Elektrikli araçlarda Avrupa’nın büyük dönüşüm sınavı

Avrupa ekonomisinin temel taşlarından olan otomotiv endüstrisi, 13 milyondan fazla ki­şiye (doğrudan ve dolaylı) istihdam sağlıyor ve AB’nin GSYİH’sine yaklaşık %7 oranında kat­kıda bulunuyor. Otomotiv ekosisteminin elekt­rikliye dönüşümünde yaşanan mevcut kriz, Av­rupa’nın ekonomik geleceği için ciddi bir tehdit olarak görülüyor.

Acaba son dönemdeki hareket­lilikler, geçen hafta otomotiv sektörü ile yapılan zirve ve tanıtılan yeni ürünler bir çıkışa mı işaret ediyor? Bunu gözlemlediğimiz bir ay içindeyiz.

2024 yılında, AB’de üretilen tek elektrikli oto­mobil dünyanın en iyi 10 modeli arasında yer al­sa da, Avrupa otomotiv endüstrisinin “ölümcül tehlike altında” olduğu konuşuluyordu. Satışlar­daki düşüş, yüksek enerji fiyatları, artan küresel rekabet ve belirsiz düzenleyici ve ticari ortam, sektörü giderek büyüyen bir krize sürüklüyor. Çin’in etkisindeki küresel otomotiv endüstrisi­nin gelecek haritasının Avrupa ve özellikle Al­manya-Fransa otomotiv endüstrisi olmadan çi­zilme riski tartışılıyordu.

AB Komisyonu Başkanı liderliğinde Brük­sel’de üst düzey otomotiv yöneticileri ile yapılan görüşmelerde, Otomotiv Endüstrisinin Gelece­ği Üzerine Stratejik Diyalog toplantıları gerçek­leştirildi. Geçtiğimiz yıl AB, özellikle 1,8 milyar euroluk batarya programı kapsamında, batar­ya araştırma ve geliştirmeye ayrılan ek 1 milyar euro dâhil olmak üzere üreticilerie fon sağlayan bir Endüstriyel Eylem Planı başlattı.

Avrupalı üreticiler AB Komisyonu’ndan ortak yeni politikalar bekliyor

Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) oto­motiv sektörü için daha fazla eyleme ihtiyaç oldu­ğunun altını çiziyor. Otomobil üreticileri; ACEA ve Avrupa Otomotiv Tedarikçileri Birliği, yakın za­manda yazdıkları açık mektupta, sektörün dönü­şümü için pragmatik bir politika planı talep ettiler.

Avrupa’nın dönüşüm planı, güncel endüst­riyel ve jeopolitik gerçekleri dikkate alan yeni adımlar atılmasının önemine işaret ediyor. Sek­tör temsilcilerine göre, elektrikli araçların Av­rupalı tüketici ve işletmeler için cazip bir se­çenek olabilmesi için şarjda daha düşük enerji maliyetleri, daha fazla satın alma desteği ve ver­gi indirimleri ile özellikle şarj altyapısının daha dengeli dağıtılması gerekiyor.

Avrupa’da elektrikli araç pazarı

Şu anda Avrupa’da bataryalı elektrikli araçların pazar payı %15 civarında sabitlenmiş durumda. Bu oran, gelecek için belirleyici olduğu düşünülen bir teknolojinin atılım yapması için yeterli değil. Elektrikli binek otomobillerin pazar payı %15,6, minibüslerin pazar payı ise %9 iken, ACEA, yay­gın bir kitlesel pazar benimsemesi için altyapının hızlandırıp toplam sahip olma maliyetini düşü­rülmesi gerekliliğinin altını çiziyor. ACEA ayrıca, hükümetler ve düzenleyicilerin altyapı ve şebeke iyileştirmelerine yatırım teşviklerinde destekle­yici olması gerekliliğini de vurguluyor.

Şarj istasyonu ağının geliştirilmesi, elektrikli araç dönüşümünde anahtar

Avrupa’da hâlâ yeterli şarj istasyonu bulun­muyor ve mevcut noktaların %75’i yalnızca üç ülkede (Hollanda, Fransa ve Almanya) yer alıyor. Bu nedenle birçok Avrupalı tüketici elektrik­li araç satın alma konusunda ciddi tereddütler yaşıyor. AB genelinde şu anda yalnızca yaklaşık 880.000 halka açık şarj noktası mevcutken, ACE­A’nın tahminlerine göre, 2030 yılına kadar 8,8 milyon şarj noktasına ihtiyaç duyulacak ve her yıl 1,5 milyon şarj cihazı kurulması gerekecek. Ufukta daha fazla ekonomik ve yasal sorun gören otomotiv endüstrisi, mevcut karbon emisyon dü­zenlemelerinin gözden geçirilmesini istiyor.

Bağlantılı araçlar ve Çin’in yükselişi

Bağlantılı araçlar sayesinde trafik de giderek daha entegre hale geliyor; araçlar birbirleriy­le ve yol kenarı altyapılarıyla bilgi alışverişinde bulunabiliyor. Daha fazla çip ve yazılıma bağımlı hale gelen araçlaryüksek performanslı birer “te­kerlekli telefon” haline geliyor.

Otomotivdeki dönüşüm sonucu, batarya ve teknoloji sektörlerinden yeni şirketler otomotiv pazarına girerek geleneksel otomobil üreticile­rini geride bırakıyor. Öte yandan küresel batar­ya üretimi ve düşük işçilik maliyetleri sayesin­de Çin, elektrikli araç üretiminde merkez haline geldi. Çinli üreticiler giderek daha rekabetçi ha­le gelirken, Çin, açık ara en büyük küresel pazar olmaya devam ediyor. Geçen yıl, Çin’de 32 mil­yondan fazla araç satıldı; bunların yarısı elekt­rikliydi (AB’de 11 milyon, ABD’de 15 milyon).Bu hafta Münih’te düzenlenen dünyanın en büyük mobilite sektörü fuarı olan IAA Mobility’de Çin­li şirketlerin sayısı %40 artarak şimdiye kadarki en yüksek seviyeye ulaştı.

Yazara Ait Diğer Yazılar