Deprem bölgesinde çalışan sayısı düşüyor

Ferit Barış PARLAK
Ferit Barış PARLAK AYRINTI ferit.parlak@dunya.com

Gaziantep Sanayi Odası'nın (GSO), Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ile kamu ve özel sektörün katkılarıyla hazırlanan, "Üretim Sektörünün Deprem Etki Analiz ve Raporlama Çalışması", TOBB'un ev sahipliğinde tanıtıldı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Rapor, deprem bölgesindeki sanayimiz için bir yol haritası oluşturacak" dedi.

Gaziantep Sanayi Odası'nın (GSO), Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ile kamu ve özel sektörün katkılarıyla hazırlanan, "Üretim Sektörünün Deprem Etki Analiz ve Raporlama Çalışması"nın tanıtımında konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, deprem bölgesinde çalışan sayısının düştüğüne dikkat çekerek, “Yardım önemli ama deprem bölgesindeki vatandaşların üretim ve ticaret yaparak, kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlamamız da gerekiyor” dedi.

İstihdamla ilgili son rakamların deprem bölgesinde özellikle 4 ilde çalışan sayısında çarpıcı bir azalışa işaret ettiğinin altını çizen TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Depremin istihdama en olumsuz yansıdığı il Hatay olmuştur. Hatay’da özel sektörde çalışan sayısı yüzde 35 azalmıştır. Yani her 3 kişiden biri artık çalışmamaktadır. Geçen sene 165 bin olan kayıtlı istihdam bu sene 107 bine düşmüştür. Demek ki 58 bin kişi işten ayrılmış veya işini kaybetmiştir” diye konuştu.

Her dört kişiden biri artık çalışamıyor

Hisarcıklıoğlu, Kahramanmaraş’ta ise özel sektörde çalışan sayısının yüzde 29 azaldığını belirterek, “Kahramanmaraş’ta çalışan sayısı 147 binden 104 bine düşmüştür. Malatya’da 95 binden 71 bine gerilemiştir.

Yani her eskiden çalışan her 4 kişiden biri artık çalışmamaktadır. Adıyaman’daki özel sektör istihdamı da 55 binden 48 bine inmiştir” şeklinde konuştu. Şehirleri ayağa kaldırmanın yolunun ekonomiyi yeniden canlandırmaktan geçtiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “İşte Gaziantep Sanayi Odamız, bu vizyonla harekete geçmiş ve çalışmaya başlamıştır.

Kamu ve özel sektör kurumlarımızın yanı sıra, uluslararası kuruluşlarının destek ve katkılarıyla, çok önemli bir çalışmayı hayata geçirmiştir” ifadelerini kullandı. Hisarcıklıoğlu, “Bugün tanıtımı yapılacak rapor, deprem bölgesindeki sanayimiz için bir yol haritası oluşturacak olması açısından çok değerlidir ve referans niteliğindedir.

Hem kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenler sıralanmış, yerel ve bölgesel kalkınmaya yönelik somut politika adımları hazırlanmış, hem de kurumlarımız için ne tür adımlar atılması gerektiğine ilişkin yapıcı öneriler belirlenmiştir” diye konuştu. TOBB’un girişimlerini de anlatan Hisarcıklıoğlu, “Oda ve Borsa camiası olarak depremin ardından hızla harekete geçtik. Elimizdeki tüm imkânları, deprem mağduru illerimiz için seferber ettik.

4 bin 700 TIR, 7 gemi, 6 uçak dolusu yardım ulaştırdık. 36 bin ton gıda, 3 bin 900 konteyner, 6 bin çadır, 100 binden fazla ısıtıcı, 817 bin battaniye ve 530 ton akaryakıt 551 iş makinesi ve mobil vinç gönderdik. 24 noktada yemek mutfağı kurarak, 3,5 milyon kişilik sıcak yemek dağıtımı gerçekleştirdik. Sonraki aşamada bölgedeki kalıcı konut ihtiyacının karşılanması için bir kampanya düzenledik. Elimizdeki tüm maddi kaynakları bu işe aktardık” dedi.

Yardımlar elbette önemli ve değerii ama..

. Ayrıca bölge ekonomisinin ve istihdamının yeniden canlandırılması için çeşitli girişimlerde bulunduklarını da ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Tedarikçim Deprem Bölgesinden Programıyla; deprem bölgesinden mal almak isteyen firmaları, deprem bölgesindeki üreticilerle eşleştirdik. Ulusal gıda perakendecilerini, deprem bölgesinden tedarik sağlamaya yönlendirdik. Deprem bölgesinde; elde, depoda, tarlada kalan tarım ve gıda ürünlerinin ulusal zincir market tarafından satın alınmasını sağladık.

Ticaret pazaryerlerinden, deprem bölgesindeki üreticilere destek vermelerini temin ettik. Deprem bölgesindeki satıcıların, e-ticaret pazar yerlerinde komisyonsuz satış yapmasını sağladık” diye konuştu. Hisarcıklıoğlu, “Devlet ve millet olarak sağlanan yardımlar elbette önemli, gerekli ve değerlidir. Öte yandan deprem bölgesindeki insanların, üretim ve ticaret yaparak, kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlamamız da gerekmektedir” şeklinde konuştu.

Deprem Dostu Şehir Girişimi hayata geçirilsin

“Üretim Sektörünün Deprem Etki Analiz ve Raporlama Çalışması”, Türkiye'nin 11 ilindeki depremzedelerin yüzde 45'inin yaşadığı 5 ilde (Gaziantep, Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman, Hatay) faaliyet gösteren işletmelerin ve çalışanlarının depremden etkilenme durumlarını belirlemek amacı ile gerçekleştirildi. 5 ilde toplam 2 bin 970 firma yetkilisi ve 5 bin 940 (yaklaşık 9 bin kişi) firma çalışanı ile anketler gerçekleştirilerek depremin ekonomik, sosyal ve psikolojik etkileri belirlendi. Raporda bölgesi için yapılması gerekenler, kısa, orta ve uzun vadeli öneriler olarak sıralandı.

Kısa vadeli eylem önerileri

-Kalkınma ve Hayatta Kalma Merkezleri oluşturulması

-Bölgesel Destek Platformunun kurulması

-Bölgesel Destek Platformunun kurulması

- Nitelikli Personel Yetiştirilmesi için eğitim programları ve mesleki kurslar düzenlenmesi

- Deprem Dostu Şehir Girişimi'nin hayata geçirilmesi

-Havzalar Arası Lojistik Merkezlerin oluşturulması

-Lojistik Eğitim Merkezleri'nin kurulması

-Kombine Taşımacılık Altyapısının oluşturulması

-Akıllı Depolama ve Stok Yönetimi için teknolojik altyapının sağlanması

-Akıllı Depolama ve Stok Yönetimi için teknolojik altyapının sağlanması

- Drone ve Otomatik Taşıma Sistemlerinin yaygınlaştırılması

-Ortak Teşvik Masası veya Bölgesel İhracat Destek Merkezi'nin kurulması

-Deprem Afet Koordinasyon Merkezi'nin kurulması

- Ortak Bilgi Merkezi'nin oluşturulması

-Ortak Akıl Platformu veya Think Tank Merkezi'nin oluşturulması

Orta vadeli eylem önerileri

-Acil durum planları hazırlanmalı ve afet eğitimleri düzenlenmelidir.

-İtfaiye ve sağlık ekipleri ve acil hizmet eğitimleri düzenlenmelidir.

-Afet yönetimi personel sayısı artırılmalıdır.

- STK, yerel yönetimler ve işletmeler arasında işbirliği teşvik edilmelidir.

- Şehirlerde deprem simülasyonlarıyla depreme hazırlık artırılmalıdır.

-Riskli alanlarda güçlendirilmiş altyapı ve deprem dayanıklı yapılar inşa edilmelidir.

-İşletmelerin ihtiyaç duyduğu alanlarda eğitimler düzenlenmelidir.

-Meslek eğitimi merkezleri kurularak, işgücü yetiştirilmelidir.

-İşsizlerin istihdama erişimi kolaylaştırılmalıdır.

- Turizm geliştirilmeli ve çevre dostu sanayi bölgeleri oluşturulmaldır.

- Yatırımcıların bölgeye gelmeleri teşvik edilmelidir.

- Turizm ve ticaret için lojistik altyapı geliştirilmelidir.

-Havzalar arası lojistik merkezlerle şehirler arası lojistik akış daha verimli hale getirilmelidir.

-Kombine taşımacılık altyapısı geliştirilerek, maliyetler düşürülebilir.

-Lojistik eğitim merkezleri kurularak, lojistik sektöründe nitelikli işgücü yetiştirilebilir.

Uzun vadeli eylem önerileri

-Yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve akademisyenler arasında iş birliği teşvik edilmeli afet yönetimi çalışmalarında birlikte hareket edilmelidir.

-İş birliği projeleri ile ekonomik ve bölgesel iş birliği sağlanabilir.

-Girişimcilere ve yerel işletmelere finansal kaynak sağlanarak büyümeyi ve yenilikçilik teşvik edilmelidir.

-Şehirlerde girişimcilere yönelik teşvikler ve hibe programları oluşturulmalıdır.

-İşletmeler için finansal destek merkezleri kurulmalıdır.

- Stratejik analizlerle şehirlerin yönetim ve kalkınmaları bilgi temelli hale getirilebilir.

-Altyapı için, bölgedeki kamu ve özel sektör iş birliği yapılabilir.

-Bölgedeki işgücünün niteliğinin arttırılması için, meslek eğitimi merkezleriyle mesleki becerilerin yanı sıra, genel mesleki eğitimler de verilebilir.

İhracat 1,5 milyar dolar düştü

Deprem bölgesinde yer alan 5 ilde ihracat bu yılın ilk 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14,56 gerileyerek 10 milyar 606 milyon dolardan 9 milyar 62 milyon dolara düştü. 8 aylık ihracat kaybı tutar olarak 1 milyar 544 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Yüzde 35,1'i evinde kalmıyor

Rapora göre 5 ildeki çalışanların yüzde 64,9'u adresinde ikamet ediyor. Yüzde 19'u çadır ve konteynerde, yüzde 8,1'i başka bir tanıdığının yanında, yüzde 3,7'si bağ veya köy evinde. yüzde 1,8'i çalıştığı iş yerinde, yüzde 0,3'ü cami ve okulda kalıyor.

Çalışanlar para ve hijyen ürün istiyor

Çalışanların destek ihtiyaçları da raporda yer aldı. Buna göre, çalışanların yüzde 23,1'i parasal destek, yüzde 11,5'i hijyenik ve temizlik malzemesi, yüzde 10,3'ü sağlık hizmetleri, yüzde 10,1'i giyim, yüzde 9,6'sı barınma, yüzde 8,3'ü elektrik, yüzde 8'i eğitim, yüzde 7,8'i içme suyu, yüzde 6'sı ısınma ihtiyacı ve yüzde 5,3'ü de yemek talep etti.

Fabrikalarda 1 milyar $'lık hasar oluştu

Firmaların beyanına göre meydana gelen hasların mali boyutları raporda yer aldı. Buna göre, 556,9 milyon dolarlık fabrika binası hasarı, 222.9 milyon dolarlık makine ve teçhizat hasarı, 92,2 milyon dolarlık hammadde stok, 29,8 milyon dolarlık bitmiş ürün stok kaybı ve 107,1 milyon dolarlık diğer kayıplar olmak üzere toplam 1 milyar 9 milyon dolarlık mali hasar ortaya çıktı.

Yüzde 26'sının çalışan sayısı azaldı

Raporda, firmaların çalışan sayısında azalma durumu ve sebepleri de yer aldı. "Firmaların çalışan sayısında azalma oldu mu" sorusuna işletmelerin yüzde 73,3'ü ‘hayır’ derken, yüzde 26,7'si ‘evet’ cevabını verdi. Evet cevabı verenlerin yüzde 50'si gerekçe olarak çalışanların şehri terk etmelerini, yüzde 26,8'i barınma sorununu, yüzde 13,1'i vefat etmelerini, yüzde 19,1'i de çalışamayacak durumda olmalarını gösterdi.

Yüzde 94'ü üretime yeniden başladı

Raporda üretime başlayan firmalar ile başlamayanların gerekçeleri de yer aldı. İşletmelerin yüzde 94,1'i üretime yeniden başladığını belirtti. Üretime yeniden başlamayanlar ise gerekçe olarak yüzde 17,9'u hammadde tedarikindeki sorunları, yüzde 17,9'u çalışanların geri dönüş yapmamalarını, yüzde 17,3'ü finansal problemleri, yüzde 16,3'ü işi bırakanları, yüzde 11,4'ü müşteri talebindeki azlığı, yüzde 10,7'si altyapı problemini ve yüzde 8,5'i de lojistik sorunları gösterdi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar