GSYH ilk kez 1 trilyon $’ı aştı kişi başına milli gelir 13,1 bin $

Naki BAKIR
Naki BAKIR MAKRO BAKIŞ naki.bakir@dunya.com

GSYH, 2023 son çeyrekte yüzde 4 büyüdü; yılın tümünde büyüme yüzde 4,5 ile OVP gerçekleşme tahminin 0,1 puan üzerinde çıktı. Dolar bazında milli gelir Türkiye tarihinde ilk kez 1 trilyonu aşarak 1 trilyon 118,6 milyar dolar oldu. Kişi başına GSYH de tarihi en yüksek düzeyi gördü.

Türkiye ekonomisi 2023 yılının son çeyreğinde önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4’lük büyüme ile yılın tümünde yüzde 4,5 oranında bir büyüme kaydetti.

Milli gelir dolar bazında ilk kez 1 trilyonu aşarken, yıllık büyüme oranı ve ilk kez 13 bin doları aşan kişi başına milli gelir, Orta Vadeli Program (OVP) gerçekleşme tahminlerinin üzerinde gerçekleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılı 4’üncü çeyreğine ait gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) gerçekleşmelerini açıkladı.

Zincirlenmiş hacim endeksine göre GSYH’de 2023’ün son çeyreğinde kaydedilen yüzde 4’lük büyüme ile art arda kesintisiz büyüme süreci 14 çeyreğe ulaştı. Geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 4, ikinci çeyrekte ise yüzde 3,9 oranında büyüme kaydedilmişti. 2023’ün üçüncü çeyreğine ilişkin daha önce yüzde 5,9 olarak açıklanan büyüme oranı ise yüzde 6,1’e revize edildi.

Buna göre dört dönem toplamında yıllık GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, önceki yılın tamamındakine göre yüzde 4,5 arttı. Yıllık büyüme önceki iki yıldakine göre daha düşük kaldı. Zincirlenmiş hacim endeksine göre GSYH büyüme oranı 2021’de yüzde 11,4, 2022 yılında yüzde 5,5 olmuştu.

OVP tahminlerinin üzerinde

 GSYH’de yıllık büyüme oranı OVP’de 2023 için öngörülen yüzde 4,4’lük gerçekleşme tahminin ise 0,1 puan üzerinde gerçekleşti. 2023’nin tümünde üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2022’ye göre yüzde 75 artarak 26 trilyon 276 milyar 307 milyon TL oldu.

Milli gelirin ABD doları cinsinden tutarının da yüzde 23,5 artışla 1 trilyon 118 milyon 593 bin dolar olduğu hesaplandı. Böylece Türkiye tarihinde milli gelir ilk kez 1 trilyon doları aşarken, dolar bazında GSYH, OVP’de öngörülen 1 trilyon 67 milyar liralık gerçekleşme tahmininin de üzerinde çıktı.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksine göre 2023’ün dördüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre büyüme oranı ise yüzde 1 oldu. GSYH, üçüncü çeyrekte ikinci çeyreğe göre yüzde 0,3’lük bir artış kaydetmişti. Üretim yöntemiyle GSYH 2023 yılının son çeyreğinde cari fiyatlarla önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 75,9 artarak 8 trilyon 431 milyar 375 milyon TL oldu. GSYH’nin ABD doları bazında dördüncü çeyrek değeri ise cari fiyatlarla 304 milyar 402 milyon dolar oldu.

Kişi başına milli gelir 13 bin 110 dolar

 2023 yılında kişi başına GSYH cari fiyatlarla 307 bin 952 TL, ABD doları cinsinden de 13 bin 110 dolar olarak hesaplandı. Böylece kişi başına milli gelir, nüfus artış hızının tarihi dip noktaya indiği 2023’te Türkiye tarihindeki en yüksek düzeyine çıkmış oldu. Kişi başına gelirde bundan önceki en yüksek düzey 12 bin 582 dolarla 2013 yılında yakalanmıştı.

İzleyen dönemde düşüşe geçen kişi başına milli gelir 2018’de 10 bin doların altına inmiş ve dört yıl boyunca bu bandda seyretmiş, 2022’de ise 10 bin 659 dolara yükselmişti. 2024-2026 OVP’de 2023 yılına ait kişi başına milli gelir gerçekleşme tahmini 12 bin 415 dolar olarak öngörülüyordu. 2023 yılında OVP tahmininin 695 dolar üzerinde gerçekleşen kişi başına milli gelir 2022 yılındaki düzeyine göre de yüzde 23 oranında 2 bin 451 dolar arttı.

En hızlı büyüyen finans, tarımda küçülme

GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; zincirlenmiş hacim endeksi olarak 2023 yılında önceki yıla göre en yüksek oranda büyümenin finans sektöründe olduğu görüldü. Finans ve sigorta faaliyetleri toplam katma değeri 2022’ye göre yüzde 9 büyürken, bu sektörü yüzde 7,8 büyüme ile inşaat, yüzde 6,4’le hizmetler, yüzde 4,6 ile diğer hizmet faaliyetleri izledi.

Yıllık büyüme oranı kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetlerinde yüzde 3,8, gayrimenkul faaliyetlerinde yüzde 2,7, bilgi ve iletişim faaliyetlerinde yüzde 1,3, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetlerinde yüzde 1,2 olurken, en stratejik sektör olan sanayide yüzde 0,8’de kaldı. Tarım sektörü ise 2023 yılında yüzde 0,2 küçüldü.

