Büyük buluşmadan alnının akıyla çıkmak
Bir bakanlık düşünün ki, tarım arazileri, ormanlar, göller ve denizler, sulak alanlar ve meralar -ki ülkemiz yüzölçümünün yüzde 80’inden fazlası demek oluyor- tamamı sizin sorumluluğunuzda. Geriye kalan alanlarda yaşayanların da gıda güvencesi ve gıda güvenliği yine sizin omuzlarınızda. Geminin kaptanı olabilirsiniz ancak danışmadan onu güvenli limana ulaştıramazsınız.
“Türkiye Yüzyılı Bereketin Yüzyılı”
Uzmanlık alanı bu kadar geniş ve stratejik olunca istişare daha bir önem kazanıyor. Bakan Yumaklı, “Türkiye Yüzyılı Bereketin Yüzyılı” temalı 4. Tarım ve Orman Şurası’na başarıyla başkanlık etti.
28-30 Nisan’da yapılan Şuraya, 87 üniversiteden 288 akademisyen, özel sektörden 205, sivil toplum kuruluşlarından 417 ve kamudan 687 uzman olmak üzere 1600 paydaşın aktif katılımı sağlandı.
Ocak ayında Bakan İbrahim Yumaklı’nın yaptığı açılış ile oluşturulan 16 çalışma grubunun üç aylık sürede belirlediği 371 hedef ve 2 bin 668 strateji oylanarak kabul edildi.
Bilimsel temelli yaklaşım, katılımcılık ve iş birliği, sürdürülebilirlik, yenilikçilik ve gelecek odaklı bakış açısı vizyonuyla başlatılan şura kapsamında beş ayrı başlıkta ve 3 bin 500 katılımcıyla atölye çalışmaları yapıldı.
Atölye çalışmaları değer kattı
Bu atölyelerden birisi olan Tarım Diplomasisi açılış oturumuna Bakan Yumaklı ile dört ülke tarım bakanı katıldı. Giderek önemi artan tarım diplomasisi konusunda önemli bir farkındalık sağlanmış oldu.
Bir diğer atölye ise Tarım Ekonomisi alanında yapıldı. Açılışında Bakan Mehmet Şimşek’in detaylı sunumu ülke gündeminde geniş yer buldu. Ancak tarım ekonomisi bölümlerinden hiçbir akademisyenin izleyen panelde yer almadığı tespitini de kayda geçirmem gerekiyor. Her aşamasına katıldığım şurada, Kırsal Kalkınma Grubunun çalışmalarına katkı vermeye çalıştım. Son olarak Şura Başkanlık Divanında Başkanvekili sıfatıyla genel kurulun ateşli tartışmalarını yönetebilme şerefine nail oldum.
Şuranın sonuç bildirgesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 14 Mayıs Çiftçiler Gününde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ilan edilecek.
Şuralar gerekli mi?
Peki bu şuralar ne için yapılır? Ülkenin tarımsal makro ekonomik göstergelerine herhangi bir katkı sağlamış mıdır? Geçen haftaki yazımda arz güvenliği bağlamında birkaç göstergeye yer vermiştim. 3. ve 4. Şuralar arasında 5-6 yıllık bir süre geçmiş. 3.Şurada alınan 59 kararın 38’i eylem planına dönüşmüş. Bunların 30’u tamamlanırken 5’i yüzde 90 oranında hayata geçirilmiş.
Tamamının şura kaynaklı olamayacağını belirterek fikir vermesi bakımından bazı değerlendirmelerde bulunmak istiyorum:
Önceki şuradan bugüne tarımsal ihracatımız 14,9 milyar dolar (%84) artış göstermiş. Aynı dönemde nüfusumuz 3,6 milyon, turist sayısı ise 16,6 milyon artmış. Bu artışa rağmen tarımsal dış ticaret fazlamız önemli bir sıçrama yapmış.
Aynı dönemde tarımsal istihdamımız 5,3 milyondan 4,8 milyona gerilemiş ve fakat tarımsal GSYH, 46,2 milyar dolardan 73,9 milyar dolara yükselmiş. Ülkelerin gelişim sürecinde tarımsal istihdamın azalması beklenirken genç nüfusun tarımda tutulması önemli hale gelir. Bu dönemde toplam bitkisel üretim 115 milyon tondan 137 milyon tona yükselerek yüzde 19,4 dönemsel artış ve yüzde 3 yıllık artış sağlanmıştır. Toplam meyve üretimi yüzde 27, sebze üretimi yüzde 12 ve stratejik ürün olan tahıllar yüzde 13 artış göstermiştir.
İki öneri ile yazımızı tamamlayalım:
4.Tarım Orman Şuras’ının etki değerlendirmesinin yapılabileceği bir sistem oluşturulabilir.
Sürekli ve hızlı değişim, Şura kararlarını zaman zaman yenilemeyi gerektirebilir. Bu amaçla, dar kapsamlı ve konu bazlı atölye çalışmaları ile bu güncelleme sağlanabilir.