Zamanlama meselesi

Emrah LAFÇI
Emrah LAFÇI Ekonominin Doğası emrah.lafci@dunya.com

IMF, dünya ekonomik görünümü ocak güncellemesini yayınladı. (World Economic Outlook Update, January 2024). 2024’te dünya üretimindeki büyümenin %3.1 olacağı tahmin ediliyor. Bu raporda en dikkat ettiğimiz noktalardan biri; ekimde yayınlanan rapordan sonra tahminlerin hangi yönde değiştiği.

Buna göre dünya ekonomik büyümesinde yukarı yönlü 0.2 puanlık bir revizyona gidilmiş. Bu iyimser havanın en büyük sebeplerinden biri ABD’den gelen olumlu ekonomik veriler. Yumuşak iniş mi resesyon mu tartışmaları arasında ABD’den her hafta olumlu veriler gelmeye devam ediyor. Nitekim 2023 son çeyrekte ABD ekonomisi yıllıklandırılmış olarak %3.3 büyüdü. Beklenti %2’ydi.

IMF de ABD 2024 büyüme beklentisini 0.6 puan yükselterek %2.1’e çıkarmış. Avrupa’da görünüm zaten bozukken beklentiler bir tur daha aşağı yönlü değiştirilmiş. Euro Bölgesi büyüme beklentisi 2024 için %0.9. Ekim’de buradaki beklenti %1.2’ydi. Bizim için daha da kötüsü Euro Bölgesi içinde en negatif beklenti içindeki ülkelerin başında da Almanya geliyor. 2024 büyüme beklentisi %0.5. Gelişmekte olan ülkelere ilişkin beklentilerde düzelme sürüyor.

Çin’in 2024 büyüme beklentisi %4.6, Hindistan’ınki %6.5. Ekim’e göre sırasıyla 0.4 ve 0.2 puan yukarı yönlü revizyon var. Burada özellik Çin tarafında risklerin yüksek olduğu, borçluluğun, deflasyon riskinin, inşaat sektöründeki sorunların, olası bir Trump zaferinin büyümeyi aşağı yönde baskılayabileceğini de not etmek lazım. Türkiye büyüme beklentisi de %3.1 olarak belirlenmiş. Ekim beklentilerine göre 0.1 puan yukarıda. Orta Vadeli Program’da %4 büyüme tahmini ortaya konmuştu.

Genelde bizim raporlarımızdaki rakamlara daha yakın bir büyüme gösterdiğimizi biliyoruz. Fakat 2024 yılı Türkiye’de bir enflasyonla mücadele yılı olarak ilan edildiğinden, seçim sonrası daha sıkı bir politikayla IMF beklentilerine yakın bir sonuç da görebiliriz. Daha sıkı derken; bundan sonra harcamaları kısmaya dönük gerçekleştirilecek mikro önlemler ve TL’nin reel olarak değerlenmesinin hızlandırılmasını sayabilirim.

Maliye ve para politikaları

İki temel politika alanında dünyada bir değişim yılı olması bekleniyor. Bunlardan biri para politikasının daha gevşek hale getirilmesi. Özellikle büyük merkez bankalarının faiz indirimlerine gidecekleri artık kesin. Diğeri de maliye politikasının bir miktar sıkılaştırıcı rol oynaması. Zira ülkelerin borçlulukları çok yüksek seviyelerde.

Burada bir normalleşme olması genel ekonomik gidişatı da etkileyecektir. Asıl soru bahsettiğim önlemlerin zamanlamasına ilişkin. Maliye politikası tarafında sıkılaşmanın 2024’te gerçekleşmesinin önünde bir engel var. O da 2024’ün seçim yılı olması. Başta ABD ve Hindistan olmak üzere birçok ülkede seçim var.

Seçim öncesinde de muslukların kısılması alışılmış bir durum değil. Böyle bir durum da ekonomik büyümeye katkı sağlarken enflasyonla mücadeleyi bir miktar zorlaştıracaktır. Para politikası tarafında en büyük soru; “Bahar başında mı yaz başında mı faiz indirimleri başlayacak?” Mevcut durumda enflasyonun gidişatının iyi olması, ekonomik büyümenin özellikle ABD’de yara almaması mevcut durumu değiştirme konusunda merkez bankaları üzerinde bir baskı oluşturmuyor.

Bu sebeple de faiz indirim beklentileri yavaş yavaş hem ABD hem de Avrupa için yaza doğru kayıyor. IMF’in notuna göre sıkı para politikası enflasyonu iki yönden etkiliyor. Bunlardan biri hane halkı ve şirketlere verilen mesaj. Mesaj şu; “Biz enflasyonla mücadelede kararlıyız, bundan sonra fiyatlar eskisi gibi artmayacak. Siz de bu sebeple ücret artışlarını yüksek yapmayın.”

Böylece de ücret-enflasyon spiralinin önüne geçilmiş olunuyor. Diğer kanalda ise dünya enerji talebinin ve dolayısıyla fiyatlarının bu yolla düşürülmesinin enflasyonda aşağı yönlü etki yapması bekleniyor. Burada özellikle petrol fiyatlarının jeopolitik gelişmeler sebebiyle artabileceği ve bunun tam tersi bir etki yapabileceğini de not etmekte fayda var. Yapılacaklar ve gidilecek yol şu andaki şartlar altında belli fakat bunların hangi periyotta gerçekleşeceği konusundaki belirsizlik sürüyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar