Kadınlar istedi mağaza ve e-ticaret yolculuğu başladı
Dünya genelinde 3 milyondan fazla, Türkiye'de ise 200 binin üzerinde temsilciyle faaliyet gösteren kozmetik şirketi Avon, temsilcilerinden gelen yoğun talep üzerine dijital satış platformlarına entegre oldu ve fiziki mağazacılık adımları atmaya başladı.
Kozmetik sektöründe 139 yıllık geçmişe sahip olan Avon, temsilcilerden gelen talep üzerine mağazalaşma ve dijitalleşme yatırımlarına hız verdi. Türkiye Genel Müdürü Hasan Ulutürk, şirketin dijitalleşme ve mağazalaşma süreçlerinin tamamen temsilcilerden gelen taleplerle başladığını ve bu dönüşümün diğer ülkeler için de bir örnek teşkil ettiğini belirtti. Ulutürk, markanın mağazalaşma adımlarını şöyle özetliyor: “Bugün 85 mağazamız var.
Bunların yaklaşık 16-17’si İstanbul’da ama Van’dan Tokat’a, Samsun’dan İzmir’e pek çok ilde yayılmış durumdayız. Hedefimiz 150-200 mağazaya ulaşmak.” 50 ülkede aktif olan ve dünya genelinde 3 milyondan fazla temsilciyle çalışan şirketin 35 yıldır faaliyet gösterdiği Türkiye’de ise bu sayı 200 binin üzerinde.
“Avon’un doğrudan satış modeli, özellikle kadınların tam zamanlı iş bulmakta veya evden dışarı çıkmakta zorlandığı toplumsal yapılarda önemli bir sosyal fayda sağladı” diyen Ulutürk, şunları söyledi: “Kadınların dışarı çıkmakta zorlandığı, ailevi sorumluluklar nedeniyle tam zamanlı iş bulamadığı yerlerde biz bir çıkış noktası sunduk.
Kadınlar hem ekonomik kazanç elde etti hem de sosyal olarak güçlendi.” TÜİK’in 2023 verilerine göre, Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranı hâlâ yüzde 36 düzeylerinde. “Bu bağlamda Avon’un sunduğu esnek çalışma modeli, binlerce kadının hayata katılmasını, çocuklarını okutmasını, ekonomik bağımsızlık kazanmasını sağladı” diyen Ulutürk’ün aktardığına göre, temsilciler arasında “çocuklarını yurt dışında okutan”, “ilk kez kendi adına bir ev ya da araba alan” kadınlar bulunuyor.
Türkiye’den çıkan örnek model
Pandemiyle hızlanan dijital dönüşüm, Avon’un Türkiye’deki satış kanallarını da evrimleştirdi. İlginç olan ise bu dönüşümün yönetimden değil, temsilcilerden gelmesi. Ulutürk, bu süreci şöyle özetliyor: “Temsilcilerimiz ‘Kızım katalogdan çalışmak istemiyor, ben online satmak istiyorum’ dedi. Biz de bu talebi ciddiye aldık. Trendyol, Amazon gibi platformlara Avon ürünleri temsilciler üzerinden girmeye başladı.
Satış rakamları artınca, bu model global merkezde de dikkat çekti. Bu modelin ardından, mağazalaşma talebi geldi. Yine temsilcilerden biri, ‘Kayınvalidem Avon temsilcisi, ben de sabit bir yer açmak istiyorum’ deyince Avon, temsilci mağazaları konseptiyle destek programları başlattı. Mağazalar franchise modeliyle değil, tamamen temsilci odaklı kuruldu. Ürün desteği, indirimli temin ve taksitlendirme gibi kolaylıklar sağlandı.”
Watsons iş birliği ile genişleme
Yıllardır doğrudan satış ve e-ticaret kanallarıyla ürünlerini müşteriye ulaştıran şirket, ilk kez 2024’te zincir mağazalarda yer almaya başladı. Ulutürk, “Watsons iş birliğiyle Türkiye genelinde 427 mağazada yer alıyoruz. 100 mağazada ise Avon’a özel stantlarımız var. Burada hem parfümler hem de cilt bakım ürünleri satılıyor” dedi. Bu genişleme, markanın bilinirliğini doğrudan tüketiciyle buluşturmasını sağladı. Nielsen ve Euromonitor gibi araştırmalara göre, Avon halen Türkiye’nin en çok satan parfüm markası konumunda.
Avon, 2024’te zorlu ekonomik koşullara rağmen büyümeye devam etti. Online satışlar yüzde 100, mağazacılık yüzde 90, doğrudan satış ise yüzde 60 oranında büyüdü. Bu arada, 35 yıl önce Türkiye’de “kapı kapı satış” modeliyle tanınan Avon, dijitalleşme ve mağazalaşma adımlarına rağmen doğrudan satış modelini bırakmış değil. Ulutürk, bu sistemin Türkiye koşullarına uygunluğunu vurguluyor: “Avon aslında ev ticaretinin annesi. 30 yıl önce temsilci siparişiyle başlayan bu model, bugün mobil uygulamalarla, online mağazalarla evrildi ama ruhunu kaybetmedi.
Temsilciler hâlâ işin merkezinde.” Ulutürk, “Temsilcilerimizin yüzde 20’si 23 yaş altı. Genç jenerasyon artık işin içinde ve bu bizi heyecanlandırıyor. Ortalama temsilci yaşımız 35-40” dedi. “Gümüş ekonomi” olarak tanımlanan 50 yaş üzeri müşteri ve temsilcilerin de hâlâ aktif olduklarını belirtti.
2025 hedefi; her evde olmak
2025 vizyonları hakkında da konuşan Ulutürk, “Yeni sloganımız ‘Her evde olmak.’ Dijitalleşme bu vizyonun önemli bir parçası olacak” dedi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde doğrudan satış modelinin güçlü şekilde çalıştığını ifade eden Ulutürk, özellikle kırsal alanlarda kadın girişimcilerin gösterdiği başarıyı vurguladı: “Köy köy geziyoruz. Kadınlar kendi satış sistemlerini kurmuş, parfümü gelin parfümü, kremi yağlı ballı diye adlandırıyorlar. Bu samimiyet bizim gücümüz” dedi.
Artık 200 TL’ye bir yerine iki parfüm alınıyor
Pandemi sürecinde online çalışmanın artmasıyla cilt bakımı ve makyaj ürünlerine ilginin azalmadığını belirten Ulutürk, enflasyonun da tüketici sepetine etkisine değindi: “Artık insanlar 200 TL’ye tek parfüm almak yerine, 100 TL’ye iki farklı parfüm alıyor. Bu da yaz-kış, gece-gündüz kokularını ortaya çıkardı. Bu değişim bizim gibi çoklu ürün sunan markalar için avantaj.”