Ezberbozan tarıma kenevir

Mine ATAMAN
Mine ATAMAN Dünya israf atlası mine.ataman@dunya.com

Cumhurbaşkanı eşi Emine Erdoğan’ın öncülüğünde “Türk Mutfağı Haftası” tüm yurtta milli bayram coşkusuyla kutlanıyor. Safranbolu’da düzenlenen etkinliklere katıldım. Hayli bilgi ve ilgi dolu etkinlikten kenevir ve safran hakkında yeni gerçekler ve heveslerle döndüm.

“Lavanta kokulu safran bahçesi“ SAFRANOVA projesi, bölgede kırsal kalkınmanın motivasyonu olmuş, agro turizme güzel bir örnek. Küresel safran pazarı 589 milyon dolar, yüzde 58’i yiyecek içecekte, kalanı tıp ve kozmetikte kullanılıyor, pek çok ilacın da hammaddesi.

Sağlık bilinci/ kozmetikteki kullanımının artması birinci sınıf safrana olan talebi artırıyor. Innovation Matters safran toplamak için Oscar adında robot geliştirdi, safran fonksiyonel içecek pazarının da gözdesi. Biyoteknoloji şirketi Natac, kilo vermede etkili safranlı ilaçlar geliştiriyor. Türkiye pazarı 2 ton, bir bölümü kaçak. Yurt içinde sadece 150 kg üretiliyor.

En büyük üretici Safranbolulu İsmail Yılmaz, pazarı da fiyatı da o belirliyor. 1 kg safranın maliyeti yaklaşık 30 bin TL, çiftçinin satış fiyatı ortalama 50 TL olmasına rağmen perakende fiyatı 120 bin liraya kadar yükseliyor. Dünya piyasalarında fiyat 50 bin lira düzeyinde, yerli safran çoğu zaman pahalıya geliyor. Çözüm ithalatta değil, safrana değer katmakta.

Pazar 92 milyar dolara çıkacak

 İl Tarım ve Orman Müdürü Çetin Ayvalık’a göre önemli bir sorun da “Yoğun ilgi nedeniyle safran soğanı satışının artması, safran miktarının azalması.”

Safranbolu Kaymakamı Arda Yazıcı, Belediye Başkanı Elif Köse ve ilin tüm mülki amirleri, hepsinin ortak noktası kırsal kalkınmanın merkezine katma değerli tarımı koymaları. Biyoteknolojinin ilgisini çeken başka bir bitki de kenevir, 19 ilde üretimine izin var, Karabük onlardan biri. Pazarın 2027’de 92 milyar dolar olması öngörülüyor.

Dünya, kenevir bitkisinin iklim değişikliğine çözüm olabileceğini konuşuyor. Kenevirin; inşaat, tıp, kâğıt, tekstil gibi alanlarda 25.000’e yakın kullanımı var. Kenevir gerçekten de gezegeni kurtarabilir ve Abdurrahman Dilipak’ın söylediği gibi yoksulluğu bitirebilir mi?

Bazı bilim insanlarına göre kenevir insanlığın geleceği, bazılarına göreyse tartışmaların arkasında kenevir lobisi var. LCWaikiki’nin ortaklarından Safranbolulu iş insanı Şefik Dizdar; kendilerinin de bir dönem üreticiliğini yaptıkları kenevir hakkında önemli açıklamalarda bulunarak “Türk tarımının bir an önce kenevirle barışması gerekliliğine” dikkat çekiyor.

Safran ve kenevir gezegeni kurtarırken yoksulluğu giderebilir

ABD endüstriyel kenevir üretimini 2018 Çiftlik Yasası ile yasallaştırdı. Kenevirden yapılan kumaşlar antibakteriyel, DNA’ları nano teknolojiyle yarışacak yapılarla dolu.

Prof. Dr. Selim Aytaç’a göre endüstriyel kenevir esrar içermiyor. Zeoform şirketi kenevirden biyoplastik üretiyor. BMV kapı panellerinde kenevir kullanıyor. Hudson Carbon; “kenevirin havadaki toksinleri içine çekip doğayı temizlediğini” iddia ediyor.

Pamuğa göre yüzde 50 daha az su kullanıyor. Kenevir üretiminin önünü açan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a rağmen üretimde sorunlar bitmiyor. 1950’li yıllarda 15 bin tona kadar çıkan kenevirin günümüzde üretimi yok denecek kadar az. İsrail medikal kullanım için AR- GE yapıyor.

Fransa tohumun yüzde 90’ını üreterek pazarı kontrol ediyor. Endüstriyel kenevir projeleri olumsuz sonuçlanıyor. Üretim alanının korunamaması /bürokratik engeller / önyargılar problemlerden bazıları. Astarı yüzünden pahalıya gelen yatırımlar, yasal sorunlarla uğraşan üreticiler. Ezcümle, safran ve kenevir onlar; “tarımın katma değerlileri” gezegeni kurtarırken yoksulluğu giderebilirler. Gelin iş insanlarına, uzmanlara, Safranbolu’ya kulak verelim.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dönüşüm balon oldu 13 Mart 2024
Haz damarı çatladı 21 Şubat 2024