KOBİ’lerin yüzde 12.1’i imalat sektöründeyse…Bunun da yüzde 55’i düşük teknolojiliyse…
KOBİ’lerimizin sadece yüzde 12.1’i mal üreten yapıdaysa;
Diğerleri hizmet üretimi ile büyümeye/ gelişmeye çalışıyorsa…
***
Ayrıca…
İmalat sanayiinde faaliyet gösteren bu KOBİ’lerimizin yüzde 54,8’i:
Düşük teknoloji sınıfında üretim yapıyorsa…
***
Ayrıca…
Son 30 yılda:
Büyük ölçekli işletmelerimiz de dahil olmak üzere sanayimizin, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla içindeki payı, yüzde 31’den yüzde 20’ye düşerek, daralmışsa;
Hizmetler sektörünün payı yüzde 55’ten yüzde 73’e çıkmışsa…
***
Bu tabloya rağmen:
Hizmet sektörü ihracatı, mal ihracatının yarısına dahi yaklaşamıyorsa;
İthalatı da ara vermeden (teknoloji, servis transferi başta…) artıyorsa…
***
Ayrıca…
Hizmet sektörlerinde yaratılan katma değer, “azınlıkta bıraktığımız imalat sektörümüzün” üçte biri dahi etmiyorsa;
İşçilik maliyeti çok daha yüksek çıkıp; istihdam ile sağladığı katma değer, imalata göre yarı yarıya düşük kalıyorsa…
VELHASIL
Sürdürülebilir büyüme, yani kalkınabilme ve sayesinde gelecek refaha ulaşabilmek, katma değerli üretimden geçiyor…
***
Madem hizmet sektörüne talep var…
Hizmet sektörünün, sanayimizi de geliştirecek, sanayimize katkı sunacak alanlarla değil, farklı (ülkemize özgü/ furya kültürü sonucunda oluşan arz fazlası alanlar) alanlarla büyümesine göz yummamalıyız…
***
Kamunun, kıt olan zamanı, beşeri ve finansal kaynağı etkin/etkili kullanmak amacıyla düşünmesi/planlaması ve bu alanda düzenleyen/denetleyen olması yetmiyor…
Haksız rekabete neden olmadan, yönlendiren olması da gerekiyor…