesti. Yavaşlayan talebin yanında enflasyonun çok altında kalan kur artışları nedeniyle ihracata dönük sanayiler üretimde frene bastı, bu da girdi ithalatının düşüşe geçirdi. Altın ithalatına getirilen kısıtlamalar da ithalattaki düşüşte etkili oldu. İhracat mutedil bir seyirle artışını sürdürürken turizm gelirlerinde yaşanan artış da döviz gelirini yükselterek cari açığı kapatıcı etki yaptı. Böylece cari açıkta, sıkılaşmanın etkisiyle ekonomide büyümenin hız kesmesinin bir sonucu olarak hızla küçülme yaşandı.
Devam etmesi beklenen faiz indirimi sürecinde ekonomide büyüme ivmesinin yeniden artması bekleniyor. Düşecek faizlerle tüketimin finansmanının ucuzlamasının iç talebe yansıyarak buna canlılık kazandırması, bu faktörün sanayide üretimi ve dolayısıyla girdi ithalatını artırması, bu gelişmelerin de dış ticaret açığı ve cari açıktaki seyri etkilemesi bekleniyor.
2025-2027 dönemine ait Orta Vadeli Program’da (OVP) 2025’in tümünde ihracat 279,6 milyar, ithalat 369 milyar, dış ticaret açığı 89,4 milyar dolar hedeflenmişti. OVP’de 2024’te 22 milyar dolar olarak gerçekleşeceği tahmin edilen cari açıkta 2025 hedefi ise 28,6 milyar dolar. Dış ticaret açığında büyüme eğilimi, sanayi üretiminde fren yerine gaza basılması, iç talebin eski canlılığına dönmesi, ekonomide büyümenin yeniden ivme kazanması durumunda cari işlemler açığında geçen yıl yaşanan hızlı küçülme trendinin, aynı hızda olmasa da bu yıl tersine dönebileceği ve hedeflerin aşılabileceğine işaret ediyor.