Emeğin payı ikinci yarıda küçüldü

2023’ün son çeyreğinde milli gelirden alınan payda emek-sermaye makası emek aleyhine daha da açıldı. İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içinde 2022’nin son çeyreğinde yüzde 24,7 olan payı özellikle EYT’lilere yapılan ödemelerin yol açtığı arızi artışla 2023’ün 2’nci çeyreğinde yüzde 34,3’e yükselmişti.

Emeğin payı, 3’üncü çeyrekte ise yeniden düşerek yüzde 32,2’ye gerilemişti. Emek kesiminin milli gelirden aldığı pay 2023’ün son çeyreğinde de düşmeye devam ederek yüzde 29,7’ye kadar indi. Son yedi yılda emeğin payının önemli ölçüde gerilediği dikkati çekti. Söz konusu pay, 2016 yılının ilk çeyreğinde yüzde 40,5 düzeyinde bulunuyordu.

Net işletme artığı/karma gelirin, başka deyişle sermayenin geçen yıl son çeyrekte yüzde 56,2 olan, 2023’ün 2’nci çeyreğinde yüzde 43,8’e indikten sonra 3’üncü çeyrekte yüzde 47,3’e yükselen payı ise artmaya devam ederek son çeyrekte yüzde 50,5’e ulaştı. 2023’ün tümünde ise işgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı yüzde 32,8 oldu.

Bu oran önceki yıl yüzde 26,3 düzeyindeydi. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yıllık bazda yüzde 53,7’den yüzde 46,3’e geriledi. İşgücü ödemeleri 2023 yılında 2022’ye göre yüzde 116 artarken, sermayenin milli gelirden aldığı payı gösteren net işletme artığı/karma gelirdeki artış yüzde 49,2 oldu.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu

"Küresel ekonomilerdeki durgunluğa ve asrın deprem felaketine rağmen, Türkiye ekonomisi güçlü seyreden iç tüketimi sayesinde yılın son çeyreğinde de büyümesini sürdürmüştür."

TİM Başkanı Mustafa Gültepe

“Rakamların detaylarını iyi okumamız gerekiyor. İhracatın büyümeye katkısında gerileme var. Bu durum da dış talepte daralma ve rekabetçilik kaybına işaret ediyor.”

DEİK Başkanı Nail Olpak

“İhracatımızın büyümeye daha fazla katkı sağlaması açısından, sanayi sektöründeki büyümenin bu dönemde daha fazla ön plana çıkması gerektiğini düşünüyoruz.”

MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı

“Büyüme oranlarının 2024 için de çok büyük bir motivasyon kaynağı olacağına inanıyor, üretim, ihracat ve istihdam odaklı büyüme sürecinin devamına inancımızı yineliyoruz.”

ASO Başkanı Seyit Ardıç

Sanayiye verilecek destek, orta ve uzun vadede verimlilik artışına bağlı olarak potansiyel GSYH büyüme hızını artıracak, ekonomide verimlilik ve istihdam artışını destekleyecektir.

Ekonomist Prof. Hakan Kara

Kişi başı milli gelirde 10 yıl öncesini yakaladık. Göçmenleri sayarsak kişi başı milli gelir daha düşük ve dolar enflasyonunu da hesaba katmak gerekir. Gelir dağılımı 10 yıl öncesine göre daha bozuk.

ATO Başkanı Gürsel Baran

Küresel ekonomide yaşanan sıkıntılara, asrın felaketinin etkilerine ve enflasyonla mücadele sürecine rağmen, büyüme Türkiye'nin güçlü yapısının muhafaza edildiğinin göstergesidir.

Ekonomist Güldem Atabay

Türkiye ekonomisinin büyüme ile enflasyon arasındaki amansız savaşı devam ediyor. Emek-sermaye arasındaki paylaşımın emek aleyhine yeniden kötüleştiğini de not etmek önemli.

İTO Başkanı Şekib Avdagiç

2024'ün katma değerli dış taleple fark oluşturacak bir yıl olması için çalışacağız. Yatırımların artması ve tarımsal üretime yeni bir soluk getirmek için de daha çok gayret etmeliyiz.

Ekonomist Haluk Bürümcekçi

Büyüme eğiliminin ilk çeyrekte gücünü koruduğunu ve çeyreklik büyümenin devam edeceğini tahmin ediyoruz.

İzmir TB Başkanı Işınsu Kestelli

Ülke olarak tarım ve hayvancılıktaki potansiyelimizi harekete geçirerek, üretimi güçlendirmemiz şart. Bu konuyu hepimizin öncelikleri arasına alması büyük önem taşıyor.

TOBB ETÜ İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Talha Yalta

Türkiye'nin, ekonomi politikalarında kararlılığını sürdürerek bu yılı da pozitif büyüme rakamıyla kapatabilecek güçte olduğuna inanıyorum.

Türkiye %4 büyümeyle OECD’de 2., G20’de 3.

Türkiye, geçen yılın son çeyreğinde, yıllık bazda, ekonomik büyüme verisi açıklanan OECD’ye üye ülkeler arasında en hızlı büyüyen ikinci ekonomi olarak kayıtlara geçti. Sıralamada yüzde 4,3 ile ilk sırada Hırvatistan yer alırken, Türkiye’yi yüzde 2,2 ile Slovenya takip etti. G20 ülkeleri arasında yüzde 5,2 ile en hızlı büyüyen ülke Çin oldu. Bu ülkeyi yüzde 5 ile Endonezya izlerken, Türkiye ise listede üçüncü sırada yer aldı. Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ilişkin çeyreklik büyüme tahminlerinin gerçekleşmesi durumunda Türkiye, bu ülkeler arasında ekonomisi en hızlı büyüyen ülke konumuna gelecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar