Brüksel’in “hedef olma” korkusu
Avrupa’nın son altı aydır üzerinde en çok kafa yorduğu konu Avrupa’nın güvenliği ve herhangi bir saldırı durumunda alması gereken önlemler...
Avrupa Birliği Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa’nın savunması için 800 milyar euro kaynak ayırması gerektiğini duyurdu. AB Komisyonu vatandaşlarından evlerinde “72 saatlik su, gıda, pil ve ilaç stoku bulundurma” çağrısında bulundu.
AB Komisyonu’nun “İnsani Yardım ve Kriz Yönetiminden Sorumlu Komisyon Üyesi Hadja Lahbib yaptığı açıklamada, “AB’de farklı düşünmeliyiz çünkü tehditler farklı, daha büyük düşünmeliyiz çünkü tehditler daha büyük” dedi.
AB, her üye devletten ortaya çıkabilecek yeni krizlere karşı vatandaşları için “72 saatlik bir hayatta kalma kiti” geliştirmesini istedi. “Hazırlıklı Olma Birliği Stratejisi”nin bir parçası olarak sivil-asker işbirliğinin geliştirilmesi çağrısı yapan AB Komisyonu, üye ülkelerinin doğal afetler ve endüstriyel kazalardan, siber veya askeri alanlardaki kötü niyetli aktörlerin saldırılarına kadar gelecekteki potansiyel krizlere karşı hazırlıklarını artırmak için adımlar atmaları gerektiğini açıkladı.
Fransa hükümeti vatandaşlarından gıda, su, ilaç, taşınabilir radyo, el feneri, yedek piller, şarj aletleri, nakit para, tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere önemli belgelerin kopyaları, yedek anahtarlar, sıcak tutacak giysiler ve maket bıçağı gibi temel aletleri içeren “72 saatlik bir hayatta kalma kiti” hazırlamalarını istedi.
Siber saldırı tedirginliği
AB’nin başkenti Brüksel’de ise en çok kafa yorulan soruların başında “Brüksel fiziki ve siber saldırılara ne kadar hazırlıklı?” sorusu geliyor…
Brüksel’in olası fiziki saldırılara karşı “çelik kubbesi” veya “patriot hava savunma sistemi”nin bulunmadığı biliniyor. Brüksel, sadece füze saldırısı değil aynı zamanda modern çağ silahlarından “dron” saldırısı açısında da açık hedef. Brüksel’in “drone”lara ve “siber saldırı”ya karşı da korunmasız olması AB yetkililerini ve Avrupa vatandaşlarını tedirgin ediyor.
Geçtiğimiz aralık ayında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky’in Brüksel ziyareti esnasında Euroclear’in üzerinde “şüpheli bir drone” tespit edilmesi herkesi kaygılandırmıştı.
Telekomünikasyon altyapıları, enerji santralleri, hastaneler, demir yolları ve su şebekeleri de korunması gereken “stratejik alanlar” olarak öne çıkıyor. Avrupa’da geçen yıl Rusya menşeli “36 bilinmeyen saldırgan girişim”in bertaraf edildiği açıklanmıştı.
Finansın başkenti
Brüksel, yalnız AB’nin ve Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı NATO’nun başkenti değil aynı zamanda uluslararası düşünce kuruluşları ve lobi şirketlerinin de başkenti. Elbette bir de finans sektörünün en önemli kurumlarının merkezi de Brüksel’de.
Yurt içi ve yurt dışı bankalara yaptığımız döviz transferi gerçekleştirme işlemleri için kullanılan uluslararası kod “SWIFT sistemi”nin (BIC kodu) merkezi Brüksel’de.
Uluslararası finans piyasasının en büyük menkul kıymetler depolama kuruluşu Euroclear Bank’ın merkezi de Brüksel’de bulunuyor. Uluslararası merkezi tahvil depolama şirketi Euroclear, finans piyasasında gerçek zamanlı olarak değiş tokuşu sağlayan, menkul kıymetler için tamamen elektronik bir ödeme ve dağıtım sistemini yönetiyor.
Sadece SWIFT ve Euroclaer’e yapılacak “drone saldırısı” veya “siber saldırı” sonrası ticaretin birkaç saatliğine durması dünyada “hesap edilemeyecek zarar”a yol açması anlamına geliyor.
Ve AB’nin başkenti Brüksel’in özellikle “siber saldırı”lar karşısında “açık hedef” olması hem siyasetin hem de bürokrasinin hem askeriyenin hem de finans piyasalarının en büyük kaygısı…