TL varlıklar cazibesini koruyor

Üzeyir DOĞAN
Üzeyir DOĞAN PİYASANIN İÇİNDEN

Ekonomi yönetiminin son aylarda Türkiye’deki gelişmeleri ve ekonomik hedefleri yoğun bir şekilde yabancı yatırımcılara anlattığını görüyoruz.

TCMB’nin enflasyonla mücadele kapsamında attığı güçlü adımlar ve kararlı duruşun korunuyor olması, daha önceki düzenlemelere yönelik sadeleşme adımları, enflasyonist beklentilerin çıpalanmaya başlaması, gelinen faizlerin reel getiri sunuyor olması gibi etkenler Türkiye’nin CDS (risk) primlerinde düşüşleri ve yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına ilişkin bakış açısının iyileşmesine kaktı sağlıyor.

Bu durum son dönemde yurtdışı kurumlardan Türkiye’ye yönelik olumlu yorumların üst üste gelmesini sağlıyor. Yatırım bankaları, Dünya Bankası, IMF, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası vs gibi birçok kurumun yanında kredi derecelendirme kuruluşları da Türkiye ekonomisinin gidişatına dair bakış açılarını önemli ölçüde pozitif tarafa çeviriler.

Kredi derecelendirme kuruluşu S&P’nin perşembe günü gece saatlerinde takvim dışı bir değerlendirme ile Türkiye’nin kredi not görünümünü durağandan pozitife yükseltmesi ve son dönemde yabancı kurumlardan TL varlıklara yönelik yapılan daha olumlu değerlendirmeler iyileşen bakış açısının en net örnekleri olarak karşımıza çıkıyor.

S&P eylül ayındaki planlı değerlendirmesinde not görünümünü negatiften durağana çevirmişti. S&P’den gelen sürpriz görünüm iyileştirmesi yaklaşan not artırımlarının da habercisi niteliğinde.

Hem küresel risk iştahındaki iyileşme hem de yurt içinde atılan adımlarla TL varlıklara yönelik yabancı iştahındaki artışın etkisiyle 2024 yılı içerisinde Türkiye’ye yabancı fon girişinin güç kazanacağı görüşündeyiz.

TCMB’nin sıkılaşma döngüsünün sonuna yaklaştığı ve tahvil faizlerinde zirvelerin görüldüğüne ilişkin beklentilerle yabancı girişleri önümüzdeki aylarda tahvil cephesinde hız kazanabilir. Önümüzdeki aylarda gelebilecek not artırımları bu süreci destekleyecektir.

Tahvil piyasası ile birlikte hisse piyasalarına yönelik de yabancı girişlerinin devam edeceğini ve özellikle yerel seçimlerin geride kalması ve enflasyonda zirvelerin görülmesiyle birlikte, yabancı girişlerinin hisse tarafında da ivme kazanabileceğini değerlendiriyoruz. Şirketlerin üçüncü çeyrekte açıkladığı güçlü finansallar ve Borsa İstanbul’un zirvelerden dönüşü gerek endekste gerekse endekste ağırlığı yüksek olan birçok şirkette piyasa çarpanlarında ciddi düşüşler getirdi.

Bu aynı zamanda önemli bir potansiyelin de biriktiğinin göstergesi. BIST 100 endeksinde son zamanlarda hisse bazlı hareketler daha ön planda olsa da endeksin 8.000 civarında tutunma çabası olumlu bir tablo oluşturuyor. Aralık ayında yurtdışında Noel ve ardından yılbaşı tatilleri bir rehavet nedeni olabilir ve işlem hacimleri ve volatilite de bir düşüş gözlenebilir. Ocak ayı ile birlikte durum daha da netleşir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar