Piyasada 'saat' kavramı olmasın

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR EKONOMİ GÜNLÜĞÜ julide.yigitturk@dunya.com

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İlhami Koç, mesai ve işlem saati kavramının birbirinden kopartılması gerektiğini belirterek, "7-24 işlem saati uygulamasına geçilebilir” diye konuştu.

Türkiye, bu seneden itibaren sürekli yaz saati uygulamasına geçerken, bu kararın beraberinde getirdiği sıkıntılar da tartışma konusu oldu. Söz konusu uygulama nedeniyle Borsa İstanbul kapanış saati itibariyle ABD piyasalarını yakalamayacak, Avrupa borsaları ile de ortak işlem saatleri azalacak. İş böyle olunca Borsa İstanbul yönetimi, yabancı yatırımcının işlem yapması ve işlem saatlerinini uyuşması için kolları sıvadı. Yönetim, aracı kurumlara 30 Ekim 2016 tarihinden itibaren başlayacak yaz saati uygulaması kapsamında seans saatlerinde değişiklik talepleri soruldu. Anketin sonuçları henüz açıklanmazken, konuya yönelik konuştuğumuz Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İlhami Koç, İstanbul’un Finans Merkezi olması isteniyorsa belli başlı uluslararası finans merkezlerinin işlem saatlerini ile senkronize olunması gerektiğini söyledi. Yaz saati uygulamasının Borsa İstanbul ve bankacılık sektöründe sıkıntı yaratabileceğini ifade eden Koç, “Bankacılıkta swap sözleşmeleri, Borsa’da ise seans saatleri sıkıntılı. Borsa İstanbul’da seans saatlerinin değişmesi söz konusu. Elektronik platform olduğu sürece Borsa İstanbul’da seans saatlerinin gittikçe uzaması gerektiğini düşünüyorum. Hem geriye hem de ileriye doğru saat ayarlaması yapılabilir. Hatta 7-24 işlem saati uygulamasına geçilebilir. Mesai saati kavramı ile işlem saati kavramı birbirinden kopartılmalı. Mesai saati kavramı Borsalarda insanların işlem yaptığı dönemlerden kalma. Ama artık her şey elektronik” diye konuştu. Başkan İlhami Koç, sermaye piyasaları ve birliğin çalışmalarıyla ilgili DÜNYA’ya açıklamalarda bulundu.

Beklenen sıçramayı yapamadık

Aracı kurum sektörünün 10 yılını değerlendiren Başkan İlhami Koç, Türkiye’nin hızlı büyüyen bir ülke olduğunu ve büyümenin finansmanın da bankalar ve sermaye piyasaları tarafından yapıldığını ifade etti. Fakat son 10 yılda sermaye piyasalarında bekledikleri sıçramanın gerçekleşmediğini dile getiren Koç, “Sermaye piyasalarının temel sorunu ufak olması. Birçok yeni ürünün gelmesi ve faaliyet alanlarının genişlemesine karşın sermaye piyasalarını istediğimiz noktaya getiremedik. Özellikle bireysel yatırımcıdan kurumsal yatırımcıya doğru geçiş yapamadık. BES dahil toplam 100 milyar TL civarında bir rakamdan behsediyoruz” dedi. Büyümenin finansmanı tarafında yurtiçi tasarrufların artırılması gerektiğini dile getiren Koç, “Fakat tasarruflar artmıyor. Son yıllarda yüzde 10’lardan yüzde 14’lere çıksa da hala yetersiz. Yurtdışından finansman sağladığımız için de rayting kuruluşlarının açıklamaları hayatımızda önemli yer tutuyor. Kendi kişisel tasarruflarımız yeterli olmadığı için sermaye piyasalarımız da toplam sistemde yeterli pay alamadı” yorumunu yaptı..

