10 ayda “1,5 milyon kişi” işsizlik maaşına başvurmuşsa…
İşsizlik maaşı başvuru sayısı: Geçtiğimiz yıl 1,6 milyon kişiyle rekor kırmıştı…
***
Bu sayı;
2025’in Ocak-Ekim döneminde 1,5 milyona ulaştı…
***
Başvuranların yarısından fazlası:
Kanuni koşulları sağlayamadığı gerekçesi ile işsizlik aylığı hakkından yararlanamadı…
Ve…
725 bin işsize, işsizlik aylığı bağlandı…
***
(Bilgi: İşsizlik Sigortası Fonu’nun büyüklüğü, bir yılda 259 milyar lira artarak 565 milyar liraya aştı…)
***
Bu veriler değerlendirilirken…
Ve, “İşsizlik aylığı başvurularında yeni rekor mu görülecek?” gibi, endişeler artarken…
Dün işsizlik oranları açıklandı…
***
Dün açıklanan TÜİK verisi şöyle diyor:
“Bu dönemde mevsim etkisinden arındırılmış işsiz sayısı 26 bin kişi azaldı…”
“İstihdam edilenlerin sayısı üçüncü çeyrekte 65 bin kişi artarak 32 milyon 558 bin kişiye ulaştı…”
VELHASIL
Görece iyi gelen “İşsizlik verisi”, bizi, rasyonel düşünmekten uzaklaştırmamalı…
Sahadaki izlenimler ışığında, “eğitimden sosyal politikalara kadar”, gelişmiş ülke modelleri baz alınarak “atmamız gereken” zorunlu adımları, daha da yavaşlatmamalı…
***
Örneğin:
Bu dönemde 147 bin kişi azalan “sanayi sektörü çalışan sayısı” üzerinde titizlikle durulmalı…
***
Kayıt dışı istihdamdan, ara eleman açığına;
Yüksek atıl işsizlik oranından, ücret adaletsizliğine;
Yanlış/eksik veriden, denetmen sorunlarına;
Açlık sınırının altındaki maaşlardan, niteliksiz ve “ihtiyaç olan alanlara yönlendiremeyen” eğitim sistemine;
“Ne eğitimde ne istihdamda olan gençler”, “Ev genci” gibi Türkiye’ye özgü kavramlardan, kamu işçi alımlarındaki sıkıntılara kadar…
Çalışma hayatını verimsizleştiren, çalışma barışını bozan birçok sorun nedeniyle yatırımsızlık, üretimsizlik, ithal bağımlılığı ve işsizlik sorununu büyütebileceğimiz unutulmamalı…