Çarşı pazar karıştı
Geçen hafta Amerika’da kriz üstüne kriz yaşandı, ama ne kriz. Olayın bir görünen birde görünmesinin ötesinde etki yaratacak olmak üzere iki yanı var. Öncelikle iç çatışmayla başlayalım. Trump’ın ticaret ve üretim konularından sorumlu baş danışmanı Peter Kent Navarro, bir röportajında Elon Musk için araba imalatçısı değil montajcısı dedi. Tesla parçalarının her birini dünyanın başka yerinden alıyor, biz parçaların da burada üretilmesini istiyoruz dedi. Doğru, yanlış önemli değil. Asıl mesele Musk’ın, X’den cevap olarak Navarro’ya ‘MORON’ demesi oldu. İki danışman, iki Trump dostu birbirine tüm dünyanın önünde girdi. J.D Vance’in ise “Limuzin Sosyalistleri” lafı ile birden olaya dahil olduğunu gördük. Gerçi bu söz Demokratlaraydı ama fark etmez, lafı çeken aldı götürdü. Üstüne birde Elon Musk’ın kardeşi ki şirketlerinde de önemli bir yönetici olan Kimbal Musk X vasıtasıyla Trump’ı dolaylı olarak eleştirince ortalık iyice karıştı. Ben detaya girmeden kavganın aktör ve söylemlerini kısaca özetlemeye çalıştım. Oysa iş oldukça büyük. Bu kavga önce Musk’ı yer. Şüpheniz olmasın ki Musk düşerken sessiz sedasız da gitmez.
Bütün bu kavgalar yaşanırken, ikinci önemli mesele gündeme geldi. Trump bu politikalarını büyük şirketler için mi yapıyor? Bence kesinlikle sebep bu değil ama konu başka. Aslında Trump’ın bu politikaları en çok Musk’ı vurdu. Her hükümet içi söylem değişikliği, her kavga, her gerginlik borsayı aşağıya yukarıya ani hızlarla oynatıyor. Yatırım araçları ve onların değerleri çok hızlı değişiyor. İşte tam da bu yüzden, ABD Kongresinde bu mesele bir borsa manipülasyonu olarak ele alınmaya başlandı. Geçen günlerde Demokratlar kongrede hükümete bu açıdan çok yüklendiler. Açıkçası Cumhuriyetçilerin bazıları komisyon toplantılarını terk edip çıktı, çünkü bu mesele savunması git gide zorlaşan, hukuki boyutları açısından ise daha fazla öne çıkmaya başlayan enteresan bir yere doğru evriliyor.
Bu iki gerginlik ışığında asıl mevzu belki de Trump ve ekibinin yavaş yavaş da olsa seçilmeden önceki eko politik vaatleri çokta uygulayamayacağının farkına varmaya başlaması oldu. Trump vergileri artırdıkça korkan, kaçan yok.
Çin biz de artırdık diyor Amerika’da borsa çöküyor. Kanada biz de artırdık diyor, Amerika’da borsa çöküyor. Avrupa biz de artırdık diyor borsa gene çöküyor. Sonra Trump erteledim, 3 ay uzattım diyor. Ortalık biraz yumuşuyor. Trump ve ekibi bunun böyle gitmeyeceğinin farkında, en azından artık farkına varıyor.
Bu sürecin devamı hem Amerikan ekonomisine, hem Amerikan iç siyasetine ve dış politikasına, hem de Cumhuriyetçi partinin geleceğine dinamit koyuyor. Her geri adım, her çark etme karizmayı çizdiriyor. Bu süreç Amerika’yı hükümet ve başkan değişse bile bir daha geri dönülemez bir yola götürüyor.
Bu yazıyı yazarken Trump tablet, telefon, elektronik eşyaları vergi dışı bırakmıştı.
Yazı yayımlanana kadar daha ne yeni kararlar çıkar bilemiyoruz. Yine çark edebilir, hayır devam da diyebilir. Neticede bu kadar belirsizlik ve hızlı değişim dünya ekonomisi açısından çok büyük bir risk teşkil ediyor. Birde yetmezmiş gibi hükümet içi kavgalar, X üzerinden atışmalar üst üste gelince, artık bu mesele farklı bir yere gidiyor. Trump buradan nasıl çıkar göreceğiz ama dengesizliğin ve kavgaların devamı sonunda her şeyi mahvedebilir hem de sadece Trump veya Amerika için değil.