Teknoloji ve kârsızlık tedbir getirdi

İlhami Koç son günlerde aracı kurumların şube kapatması ve personel çıkartması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. 10 yıl önce 100’ün üzerinde olan aracı kurum sayısının şu anda 70’lere indiğini söyleyen İlhami Koç, “Sermaye piyasası düzenlemelerinden sonra aracı kurumlar, sermaye gerektiren bir iş haline dönüştü. Böyle olunca sektörde konsalidasyon yaşandı” dedi. Sektörde yıllardır müşteri çekebilmek için şubeleşmenin şart olup olmadığının tartışıldığını ifade eden Koç, “Böylece bazı kuruluşlar şubeleşmeye giderken bazıları da şubeleşmeden yollarına devam etti. Yıllar itibariyle teknoloji finans sektörünü değiştirmeye başladı. Sermaye piyasalarında da elektronik platformların gelmesiyle beraber müşteri için artık orada insan bulundurmaya gerek kalmadı. Dolayısıyla şube bulundurmak, adam çalıştırmak çok da şart değil. Bu şube kapatmayı biraz da böyle değerlendirmek lazım” dedi. Öte yandan sektöre çalışan sayısının 6. ay itibarıyla 6 bin 500 civarında olduğunu ve yıllardır da değişmediğini dile getiren Koç, “2015 yılında sektörün toplam geliri yüzde 15 artmıştı. Fakat 2016 yılının ilk yarısında ciddi bir düşüş yaşandı. Haziran verilerine göre sektör toplamda 91 milyon TL kar elde etmiş durumda. Sektörde karlar azalmaya başlayınca tedbirler alınmaya başlandı” yorumunu yaptı.

Varlık fonu kaynaklarını sermaye piyasalarında değerlendirecek

Sektör olarak işsizlik fonu ve konut/ çeyiz hesabı gibi kaynakları yönetmeye yönelik taleplerde bulunduklarını fakat bunun gerçekleşmediğini dile getiren İlhami Koç, “Fakat son günlerde bizim için çok kritik bir adım atıldı. Varlık fonunun kuruluşunda sermaye piyasalarını geliştirmek , sermaye piyasalarında derginlik sağlamak amaç oldu. İlk defa kamusal bir fon, parayı sermaye piyasalarında değerlendireceğini söyledi. Bu sektör için çok önemli” dedi.

Foreks sokaktaki insana uygun değil

Kaldıraçlı ürünlerin daha profesyonelleri hedeflediğini ve sokaktaki insan için doğru ürünler olmadığını dile getiren İlhami Koç, kaldıraçlı ürünlere yönelik şunları söyledi: “Para kazanmak için üç kuruş tasarrufunuz varsa burada macera aramanıza gerek yok. Burası daha profesyonellerin alanı. Küçük bireysel yatırımcı için doğru bir alan değil. Sadece foreks değil Borsa’da yapacağımız kaldıraçlı vadeli işlemler için de bu geçerli. Aracı kurumların yaptığı kampanyaları bu nedenle eleştiriyoruz. Bu kampanyalar bilmeyen insanları da buraya çekmeye yönelik. Kazananın az, kaybeden oranının çok olduğu bir alan. Pozisyonlarını sürdürebilme imkanı olmayan küçük tasarruf sahipleri kaybederken pozisyonları uzun süre devam ettirme imkanına sahip olanlar kazanıyor. Küçük yatırımcıları heveslendiren buraya çekmeye çalışan promsyon ve benzeri şeyler doğru değil. Ekonomik fonksiyonu en az olan ürün foreks. Biz bir yerleri destekleyeceksek foreks en aşağıda kalan alan. Ama tabii İFM diyorsak bu ürünün de burada rahatlıkla yapılıyor olması gerekiyor.”

Private equity'ler halka arzı azalttı

Halka arzlarda yaşanan sıkıntının uluslararası bir sorun olduğunu dile getiren İlhami Koç, “Halka açılmalarda arz tarafı durdu. Şirketler önceden özkaynağa ihtiyaçları olduğunda halka arza başvururlardı. Fakat şimdi başka kaynaklara gidiyorlar. Private equity dünyası çok gelişti. O taraftan çok daha ucuza kaynak sağlayabiliyorlar. Ayrıca halka açık şirketler dünyası gittikçe regüle hale geldi. Şirketler de regülasyona tabii olacağıma Private marketten para bulurum diye düşünüyorlar. Bu pazar daha üst gelir grubunun dünyası. Gelir dağılımı dünyada bozuldukça burası artmaya başladı. Ama sermaye piyasaları daha demokratik” dedi.

Sermaye Piyasaları Kongresi, 4-5 Kasım’da

“Güçlü Sermaye Piyasaları, Güçlü Türkiye’’ ana teması ile düzenlenen Sermaye Piyasaları Kongresi, TSPB’nin ev sahipliğinde 4-5 Kasım 2016'da yapılacak. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Maliye Bakanı Naci Ağbal, SPK Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş ve Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ açılış konuşmalarını yapacak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar